01.08 | Stray Kids

3 👻

Yoko; Geldim ben kapının önündeyim ✔️

Chan, mesajıma görüldü attıktan birkaç dakika sonra kapı yavaşça açılmış ve Changbin kafasını hafif dışarı çıkarmıştı. Yüzünde maske olsa da onu tanımıştım.

"Hadi gel."

Gülümsedim ve uzattığı elini tuttum. İçeri girip koridoru ilerlemeye başladığımızda birleşik ellerimize bakıp tebessüm ediyordum. İçimde bir şeyler kıpır kıpırdı.

Of! Şapşal Jeong In.
Kafamı karıştırmıştı beni Changbin ile shiplediğini söyleyerek!

Salak düşüncemden kurtulmak için kafamı iki yana salladım. Onlarla arkadaşsın Yoko, oppacılık yapma kızım...

Biraz sonra Kiss The Radio programına katılacaklardı. Daha önce de katılmalarına rağmen Jeong In mesajda heyecanlı olduğunu söyleyince ona bir sürpriz yapmaya karar vermiştim. Meyve buketi ile radyoya gelmiştim. Chan ile Changbin'in haberleri vardı, içeriye girebilmem için yardım edeceklerini söylemişlerdi.

Bu arada evet, diğer üyelerin de telefon numaralarını almıştım✌🏻

Kimseye görünmemeye dikkat ederek kulise geldiğimizde Changbin elimi bıraktı, içeri girdik. Neyse ki sadece üyeler vardı.

"Yoko gelmiş!" Felix'in enerjik ses tonu ile gülümsedim, anında dikkatler bana verilmişti, "Wow queen!" diyip yumruğunu uzatan Jisung'a göz kırptım, yumruklarımızı tokuşturduk.

"Yoko? Geleceğini neden söylemedin, bir saat önce konuştuk hem de." Jeong In'in sorusu ile buketi ona uzattım, "Sana sürpriz yapmak istedim!"

"WOAH MÜKEMMEL!" Jeong In, Felix ve Jisung bukete gömülürken Hyunjin yanıma yaklaşıp dudak büzdü, "Kıskanıyorum ama?"

Ona gülüp omzunu sıvazladım, "Jeong In çok heyecanlı olduğunu söyleyince onu biraz yatıştırmak için iyi olur diye düşündüm."

Hyunjin de gülmüş ve saçlarımı karıştırmıştı, "Şaka yapıyorum."

Seungmin, "Keşke menajerimiz Yoko olsaydı, o zaman her şey daha kolay olurdu."

Çubuktaki üzümü ağzına alırken bize döndü Felix, "Menajer hyung bunu duyarsa ne yapmayı düşünüyorsun?"

"Susarsan duymayacak."

İkisinin tatlı atışmalarına bayılıyordum, çok sevimlilerdi. Onlarla tanışalı bir aya yakın oluyordu. Fırsatını buldukları her an beni arıyorlar, sınav haftamda destek mesajları atıyor, konserlerine gittiğimde sık sık benim kamerama el sallıyorlardı. Şimdiden yakın arkadaş olmuş gibiydik. Artık onları sadece idolden ibaret görmüyordum. Düşününce... Onları hiç öyle görmemiştim ki. Sanki ilk tanıdığım günden beri hayatımın bir parçası olmuşlardı. Bölümdeki arkadaşlarımdan farkı değillerdi.

Hepsi ile yakındım elbet. Ama en çok iletişimi Chan, Hyunjin, Felix ve Jisung ile kuruyordum. Çok fazla mesajlaşırdık. Diğerleri ise buluştuğumuz zaman oldukça samimiydik. Zaten ben Hyunjin ile mesajlaşırken Jeong In aniden gelip telefonu alır ve bana salak saçma ses kayıtları atarak kendini belli ederdi.

Jeong In çubuklardan birinden çilek çıkardı ve yaklaşıp ağzıma sıkıştırdı, "Demek heyecanlı olduğum için sürpriz yapmaya geldin... Noona sen melek falan olabilir misin?"

"Olmadığım kesin."

"Aigoo, şu reddedişe bakın." diye dramatik bir havayla konuştu Hyunjin. Ona güldüm ve dirseğimle dürttüm kolunu. Programın başlamasına henüz on beş dakika vardı. Biraz oturmaya karar vermiştik. Onlar da bu sırada son hazırlıkları yapıyorlardı. Hyunjin ile koltuğa geçtik, alnına düşen bir iki tutamı geriye ittim.