Hacker Dear | 2jae

16

O geniş omuzlu gölge Jaebeom'a aitti.
Jaebeom her zaman ki gibi sevdiğini kurtarmaya gelmişti...

Youngjae yüzüne çarpan soğuk suyla uyandı.

Kai
"Bu sefer sevdiceğin yok sanırım?"

Kai Youngjae'ye bakarak sırıtıyordu.
Yeonjun yanlarına gelmişti.

Yeonjun
"Hadi artık, biraz ecele edin! Partiye geç kalıcaz."

Minho
"Bekle 2 dk! Buda karı kız görcek diye."

Yeonjun oflayarak geri yerine gitti.

Jaebeom yoktu...

Youngjae artık dayanamaz haldeydi. Söylenenleri anlayamıyor ve duymakta güçlük çekiyordu.

Kai sunbae bağırıp duruyordu.

Biri Youngjae'yi kurtarmalıydı. Sunbaeleri gitse bile burdan tek başına kalkamazdı.

Yeonjun'un bağırışı duyuldu. Acıyla bağırmıştı.

Kai ve Minho aynı anda birbirlerine bakarak "Jaebeom." Dediler. Yüzlerindeki ifade korku doluydu.

Youngjae rahatlamış hissetti. Jaebeom bu sefer gerçekten gelmişti.

Kai ve Minho sunbae koşarak Yeonjun sunbaenin yanına gittiler.

Yumruk sesleri havada uçuşuyordu.

Kai
"Sen de ki-"

Kai sunbae sözünü bitiremeden sesler daha da fazlalaştı.

Youngjae Jaebeom'un yüzünü dahi göremiyordu. Jaebeom olduğundan emin bile değildi. "Jaebeom" diyerek koşmalarından anlamıştı.

Çok geçmeden sesler kesilmişti ve Youngjae ayak seslerinden birinin ona yaklaştığını anlamıştı. Jaebeom olmasını umuyordu.

Omuzlarından tutup Youngjae'yi dikleştirdi.
Youngjae gözlerini açtığında karşısında beklemediği biri vardı.

Youngjae
"Jackson!?"

Jackson endişe dolu gözlerle Youngjae'ye bakıyordu.

Jackson
"Youngjae iyi misin? Bunlarda kim? Gel seni evine götüreyim."

Youngjae
"Jackson... Nerden çıktın sen?"

Youngjae'nin sesi zar zor duyuluyordu. Çok kötü haldeydi.

Jackson
"Hadi eve götüreyim seni."

Jackson Youngjae'nin kolundan tutup ayağa kaldırdı ve yürümesine destek oldu.

Jackson yol boyunca ağzını açmamıştı.
Youngjae iyi olduğunu hastaneye gitmesine gerek olmadığını söylemiş ve eve doğru yol almışlardı.
Jackson Youngjae'nin iyi olmadığını biliyordu ama çok inatlaşmak istememişti.

Eve geldiklerinde Youngjae Jackson'ı içeri davet etmişti. Öylece gidemezdi.

Youngjae koltuğa uzandı ve konuştu.

Youngjae
"Teşekkür ederim Jackson."

Jackson
"Önemli değil. İyisin değil mi?"

Youngjae
"Evet iyiyim."

Jackson neler olduğunu merak ediyordu ama Youngjae'nin hali gerçekten kötüydü.

Jackson
"Öyleyse ben gideyim. Bir şey olursa beni ara tamam mı?"

Youngjae
"Hemen mi? Tamam ararım. Tekrardan saol."