5

36 6 0
                                    

Youngjae arayanın Vien olduğunu anladı ve Jaebeom'a yaklaşarak kulağına eğildi ve telefonu dinledi.
Vien konuştu
"Selam Youngjaeeee!"
Youngjae bir anda korkuyla geri çekildi, etrafına bakındı. Jaebeom'un yüzü buruştu ve sinirlendi. Youngjae'nin kolundan tutup koşmaya başladı. Jaebeom'un evine doğru gidiyorlardı.
Youngjae ağzını açamadı çünkü gerçekten korkmuştu. Jaebeom telefondaki Vien'e bağırdı.
"SENİ SÜRTÜK. YAKINDA SENİ BULACAĞIM."
Youngjae şok oldu ve Jaebeom hemen telefonu Vien'in yüzüne kapattı.

Jaebeom'un evine geldiler. Jaebeom Youngjae'yi içeri soktuktan sonra hızlıca perdeleri kapattı. İçeri hiçbir şekilde dışarıdan görünemezdi.

Youngjae korkmuştu ve elleri titriyordu, Jaebeom bunu fark etti hemen Youngjae'nin yanına gitti.

Jaebeom
"Youngjae, merak etme bu gece burda kalırsın ve seni göremez. Perdeler kapalı ve evim 7. Katta, kesinlikle göremez. Ben yanındayım.

Youngjae
"Jaebeom... Vien her an yanımda..."

Jaebeom
"Evet ama bende senin yanındayım. Merak etme kimliğini bulucam ve artık rahat edeceksin."

Jaebeom Youngjae'ye güven vermişti ama hala elleri titriyor ve korkuyordu. Genede Jaebeom olmasaydı her şey daha da zor olurdu.

Jaebeom
"Bu gece burdasın, o zaman sana battaniye falan getireyim burda bekle."

Dedi ve içeri gitti. Youngjae burda kalmaktan rahatsız olmazdı ama Jaebeom'un rahatsız olabileceğini düşündü. Ardından Jaebeom geri geldi ve eline battaniyeyle yastık vardı.

Youngjae
"Jaebeom rahatsız etmiyorum değil mi?
Eve kadar yürüyebilirdim. Sana sıkıntı çıkarmak istemiyorum."

Youngjae'nin dediklerinden sonra Jaebeom'un yüzü buruştu ve Youngjae'ye "ne alaka" der gibi baktı.

Jaebeom
"Zaten ben seni buraya getirdim ve beni asla rahatsız etmiyorsun.
Arkadaşımın evimde kalması beni rahatsız etmez. Ayrıca Vien yanı başımızdayken seni yollayamam."

Youngjae Jaebeom sayesinde kendini güvende ve koruma altında hissediyordu. Ses tonu bile böyle hissetmesine neden oluyordu.

Jaebeom
"Artık yatsak iyi olur. Saat geç oldu."

Youngjae
"Evet. Bugün için teşekkür ederim sen olmasan korkudan ne yapacağımı bilemezdim."

Jaebeom gülümsedi ve Youngjae'ye iyi geceler dedikten sonra odasına gitti.

-------

Youngjae rüya görüyordu hatta kabus.
Ter içinde kalmıştı ve kısık bir sesle birşeyler sayıklıyordu. Hareket ediyor ve daha yüksek sesle sayıklamaya başlamıştı. Sanki acı çekiyor gibiydi.
Jaebeom sesleri duydu ve hemen Youngjae'nin yanına koştu.

Jaebeom
"Youngjae... Youngjae... Youngjaeee!"

"YETERRR!"

Youngjae bir anda bağırarak uyandı.
Jaebeom telaşla Youngjae'ye baktı ve endişeli gözüküyordu.

Jaebeom
"Youngjae iyi misin? Kabus mu gördün?"

Youngjae
"Jaebeom... Evet kabustu, ve çok kötüydü."

Jaebeom Youngjae'ye ne gördüğünü sordu ve Youngjae anlattı.

"Ablam bir anda evime geliyordu ve çok endişeliydi. Beni görüp yüzüme sert bir tokat attı. Okul ve Vien olaylarını öğrenmiş bana kızıyordu. O olmadan hiçbirşey yapamayacağımı söyleyip durdu. Ardından da kafamda Vien'in sesi dolandı, sürekli "Youngjae" diyerek etrafımda dolaşıyordu."

Youngjae derin bir nefes aldı, kendini toparlamaya çalışıyordu.

Jaebeom Youngjae'nin sırtındaki ve yüzündeki teri görünce hemen içerden kendi tişörtlerinden birini getirdi.
Youngjae'ye uzattı ve giymesini söyledi.

Youngjae kendini gerçekten mahcup hissediyordu. Karşılığında Jaebeom'a Vien olayında yardım etmek istedi, Jaebeom'un işini daha hızlı bitirmesini sağlamalıydı.

