6. Bölüm

1K 56 173
                                    

Fikirlerim tükeniyor. Acaba aklımdaki senaryodan kaç bölüm çıkacak.

Hinata

Kageyama komaya gireli bir kaç hafta geçti her gün onun yanına gidiyorum. Ama okula da gitmek zorundayım bu yüzden onu görebildiğim zaman kısıtlı. Derslerime çalışıyorum. Çok çalışıyorum hem de. Onun için... Uyandığı zaman kaçırdığı dersleri birlikte telafi ederiz bu sayede onunla daha fazla vakit geçirebilirim. Ama... Kageyama ne zaman uyanacak ki?

~

Kageyama komaya gireli 2,5 ay oldu hala her boş zamanımda onunlayım ve her an uyanmasını bekliyorum. Asla pes etmeden. Çünkü biliyorum o benim için uyanacak.

~

Üç ay geçti. Kageyama bana aşk itirafında bulunduğu ve komaya girdiği günün ardından üç ay geçti. Her gün onunlayım neredeyse. Vücudu zayıf görünüyor. Ama biliyorum o başaracak ve uyanacak. Onunla konuşuyorum bir umut belki beni duyar diye ama tek bir tepki bile yok. Hayatta olduğunun tek garantisi nefes alış verişleri...

~

Dört ay oldu...

Ve ben bugün yine oraya gidiyorum. Asla sıkılmadan. Zaten onun yanında olmaktan nasıl sıkılabilirim ki.

O hastaneye kim bilir kaçıncı girişimdi. Artık çalışanlar da beni tanıyorlar, ne yapacağımı biliyorlar orda.

O odaya tekrar girdim yorgun bedene baktım. Yorgun olan tek kişi o değildi ama...

Her seferinde yaptığım gibi sandalyeyi yatağın yanına çektim ve oturdum ona olabildiğince yakın olmak istiyorum. Parmaklarımı soluk eline kenetledim ve başımı koluma yasladım. Çok yorgundum iki gündür uyuyamıyordum. Gözlerim kapalıydı ama uyanıktım. Kageyama'yı düşünüyordum.

O an...

Bir şey oldu...

Elimle tuttuğum o narin el...

Benim de elimi tuttu.

Elimdeki kıpranmayı hissettiğim an kafamı kaldırdım ve önce elime sonra ise Kageyama'nın suratına baktım.

Gözleri açıktı ve bana bakıyordu...

Onun elini bırakmadan boştaki elimle ağzımı kapattım hıçkırıklarımı engellemek için. Ama gözlerimden akan o yaşlar her şeyi ele veriyordu. O an o kadar mutluydum ki...

"U-uyandın"

Ağlıyordum ve konuşamıyordum.

Hemen kapıya çıkıp doktora seslendim ve aceleyle geldi uyandığını gördüğünde ise onu kontrol etti. Sağlıklıydı...

Tüm kontrol sırasında hiç ses çıkarmadan sadece gözyaşlarım ve yüzümdeki gülümseme ile ağladım.

Rüyada gibi hissediyorum. Ama umarım bir rüya değildir.

Doktor odadan çıktıktan sonra tekrar yanına oturdum ve yine elini tuttum. Hala gözlerim doluydu. Ve ağladığım için konuşurken zorlanıyordum

"Ger- çekten uyandın değil mi?"

"Yani rüya görmüyorum"

Usulca başını salladı ve elimi daha sıkı tuttu.

K: Hayır bu bir rüya değil. Gerçekten uyandım Shoyo

İlk adımı kullanmıştı ve bu gerçekten beni daha da mutlu etmişti.

K: Bu arada

Ona baktım.

K: Ben ne zamandır uyuyorum.

"Dört ay" dedim usulca.

Şaşkınlıkla bana bakıyordu.

Kageyama

Nerdeyim ben? Neresi burası? Her yer parlak ve sıcak hissediyorum.

Etrafıma bakındım ve sağ tarafımda Işık'ların toplandığı bir alan sol taraf ise daha karanlıktı ve karanlığın sonunda bir kapı vardı. Biraz etrafta gezindim ve şunu farkettim. Sağdaki ışık hüzmesine yaklaştıkça vücudum ısınıyor ve huzuru hissediyordum. Sol tarafta kalan karanlıktaki kapıya yaklaştığım zaman ise vücudum soğuyor ve acı hissediyordum. Nerdeydim ki ben?

Öylece yere oturdum. Ve düşünmeye başladım ne yapmam lazım sağ taraftan gitmek istiyorum ama nedense bir şey beni engelliyor.

Ben orda oturmuş düşünürken bir ses duydum. Bu ses çok tanıdıktı. Şefkat dolu bir ses... Nazik bir ses... ve nereden geldiğine bakınırken sol taraftan geldiğini farkettim. O ses benimle konuşuyordu ve ben bu tanıdık sese ulaşmak istiyorum. O tarafa doğru ilerlemeye başladım. Her adımımda hissetiğim acı ve üşümem artıyor. Ama ilerlemeye devam ediyorum.

Çok acıyor...

Çok soğuk...

Ama o ses daha da netleşiyor her adımımda sözleri anlaşılmaya başlıyor.

Benimle konuşuyor. Ona cevap vermesem de benimle konuşmaya devam ediyor. O ses... O sese ulaşmak istiyorum.

Kapıya dokunduğum an elim buz kesti çok acıyor. Ama kapıyı açmalıyım.

Kapıyı açtığım an gözüme ilişen ilk şey beyaz bir ışıktı. Gözlerimin alışması için bir kaç kez kırpıştırdım. Ve daha sonra etrafı incelemeye başladım. Tüm vücudum ağrıyordu. Gözümü etrafımda dolaştırınca yanımdaki bedeni farkettim.

O turuncu saçlar...

En sevdiğim rengin en sevdiğim tonuydu o saçlar.

Ve nerde olsam tanırdım kime ait olduklarını.

Elimi tutuyor ve yatıyordu. Ben de onun elini tuttum.

Elini tutuğumda kıpraştı ve kafasını kaldırdı önce eline sonra bana baktı. Baygın gözlerle onun güzelliğini inceliyordum. O ise ağlıyordu.

Ufak bir tebessüm verdim.

Doktor geldi beni kontrol etti ve bize konuşmamız için zaman verdi.

Hala gözleri doluydu turuncu saçlımın. Ama gözyaşları üzüntüden değil aksine mutluluktan akıyordu.

H: Ger-çekten uyandın değil mi? Yani rüya görmüyorum.

Başımı salladım ve elini daha sıkı tuttum.

"Hayır bu bir rüya değil. Gerçekten uyandım Shoyo"

Daha sonra aklıma bir şey takıldı ve sordum.

"Bu arada, ben ne zamandır uyuyorum?"

H: Dört ay

Dört ay mı?

Uzun bir bölüm oldu valla yazmaya kaptırmışım kendimi bi baktım 600 kelime ben de dedim az daha devam ettirem.

Angst yazamıyorum ben bakın Kags ı 1 bölümde uyandırdım.

Sen ve Ben |~Kagehina~|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin