random falan disinda 20 yorum yaparsiniz??? diger bolumu daha uzun yaparimm
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Minho oldukça gösterişli olan şirketlerine ulaştığında arabasından indi, ve yanına gelen valeye anahtarı uzattı. Vale şirketin valesi olduğundan Minho'yu elbette ki tanıyordu. Eğildi ve "Hoşgeldiniz efendim." diye mırıldandı.
Minho kısa bir baş selamı verip adımlarını birkaç yıl sonra kendi şirketi olacak binaya yönlendirdi. Şirkete girdiğinde neredeyse tüm bakışlar ona dönmüştü. Birkaç beta ve omega arkadaş grubu çoktan aralarında fısıldaşmaya başlamıştı bile. Kimi alfalar ise bu durumu kıskançlıkla izliyordu.
Minho onların kıskanç feromonlarını aldığında kısıkça güldü. Salaklar, diye düşündü, böyle yaparak asla iyi yerlere gelemeyeceklerdi.
Minho uzun bacaklarıyla büyük adımlar atarken babasının menajeri eşyalarını toplayarak koşa koşa ona yetişti.
"Günaydın, efendim." Minho yanına gelen omegaya kısa bir bakış atıp "Günaydın." diye mırıldandı. Bu samimiyetsiz ortamda samimi bulduğu nadir insanlardandı bu omega.
"Bay Lee ve Bayan Kim sizi odanızda bekliyorlar." Duyduğu hitap şekliyle duraksar gibi oldu ve kaşlarını çattı Minho. Babasının bir kadınla ortak olmasına şaşmıştı. Gururuna yediremezdi çünkü o adam, öyle biriydi o.
Minho asansöre ulaşıp tuşa bastığında yan dönerek omegaya baktı. "Bana kendisinden bahset."
"Tabii. Bayan Kim 29'unda bir alfa kadın. Omega bir kızı varmış, ikinci evliliğinden de bir üvey oğlu varmış ama hakkında pek bilgi yok. Para evliliği olduğu düşünülüyor. Araştırmalarıma göre Bayan Kim'in çok sıkı kuralları varmış, disiplinli bir kadın yani."
"Beomgyu, nefes al." Alması gereken bilgileri almıştı, fazlasına gerek yoktu bu sebeple araya girme gereği hissetmişti. Minho'nun sözleriyle aralıksız konuştuğunu fark eden Beomgyu, anlık duraksayıp derin bir nefes almıştı.
Bu sırada asansörle yüksek katlı şirketin 16. katına ulaşmaya çalışıyorladı. Beomgyu söyleyeceği son sözü unuttuğunda masumca gülümsemiş ve "Böyle işte efendim." diye mırıldanmıştı. Minho başıyla onu onayladığında vardıklarını belirten bir ding sesi asansörün kabininde yayılmış, ve asansörün kapısı açılmıştı.
Açıkçası gergindi Minho, onu neler bekleyeceğini kestirdiği söylenemezdi. Tok adımları, herkes odasında olduğundan ve bu katta pek kimse bulunmadığından, uzun koridorda yankılanıyordu. Bu sesler, Minho'ya ayrı bir özgüven kazandırıyordu.
Babasının bulunduğu odaya geldiklerinde Beomgyu bir elinde tuttuğu ve göğsüne yasladığı defteriyle öne geçip kapıyı tık tıklamıştı. İçeriden 'Gel' komutu gelince Minho'ya bir bakış attı, ve Minho'dan onay almasıyla kapıyı açıp girmesi için kenara çekildi. Minho güçlü adımlarıyla içeri girdi. Kendisini görünce ayağa kalkan kadınla el sıkıştı.
