selam wtp arkadaslarim
nasil bir bolumle geldigimi tahmin ediyorsunuzdur herhalde :)
bolumumuz SMUT icerir
ve soyle ki kizginliga giren kisi jungkook. kendisi bir alfa🐺
yoongiyi kizginlik doneminde neden istemedigini soylemisti
neyse biliyonuz buralari
smut icinde jungkookun davranislari sizi birazcik rahatsiz edebilir
bunun bilincinde olarak okuyun lutfen
asagida gorusuruuuz
-
elimde bir poşet dolusu kıyafetimle jungkook'un evinin önünde duruyordum. bana kıyafetleri başka biriyle göndermemi istemesine rağmen ben getirmiştim. bunun sonucu ne olurdu bilmiyorum ama ben jungkook'a yardım etmek istiyordum. ilişkimiz boyunca kendi idare edemezdi. bu imkansızdı. şu anda ağrısının fazla olduğuna eminim. çünkü bende aynılarını yaşamıştım. eşimizi yani birbirimizi bulduktan sonra kızgınlığımızı yalnız geçirmek daha da zor oluyordu. bunu kendiside söylemişti. kurdumun jungkook'u deli gibi istediğini, onun için kıvrandığı o günü dün gibi hatırlıyordum. jungkook'da benim gibiydi bu yüzden beni geri itmesine izin vermeyecektim.
zile mi bassam yoksa anahtarla direkt girsem mi diye düşünürken her şekilde aynı tepkiyle karşılaşacağım için cebimdeki anahtarımı çıkarmış sessiz olmaya özen göstererek kapıyı açmıştım. yoğun feromonu anında burnuma dolarken içeriye girmiş ardımdan kapıyı kapatmıştım.
çok gerilmiştim. heycanlıydım da. odasında olduğunu düşünerek üst kata çıkmıştım. kapısı kapalıydı. tamam, burdan sonra geri dönüşüm yoktu. geri dönmek isteyende.
derin bir nefes alıp yavaşça kapıyı açmıştım. yatağına uzanmış sırtını başlığa yaslarken kafasını geri atmış bir şekilde tavanı izliyordu. saçları dağınıktı ve altında sadece baksırı vardı. bu görüntüsüyle öylece ona bakakalmışken çatılan kaşları ile bana bakan eşimi fark edememiştim. "yoongi..." önce şaşkın bir ifadeyle fısıltısını duymuştum. ardından bağırışını "tanrım! ne işin var burda?!" kuruyan dudaklarımı dilimle ıslatıp sertçe yutkunmuştum. jungkook yatağından kalkmış karşımda dururken aramızda bize göre fazla bir mesafe bırakmıştı. bana yaklaşmıyordu. ben bile bu görüntü karşısında dayananazken o nasıl böyle bir tepki verebiliyordu?
"git hadi."
"jungkook" ona doğru adımladığımda durmam için elini kaldırmıştı. "yapma yoongi." ne yapmamam gerektiğini anlamıyordum. ben gayet iyiydim. daha önce de ilişkiye girmiştik, pişman değildim. şimdide olmayacaktım. elimdeki poşeti yere bırakıp onu dinlemeden aramızdaki boşlukları kapatmak için adımlamıştım. "beni dinle. gerçekten gitmen gerek." duymamayı tercih etmiştim. ne de olsa söyledikleri tamamen saçmalıktı ve ben bu saçmalıkları dinlemektense iniltilerimizi dinlemeyi tercih ederdim.
ona doğru attığım her adımla benimle birlikte geriye gidiyordu. istediğimde buydu ya. birkaç adım sonunda yatağa çarptığında gülmeden edememiştim. balığım oltaya gelmişti.
bedenini yatağa itmek için iki elimide göğsüne yerleştirdiğimde beklemediğim bir şekilde bileklerimi kavramıştı. gözlerim anında irileşmişti. daha hızlı olmalıydım. "sana gitmeni söyledim değil mi?" sertçe tuttuğu bileklerimden beni odasının kapısına kadar çekiştirmişti. "istiyorum jungkook!" bunu daha nasıl ifade edebilirdim bilmiyorum. inatçıydı.
"sus!" ona karşı gelirken kapıyı açmaması için sırtımı kapıya yaslanmıştım. "seni istiyorum. her şeyden çok istiyorum jungkook." kararan gözlerini gözlerimden dudaklarıma indirmişti. daha fazla geri itemezdi beni. dayanamıyordu.
