Kıyafetleri yerleştirmemiz bittiğinde odadan çıktık.
H: Chan hyung'a bakalım.
Chan hyung'un kapısının önüne gittik ve kapıyı çaldım.
H: Hyung, aşağıya inmemiz gerek.
Bir kaç dakika geçti ama Chan hyung kapıyı açmadı.
H: Sanırım bizden önce indi-
BC: Geldik.
Chan hyung'u süzdüm. Saçları dağılmıştı ve...
H: Hyung.
BC: Efendim?
H: Dükkanın açık kalmış.
BC: T-tuvalete girmiş-
H: Aynen aynen tuvalet. Hadi gidelim sonra tekrar girersin tuvalete. Tuvalet kaçmıyor.
Chan hyung bana şakasına vurdu.
BC: Kes sesini.
Güldüm.
Hepimiz otelin restoranına indik. Babam ve Chan hyung'un babası bir masada oturmuş sohbet ediyorlardı. Bizi görünce ayaklandılar. Yanlarına gittik.
DH: Hoş geldiniz çocuklar.
Hepimiz hoş bulduk dedik.
DH: Oturun.
Masaya oturduk.
Chan hyung'un babası Felix'i ve Seungmin hyung'u süzdü.
DH: Sizler kimsiniz bakalım?
SM: Ben Seungmin, Chan'ın arkadaşıyım.
F: Ben Felix, Hyunjin'in arkadaşıyım.
DH: Demek Felix.
Chan hyung'un babası babamla bakıştı ve tekrar Felix'e döndü.
DH: Güzel isimmiş.
F: Teşekkürler efendim.
DH: Seungmin, sen nerelisin?
SM: Seul efendim.
DH: Güzel güzel.
Yemeklerimizi sipariş ettik. Bir süre sonra yemeklerimiz geldi ve yemeye başladık.
BC: Jong-yeol amca.
JY: Evet Chan?
BC: Hyunjin'e şirketi ne zaman vermeyi düşünüyorsun? Bildiğim kadarıyla mezun olduktan sonra şirketi ona verecektin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SONSUZLUK [HYUNLIX]
FanfictionBu benim ilk ficim, fic okumadan fic yazdım umarım beğenirsiniz ( ficin nasıl okunduğunu bile bilmiyorum :D)