Jisung
Doktorun sesini duyamıyorum , odaklan Jisung.
Hatırlıyor musun Jisung?
Nolursun sus.
Bilmemezlikten geliyorsun demek...
Nolur konuşma artık , duyamıyorum.
Yalnızca beni duy Jisung.
Yalnızca kafamdaki boktan bir sessin.
Bu kadar basit olmadığını sen de biliyorsun , birtanem.
Bana şöyle demeyi kes!
"Bay Han?"Bunu hatırlıyorsun değil mi , birtanem?
"Bay Han duyuyor musunuz?"
HATIRLAMIYORUM NOLURSUN KES SESINI.Rol yapmayı bıraktığın zaman , beni fark edeceksin bir tanem.
Felixin belimi saran eliyle döndüm gerçekliğe "İyi misin hayatım?" Ah , yine sesler... "Evet evet , dalmışım bebeğim." midem bulanıyor , çek elini belimden.
Rahatsızca kıpırdanıp doktora dönüyorum , doktorun gözündeki endişeyi görmemle Felixe sığınıyorum çünkü başka kimsem yok , biliyorum.
"Bay Han öncelikle tekrar geçmiş olsun , yaşadığınız zorlukların çabuk geçmesini diliyorum." Her zaman ki klasik başlangıçlar , iyileşemeyeceğimi henüz yolum olduğunu söyle de gideyim.
Onlara benden bahset.
Ne?
Benden bahset birtanem , duyduğundan bahset.
"Bay Han şöyle ki , aylardır herhangi bir düzelme göstermiyorsunuz..."
Benden bahsetmiyorsun çünkü!
Kes sesini.
"Bu nedenle lütfen biraz çabanızı gösterin , dünya erkek arkadaşınızın kolları kadar güven verici bir yer değil her an her şey olabiliyor..."
BENDEN BAHSET JİSUNG!
"Bay Park , uzun zamandır bahsetmek istediğim bir şey var fikrinizi almak istiyorum..."
Aferin Jisung , her zaman uslu olursan sana yardım edebilirim.
"Yaklaşık bir aydır kafamda yankılanan bir ses var..." Doktor park kafasını sallarken daha da geriliyorum , duvarlar üstüme geliyor sanki knowdan bahsetmek istemiyorum , ondan bahsetmem için çok bağırıyor bazen başımı daha fazla ağrıtmasını istemiyorum.
"Bana birtanem diyor , tanıdığım kimse böyle demezken. İstediğini yaptığım her an beni tebrik ediyor ve bir anıyı hatırlatıyor. Gerçekler mi bilmiyorum çünkü kimseyi tanımıyorum ancak know bana yalan söylemez bunu biliyorum..."
Ah ne güzel konuşuyorsun birtanem!
"Ne yapmalıyım bilmiyorum gitmesi mi lazım kalması mı bilmiyorum bana doğru mu söylüyor bilmiyorum o tamamen bilinmezlikten ibaret ancak hatırladığım anılarla uyuşan şeyler buluyorum bu da ona inanmamı sağlıyor , bir ses bile olsa iyiliğimi istiyor."
Bay Parkın kafası karışıyor defterine bir kaç şey yazıyor ve kafasını kaldırıyor "Bay Han , bu ses hakkında ne yapmalıyız bilmiyorum ancak eğer hatırlamanıza yardımcı oluyorsa dediklerini yapmanızda fayda olduğunu düşünüyorum."
Uslu çocuk.
-
"Kafanda kim var Jisung?" arabayı sürerken konuşma Felix sinirlenip öldüreceksin bizi...
"Ne bileyim Felix."
Felixin yüksek gülüşü yankılanırken arabayı kenara çekiyor vücudunu bana döndürüyor eliyle çenemi sıkıyor ve gözlerindeki nefreti hissediyorum.
"Hangi sikik erkek arkadaşın bu ha? KONUŞ OROSPU YİNE KİMİ HAYAL EDİYORSUN HA? BU SEFER DE BU PİÇ Mİ ÇIKTI BAŞIMIZA!"
Çenemi sertçe ittirmesiyle cama vuruyorum kafamı , acıtıyor belki ama hatırlatıyor hâlâ yaşıyorum.
Ağlamamak için sıktığım dişimi bırakıyorum gözümden düşen yaşla Felix derin bir nefes alıp yola dönüyor. Nefret ediyorum.
-
Blogumu incelemeye karar veriyorum biraz , yorumları okumayı hep çok sevmişimdir.
İlerledikçe bir kullanıcı çarpıyor gözüme Lin08 her gönderimde bir yorumu var. Beni eskiden tanıyan biridir belki diye düşünüyorum , belki yazmalıyımdır emin olamıyorum.
Tereddütle mesaj kutusuna giriyorum. Attığı mesajlar daha da şüphelendiriyor.
Lino8
Nolur gör artık beni.
Özür dilerim Jisung her şey için böyle olmasını istememiştim.
Her şeyden çok sevdim seni Jisung yemin ederim
Nolursun dön bana sensiz dayanamıyorum
Lütfen birtanem...
-
İlgimi çeken tek bir kelimeye odaklanıyorum birtanem know bana bu adamı mı anlatıyor merak ediyorum içten içten ve parmaklarım klavyede geziniyor ayni bir vücutta gezinen eller gibi.Jisungiehan
Kimsin?-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blogger - Minsung
FanfictionBazı başlangıçlar , cidden başlangıç mıdır? Yoksa geç mi başlarız yarışmaya?