TELEKİNEZİ

3. Bölüm

" Ne yapacağımı bilmiyorum. "

" Sana onu buldular diyorum artık her şey geçersiz. Annesi gibi o da ölecek her şey berbat oldu. "

" Tekliflerini kabul etmeden önce onu kandırmanın bir yolunu bulmalıyım. Hafızasını silmek mi ? Bunu zaten yaptım ama o aptalın yanına giderse tekrar hatırlıyor bu sefer ailelerinden daha da güçlüler. Üstlerini geçtiler diyorum anlasana. "

Gözlerimi ovuşturdum ve açmaya çalıştım. Birkaç saniye sonra kendime gelip ayağa kalktığımda az önceden beri kulağıma gelen sesler yinelemişti. Yerimde durdum ve ne olduğunu anlamaya çalıştım.

" İşin kötüsü Nefes'in üstündeki koruma kalktığı için karşı tarafta onu bulacaktır umuyorum ki karşı tarafın hilelerine kanıp oraya geçmeye kalkışmaz. Ah , bundan sonra onu durdurmaya cesaretim falan yok saçmalama beni öldürür. Neyse kapatıyorum bu konuşma olmadı tamam mı ? "

Ardından bip bip sesleri. Layla Teyze biriyle konuşmuştu hem de benim hakkımda. Hafızamı silmekten , annem gibi öleceğimden ve karşı taraftan bahsetmişti. Demir gibi o da bir şeyler biliyordu ama kimse bana anlatmıyordu. Benim hakkımda olan her şeyi herkes benden daha çok biliyordu.

" Nefes ne bekliyorsun ? İn aşağıya haydi. "

Başımı salladım ve yatağımı toplayıp aşağıya indim. Sandalyeye oturup tabağımdakileri sessizce yemeye başladım. " Bugün okulun tatil olduğuna göre dünden daha fazla soru çözmen gerek. "

İçimi yiyip bitiren soruyu sormak istiyordum. Domatesi ağzıma atıp çiğnerken bunu düşündüm. Yuttuğumda Layla Teyze'ye baktım.

" Annem gibi mi öleceğim , trafik kazasında ? "

Donup kalmıştı. Elindeki peynir tabağını masaya bıraktı ve karşıma oturdu. Gülümseyince ne yaptığını anlamamıştım. " Bunu nereden çıkardın hayatım ? "

Çatalımı masaya bıraktım ve kollarımı bağlayıp arkama yaslandım. " Az önce ağzınla sen söyledin. Ne işler çeviriyorsun Layla Teyze ? "

Bir hışımla ayağa kalkıp bağırmaya başladığında istifimi bozmadım. " Sen ne cürretle benimle böyle konuşabilirsin ? " Gülümsedim. Gülümsemem onu sinir edecekti biliyordum.

Mutfağa gitti ve bir bıçak getirdi.
" Elini uzat canını yakmayayım. " Elimi mi kesecekti yani ? Manyak kadın. Aniden koşarak odama çıktığımda aynı şekilde peşimden geldiğini hissettim. Kapıyı sonuna kadar kilitledim ve dolabımdan çantamı çıkardım. Layla'nın peşimden bıçakla koştuğuna inanamıyorum bu bir şaka olmalıydı. Yaşadığım korku ve üzüntü birbirine bir sarmal gibi dolanmıştı. Ne de olsa beni büyüten bu kadından zarar görebileceğimi hiç düşünmemiştim. Gözlerim dolmaya başlarken çantamı doldurmaya devam ettim.

" Aç şunu Nefes. Sana derhal aç şunu dedim. Aç ! "

Cevap vermedim ve dolabımdan sevdiğim kıyafetlerimi alıp çantama doldurdum. Çantanın boş kalan yerinede 2 çift ayakkabıyı zar zor sığdırdıktan sonra üstüme baktım. Siyah bir pijamaylaydım ama değiştirecek vaktim yoktu.

Kapının kilidi bir kez açıldığında dolaptan montumu alıp üstüme giydim ve penceremi açtım. İkinci kattaydık ölür müydüm ki diye düşündüm. Kapıdan tekrar ses geldiğinde camdan dışarıya ayağımı attım ve uygun yerler bularak yere ulaşmaya çalıştım. Yaklaşık 2 metre kaldığında ise yere atladım.

Dizimdeki acıyı umursamayarak ayağa kalktım ve koşmaya başladım. Ayağımda panduflarım vardı ve koşmak için pek ideal değillerdi. Köşeyi dönsem değiştirmek için vaktim olurdu. Koşarken saçlarımdaki yaprakları ve toprağı temizledim.