Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir taraftan ailecek kahvaltı yaparken bir taraftan da elimdeki telefonumdan Taehyung'la ilgili çıkan haberleri okuyordum. Yüzümdeki gülümsememi görmüş olacak ki babam konuşmaya başladı.
"Lalisa, uzun zamandır sen bu kadar keyifli görmüyordum. Bu keyfinin sebebi Taehyung'un sevgilisinden ayrılması mı?" "Taehyung sevgilisinden ayrılmadı babacığım. Tzuyu Taehyung'u terk etti."
Sohbete annemde girdi. "Peki bu konuyla senin bi alakan var mı?" "Sen de benden fazla şüphelisin anne. Ayrılmaları için ben ne yapabilirim ki?" "Duyduğuma göre internete Taehyung'un Tzuyu'ye tokat attığı ve sonra Tzuyu'nin Taehyung'dan ayrıldığı ses kayıları sızmış. Bu nasıl olabilirki?" "Demek ki Taehyung'un daha dikkatli olması gerekiyor baba. Ayrıca sen oğlu zorba olan bir insanla ne zamana kadar ortaktık süreceksin? Sence de bu anlaşmaya artık bir son vermeniz gerekmiyor mu?" "Lalisa, kızım ben bay Kim'le 10 yıla yakındır ortağım. Aramızda küçük anlaşmazsızlıklardan başka bir şey olmadı. Hiç kavga etmedik. Böyle bir ortaklığı bitirmem saçma olur. Hem de şirket büyük bir kayıp yapar." "Yine de ben asla böyle bir insanla ortak olmazdım." "Bazı şeyleri yaşa doldukca daha iyi anlayacaksın Lalisa. Mesela özel hayatla iş hayatını karıştırmamak gibi." "Ne yani şimdi Taehyung ve ben bu şirketlerin veliahtları olarak şirketin başına geçtiğimizde bu ortaklığı devam mı ettireceğiz? Üzgünüm babacığım ama ben asla eski sevgilimle ortak olmam." "Asla mı? O kadar emin olma. İnsanlar kararlarını o kadar çabuk değiştiriyorki."
Konuyu kapatmak için hiçbir şey demeden yemek yemeğe devam ettim. Yemekten sora Mina'nın evine gitmek için arabaya bindim. Eve geldiğimde içeriye girdi ve salonda Roseanne'yle sohbet eden Mina'yı gördüm. "Kızlar selam." "Lalisa, hoşgeldin." Önce Mina'ya sonra Rosie'ye sarıldım. "Ee Lalisa, nasılsın?" "Mükemmel. Keyfim o kadar yerinde ki." "O zaman bize işlerin nasıl geliştiğini anlat." "Peki" diyerek Rosie'yi onaylayıp anlatmaya başladım. Kızlar dikkatlerini bana vererek beni dinliyorlardı.
"Şimdi ne yapacaksın Lalisa?" "Bilmiyorum Rosie, şimdi ne yapacağım, böyle yaparak elime ne geçti, hiç birini bilmiyorum." "Bence artık hayatına bak Lalisa. Taehyung'u geride bırak. Yeni bir hayata başla. Artık onu umursama." "Aslında hayır. Daha onu batırmadım." "Nasıl? Daha ne yapmayı planlıyorsun?" "Şirketlerini batıracağım." "Ne? Bunu nasıl yapacaksın Lalisa?" "Hem böyle bir şey yaparsan baban da zarar görür." "Kızlar sakin olun. Aklımda bir plan var ama emin değilim." "Kendini ve aileni tehlikeye atacak bir şey yapma Lalisa." "Merak etme Mina. Önceliğim ailemin güvende olması." "O zaman nasıl bir plan?" "Bazı şirketlerin katıldığı bir ihale var. Bizim şirket katılmıyor, ama onların şirketi katılacak. Eğer o ihaleyi kaybederlerse açıkca düşüşe geçerler." "Sen nereden biliyorsun?" "Babam anneme anlatırken kulak misafiri oldum diyelim. Eğer bu ihalede verecekleri miktarı öğrenip rakip şirkete söylersem ihaleyi kaybederler. İhaleyi kaybetmeleri de hisselerinin düşüşe geçmesinin başlangıçı olur. Sonra da bir kaç hamleyle şirket çıkamayacağı bir bataklığa girer. Biliyorsunuz, batmanın eşiğinde olan bir şirketi, kimse yatırım yaparak kurtarmaz." "Bu işden sizde zararlı çıkarsınız Lalisa." "Evet ama en fazla ortaklarımızı kaybederiz. Hem üstesinden kalkamayacağımız bir şey olmaz." "Ne kadar vereceklerini nasıl öğreneceksin?" "Babamın ağzını arayacağım. Söylemezse annemden öğrenirim. Babam işle ilgili her şeyi anneme anlatır. Annemin mutlaka haberi vardır. O da olmazsa yapacak daha iyi bir planım var." "Senden korkulur Lalisa. Tek başına koskoca şirketi devireceksin yani." "Evet benden korkulur. Daha doğrusu kalbi paramparça edilmiş ve intikam ateşiyle yanıp tutuşan bir kızdan korkulur."