Youngjae Jaebeom'un verdiği tişörtü aldı ve konuştu.
"Jaebeom gerçekten özür dilerim, sana hep sorun çıkarıyorum. Karşılığı-"

Jaebeom Youngjae'nin ağzını eliyle kapattı.
"Birdaha beni rahatsız ettiğinden yada sorun çıkardığından bahsedersen, o zaman gerçekten rahatsız etmiş olursun. Birdaha böyle deme."

Jaebeom bunları derken eli Youngjae'nin dudaklarına değiyordu. Jaebeom'un hoşuna gitmişti dudakları çok yumuşaktı. Youngjae'yi öptüğünü düşündü. Bu fikir aklına geldiği an yok etti. Neler düşünüyordu. Hemen kafasını topladı ve Youngjae'ye baktı.
"Ablan sana asla böyle demicek ve Vien sana asla zarar veremez. Ben burdayım."

Youngjae gülümsedi ve tişörte baktı.
Şimdi içeri gidip mi giymeliydi yoksa burda mı? Jaebeom'un birşey demesini bekledi ama ses gelmeyince kendi tişörtünü çıkardı. Jaebeom şok olmuştu. Youngjae çok güzeldi, aklına gene garip düşünceler geldi. Ama bu sefer Youngjae'yi izlemeye daldı.
Youngjae sanki yanlış birşey yapıyor gibi hissetti ama artık çok geçti.
Jaebeom Youngjae'yi çok fazla incelediğini fark edince gözünü başka yöne çevirdi. Youngjae tişörtü giyince Jaebeom'a döndü." Saol" Dedi ve gülümsedi. Jaebeom da gülümseyip yatağına gitti.

Yatakta uzanırken aklına sürekli Youngjae geliyordu. Kendini alı koyamıyordu. Neden böyle şeyler düşünüyordu. Utandı ve kafasını yatağa gömdü.

-------

Jaebeom sabah uyandığında Youngjae mışıl mışıl uyuyordu. Yanına gitti ve Youngjae'ye doğru eğildi. Çok güzeldi. Jaebeom Youngjae'ye bakmayı sevmişti.

Youngjae bir anda uyanır düşüncesiyle ayağa kalktı ve kahvaltı hazırlamaya başladı. Normalde kahvaltıda çok birşey yemezdi ama Youngjae için sofrayı doldurdu.

Youngjae uyandığında saçı başı dağınıkdı. Jaebeom Youngjae'ye sırıtarak bakıyordu çünkü çok komikti. Youngjae Jaebeom'u fark edince utandı ve kafasını yastığa gömdü. Bu seferde Jaebeom'un gülüşü kahkahaya döndü.

-------

Jaebeom
"Yemek hazır Youngjaeee."

Youngjae banyodan çıkınca masaya oturdu ve sofraya baktı.
"Ooooooo ne güzel bir masa Jaebeom bey."

Jaebeom gülümsedi ve kahvaltı yaptılar.

-------

İkili kahvaltıdan sonra dün akşam Jaebeom'un bulduğu bir yere gittiler. Vien birkaç gün önce orda olabilirdi. Youngjae'yi telefonla ararken kameraya yakalanmış olabilir diye bakmaya gittiler.
Trene binip gideceklerdi, yol yaklaşık 3 saat sürüyordu.

İlk trene bindiler ve yola çıktılar.
Yol boyunca iş dışında sohbetler ettiler. Yol eğlenceli geçmişti.

Vardıklarında Jaebeom hemen işe koyuldu Youngjae'de peşinden gitti.
Vien'in çarşının içinden Youngjae'yi aradığını biliyorlardı. O yüzden çarşıya girdiler ve kamera görüntülerini kontrol ettiler.
Hiçbir yerde bulamadılar. Neredeyse 4 saattir kamera kayıtlarına bakıyorlardı ama hiçbirinde bulamadılar.

Umutlarını yitirip son trene binmek için treni bekliyorlardı. Youngjae bir anda Jaebeom'a döndü.
Youngjae
"Jaebeom bakmadığımız son bir yer var."

Jaebeom
"Heryere baktık başka nere var ki?"

Youngjae
"Çarşının başında bi market vardı. Orda olabilir."

Jaebeom orayı kaçırdıkları için kendine kızdı ve tren saatine baktı.
"15 dk sonra tren gelicek, çabuk olup kamera kayıtlarını almalıyız."

İkiside koşarak çarşının başına gittiler.
Vardıklarında hemen kayıtlara baktılar. Ve evet. Vien burdaydı! Sonunda Youngjae'nin ve daha başka insanların sapığını bulmuşlardı. Ama bir sıkıntı vardı...



Hacker Dear | 2jaeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin