selaaam bolumu direkt atip kaciyorum geri geldigimde kitap okunmus olur insallah
oy vermeyi ve yorum yapmayi unutmayin💋
gelecekten geliyorum yazmayi unutmusum baslama tarihini buraya alayim
***
Çalan zille birlikte bir elindeki havluyla saçını kurulamaya çalışan Minho merdivenlerden koşarak inmeye başladı. Bir yandan da kapının önünde tahminen arkadaşları beklediği için sesini duyurmaya çalışıyordu.
"Geldim, geldim!"
Banyodan çıkalı çok olmamıştı haliyle çalan zille üstüne eşofmandan başka bir şey de geçirememişti. Sorun yoktu, kendisinde toplanacaklarından bu saatte arkadaşlarından başka birini beklemiyordu.
Fakat unuttuğu bir şey vardı, sipariş ettiği pizzalar...
Minho kapıyı açıp yerde olan bakışlarını gelen kuryeye çıkardı. Açılan kapıdan gelen sesle birlikte kapıdaki kurye, üst üste dizilmiş pizza kutularından bir an önce kurtulmak amacıyla gözlerini kocaman açıp başını yana eğerek üstü çıplak bedenle göz teması kurdu. Her ikisi de şaşkın görünüyordu.
Minho arkadaşlarının geldiğini sandığı, fakat kuryeyi unuttuğu için; kurye ise üstü çıplak, göğsünden kasıklarına henüz kuruyamamış su damlaları süzülen, sert yüz hatlarıyla böylesine yakışıklı birini beklemediği için şaşkındı.
Kurye olan, bir sebepten ötürü artık pizzaları hemen vermek istemiyordu.
Kalbinin hızlanmasını ve tatlı yasemin aromalı feromunun etrafa yayılmasını önleyememişti omega olan. Kurumuş, vanilya aromalı dudak balmı sürdüğü dudaklarını yalayarak ıslattı.
Minho kokusundan onun heyecanlandığını anlamıştı ve kokusu gibi bunu da tatlı bulmuştu.
"Şey, acaba pizzaları alabilir misiniz? Biraz ağırlar da..."
Kurye yine de utana sıkıla konuştuğunda Minho beklettiği için özür dileyerek başını iki yana sallayarak kendine geldi, ve kuryenin elindeki pizzalardan 3 kutuyu henüz aldı.
Ki gelecek olan arkadaşlarından Hyunjin eve varıp kapının önünde gördüğü pizza kutularından kalan son ikisini kapıp, her zamanki gibi tüm flörtüzlüğünü konuşturarak omega kuryenin yanağından bir makas aldı.
"Teşekkürler tatlım."
Kurye olan bu olanları şaşkınlıkla izlemişti. En sonunda 90 derece eğilerek kısa süren bir afiyet olsun mırıldanmıştı ve arkasını dönüp iş motoruna doğru ilerlemişti. Bu sırada Hyunjin'in arkasından kalan 2 arkadaşı da girerken Minho çocuğun arkasından bağırdı.
"Hey! Bakar mısın?"
Çocuk arkasına dönüp Minho'yla göz göze geldikten sonra iki yanına da dönüp baktı. Ondan başka kimsenin olmadığını görünce loş sokak lambasının altında yine kapıda dikilen çocuğa döndü. Gözlerini büyüterek, ki bunu alışkanlık haline getirmişti, işaret parmağıyla kendini işaret ettiğinde Minho şimdilik kuryenin tatlılığını bırakıp konuşması gerektiğini düşündü.
"Şey diyecektim, dikkatli git olur mu? Saat biraz geç oldu. Yani yanlış anlama, herhangi bir alfayla karşılaşmanı istemem."
Çünkü bu mükemmel feromon kokusuna ve güzelliğine karşı koyabileceklerini sanmıyorum...
İçindeki kurdun saçma düşüncesini susturdu, çocuğun üstüne atlayacak değillerdi ya.
Minho'nun tamamiyle sincapa benzediğini düşündüğü çocuk soğuk kış ayında bile içleri ısıtabilecek kadar sıcak bir gülümseme sunmuştu.
"Beni düşündüğüz için teşekkür ederim. Ama merak etmeyin, hazırlıklıyım."
Kargo iş pantolonunun cebinden çıkardığı biber gazını şirin bir şekilde sallayarak konuştu minik görünen çocuk. Cebinde biber gazı taşımasını gerektirecek bir durum söz konusu olması ne kadar hüzünlü olsa da bu tatlı çocuğa karşı gülümsedi Minho.
Akşam serinliğinden kaynaklı esen rüzgarın vücudunda bıraktığı etkiyle anladı Minho kurye çocuğun iyi geceler dileyip çoktan motoruna binip uzaklaştığını.
Ardından evin içinden bir ses duyuldu.
"Hadi amına koyayım, pizzalar soğudu!"
Kulağına gelen Changbin'in sesiyle gözlerini devirdi Minho, ve içeri adımladı. Bu kadar pizzayı onun oburluğu yüzünden almışlardı zaten.
"Nerede kaldın lan. Bir ayrılamadın şu omeganın yanından. Hoşuna gitti değil mi? Tanrım! Bu günleri de mi görecektim?"
Hyunjin her zamanki abartılı hareketleri ve mimikleriyle ellerini yukarı doğru açarak ve havaya bakarak konuştuğunda tekrardan gözlerini devirdi Minho. Minho'nun ilgilendiği kişilerin sayısı bir parmağı geçmediğindendi Hyunjin'in abartılı hareketleri. Ki bu ilgilendiği kişiler arkadaşlarından başkası değildi.
Okuldaki herkese karşı soğuktu. Odaklandığı tek şey dersleriydi, kafasını pek kaldırıp etrafa bakmazdı. Rut dönemlerini bile kendi başına atlatmaya çalışıyordu. Ruh eşini bulmadığından henüz rutları diğer alfalarınki kadar ağır ve dayanılmaz geçmiyordu. Ki bulacağı da kesin değildi.
"Saçma sapan konuşma. Sadece bir omeganın bu saatte yalnız olması bazı piçler yüzünden uygun değil. Dikkatli olmasını söylüyordum. Ne diye bu saatteki siparişleri omegaya veriyorlarsa zaten?"
Tanımadığı herkese karşı umursamaz bir takınan Minho için bu ilgisi alışılmadıktı. Gerçi kim olursa o kişi zor durumda olduğunda gerekeni yapardı ama bu kadar üstelemez, bu durumda kuryenin yüzüne bakmadan dikkatli ol deyip içeri girerdi.
"Sakin ol dostum, pizza şirketini arayıp şikayet edebiliriz." diye mırıldandı Chris.
Minho onu başını sallayarak onayladı, ve dolaptaki sojuları almaya gitti. Geri geldiğinde bir film bulmuşlardı ve pizzalarını tıpkı kuryenin dediği gibi afiyetle yiyerek sojularından keyifle yudumlamışlardı. Saat iyice ilerlediğinde Minho'nun kardeşi Jeongin'in arkadaşında kalmasını fırsat bilerek yatıya kalmaya karar vermişlerdi ve gecelerine devam etmişlerdi.
Bugün olan şey, Minho'nun ilklerinin sadece bir başlangıcıydı.
***
tadinda birakayim dedim
+30 oy gelmezse yb atmicam ugrasiyorum sonucta yani <33
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kurye, minsung!
Fanfickuryeci jisung, pizza asigi olacagini bilmeyen minho. ☆ omegaverse, mpreg ☆ alfa minho - omega jisung ☆ yavas guncelleme ☆ kapak bana ait!!