AŞKA İNAN

"Güzel Bir Gün"

Durumunuz kötü değildi. Annemle babam bir ajansta tur rehberi olarak çalışıyordu. Izmirden turist eksik olmazdı. Onlar da hep yoğun olur bana vakit ayıramazlardı. Beni özel okula gönderecek paraları vardı ama ordaki aptallar gibi değildim zekamla kazanmak varken neden boş yere para verelim özel okula diye düşünüyordum.

Akşam okuldan çıktık. Baharla hem yürüyüp hem konuşuyorduk. Baharla da konuştuk o da Oytundan ayrılmamın taraftarıydı. Baharla vedalastiktan sonra Denizlere gittim. Denizin annesi çok iyi bir kadındı. Beni kapıda karşıladı.

-"Hoşgeldin Eylül cüm " diyerek beni öptü.

-"Hoşbuldum Aysel teyzecim. Deniz odasındaysa ben yanına gidiyim." diyerek yanından ayrıldım.

Deniz odasındaydı. Kapısını tık tıkladım.

-"Anne git işim var." diye bağırdı.

-"Deniz benim Eylül."

-"Aaa! Eylül sen miydin? İçeri gel."

-"Neler yapıyorsun bakalım" dedim gülerek.

-"Sen yokken sıkılıyodum be güzellik. Iyiki geldin."

-"Çok kibarsiniz beyefendi. Neyse onu bırak da seninle konuşmam gereken bir şey var." dedim.

-"Dökül bakalım Eylül."

Oytun olayının her şeyini ona anlattım. Deniz de Bahar gibi düşünüyordu. Oytun dan ayrılmaya karar verdim. Telefonumu elime aldım ve Oytuna mesaj attım.

Kime: Aşkım

Ben: "Oytun"

O: "Ne var?"

Bu çocuk ne zamandır bu kadar ukala diye düşündüm.

Kime: Aşkım

Ben: " Seninle bir şey konuşmam lazım."yazdım sinirle.

O: "Söyle."

Kime: Aşkım

Ben: "Ben ayrılmak istiyorum."

O: "Keyfin bilir."

Nasıl ya beni herkesten kıskanan beni çok sevdiğini söyleyen Oytun gitmiş yerini Baran gibi bi öküz almıştı. Baranın amacı neydi ve Oytuna ne yapmıştı. Böyle bittiğine sevinmiştim en azından bana zorluk çıkarmamıştı. Telefonu yataga fırlatıp yatağa uzandım. Gerçekten hayat çok yorucuydu.

Deniz hemen geldi yanıma oturdu bana sarıldı. O bana sarılırken gözyaşlarıma hakim olamadım ve ağlamaya başladım. Çok pişmandım. Ayrildigima degil. Deniz den baska bir erkeğe değer verdiğime pişmandım. Deniz ağlama sesimi duyunca daha sıkı sarıldı bana. Denizin kulağına yaklaşarak "Seni çok seviyorum iyiki
yanimdasin. " dedim.

Daha sonra Aysel teyzenin içeri girmesiyle gözyaşlarımı sildim. Aysel teyze

"Yemek hazır çocuklar hadi sofraya." dedi.

"Ben eve gitseydim Aysel teyze size zahmet olmasın."

"Ne zahmeti canım sen de benim kızım sayılırsın. Zaten annenle konuştum bu gece burda kalıyorsun."

Aysel teyze bunları der demez Denizle aynı anda

"Korku filmi gecesiiii" diye bağırdık.

Aysel teyze siz gençleri hiç anlamıyorum diyerek odadan ayrıldı.

Aşağı indiğimizde masaya bakıp ıslık çaldım. Aysel teyze yine döktürmüştü. Benim en sevdiğim yemekleri yapmıştı. Patates - köfte...

Denizle beraber yemekleri yedikten sonra Denizin odasına çekildik. Denizin yatağına beraber uzandık.
Denizin odası çatı katındaydı. Ve buradan tüm gökyüzü görünüyordu.

"Gökyüzünün güzelliğine bak Eylül."

Benim cevap vermediğimi görünce

"Neden bu kadar durgunsun yoksa Oytun dan ayrıldığına üzgün müsün?"

"Hayır Oytunun bu davranışlarının nedenini merak ediyorum."

"Merak etme bundan sonra yanında hep ben varım. "

Başımı hafifçe Denizin göğsüne koyup

"Teşekkür ederim Deniz iyiki varsın." deyip yanağına küçük bir öpücük kondurdum.

Denizi çok seviyordum. Deniz benim her anımda yanımdaydı. Ne yaparsam yapayım hep arkamdaydı. Her zaman beni korurdu.

"Hadi bakalım Eylül hanım film seç de izleyelim."

"Peki ama çok korkunç olmasın. Sonra gece uyuyamiyorum. "

Deniz gülerek;
"Merak etme güzellik bu sefer yanında ben varım."

* * *
* *

Film bitmişti aynı zamanda ben de bitmiştim. "Deniz benim uykum geldi." dedim esneyerek.

"Iyi al bakalım giy benim kiyafetlerimden de uyu."

"Teşekkür ederim." deyip banyoya girdim.
Üstümü değiştirip çıktığımda Deniz yoktu. Odadan çıkıp merdivenleri indim. Mutfaktan sesler geliyordu. Yanına gittim. Elinde iki tane bardakla geliyordu. "Al bakalım çikolatalı sütün."

Çikolatalı sütümü elime aldım. Denize bakıp "Yarış yapalım mı?" dedim.

"Hadi üç deyince. Bir iki üç başlaaaa."

Sütü kafama oyle bur dikmisim ki hemen bitivermisti. "Ben kazandımmmmm." diye bağırdım.

Deniz ilk başta kabullenemedi. Bir daha yarış yapmayı teklif etti.Daha sonra Denize bakıp gülerek "Bir daha yapsak ne fayda senin karşında çikolatalı süt canavarı duruyor. Beni asla yenemezsin." dedim alaycı bir tavırla.

Deniz o güzel gülüşünü yüzüne yerleştirerek "Peki cezam nedir güzellik?" dedi.

"Beni sırtında odaya kadar taşıcaksın." diyerek sırıttım ve sırtına atladım.

"Peki cezamızı çekicez bakalım."

Odaya geldiğimizde beni yatağa attı ve gıdıklamaya başladı. "Deniz lütfen yapma deniz lütfen dur deniz lütfen." diye bağırıyordum gülerken.

Sonunda durdu ve hadi uyuyalım dedi. Yere yatak yaptı. Kendi yere yattı. Bana da yatağını verdi. Ikimizde yatıp yıldızları seyrettik.

"Iyi geceler Deniz"

"Iyi geceler Eylül"

Umarım bu bölümü de sevmissinizdir. Lütfen önerilerinizi yazın. Okuduğunuz için teşekkür ederim.