Bölüm mavi'den...
Sabah kalktım ve butiğe gitmek için hazırlanmaya başladım.
Hazırlanıp çıktım evden. Kısa bir yolculuğun ardından butiğe gelmiştim.
"günaydın mavi hanım" dedi asistan ege. "günaydın ege bu günkü program nedir" diye sordum.
"özel tasarım isteyen iki müşterimiz ile görüşmeniz var" dedi "tamamdır bana bir kahve gönderir misin"
"tabiki hemen" dedi çıktı odadan çizimlerimi açtım aklım Barut'taydı iki gündür mesajlara cevap vermiyordu.. Tekrar mesaj yazdım.
Ben: umarım iyisindir seni merak ediyorum en azından bunu için haber verirsen sevinirim...
Telelefonu kenara bırakıp çizimler odaklanmaya çalıştım ama olmadı aklım Okadar doluydu ki.
Uzun bir iş günün sonunda butik ten çıkıp eve gitmek için yola çıktım. Annem ve babam yaz sonuna kadar evde olmıycaklardı tatile çıkmışlardı.
Eve gelip kısa bir duşun ardından rahat bişeyler giyip salona geçtim.
Sonunda Barut mesaj atmıştı.
Barut: iyim merak edilicek bir durum yok küçük
Ben: ooo Barut bey hele şükür teşrif ettiniz ya
Barut: saol canım evet gelelim bilgilere alalım bugünkü bilgileri
Ben: insan bir hal hatır sorar öküz
Barut: bilgiyi alayım küçük hadi
Ben: iyi be seni ilk 16 yaşında gördüm bende on yaşındaydım...
Barut: adımı bilmiyorsun ama yüz yüze geldik demiştin nasıl
Ben: işte o enson söylenicek şey çünkü hatırlarsın bu yüzden pas diyorum.
Barut: böyle bir hakkın mı var küçük hanım
Ben: tamam başka bişey iste onu söyleyemem
Barut; sen kaşındın canım resim her söylemediğin gerçek için bir resim.
Ben: sen iste yeter be aslanım
Barut: ben bunu kastetmiştim lan kendi bacağıma sıkıntım şuan siktirrrr
Ben: ne o yoksa küçük Barutu ateş mi bastı
Barut: bişeyler bastı ama ateş mi bilemedim ayrıca küçük demeni hakaret sayarım ufaklık.. Lan şuan bildiğin ergenler gibi sexting yapıyorum...
Ben: ee benim fotoğrafım nerede ya
Barut: al başımın belası al
Ben: Yaktın be Barut Yaktın
Barut: ne o ufaklık ateş mi bastı.
Ben: bastı ateş bastı sende bana Bi bas ay ter bastı ter.
Barut: gerçekten kimsen ufaklı ya bunca sene gerçekten sadece beni sevdiğine inanmamı beklemiyorsun dimi.
Ben: inanmak zorunda değilsin Barut ama gerçek bu benim için sadece sen vardın...
Barut: peki nezaman karşıma çıkıcaksın nezaman görücem seni kim olduğunu ne zaman öğrenicem.
Ben: babanın açtığı yaraları kapatmak istediğinde.
Yazdım ama cevap atmadı onun yerine aradı Bian heyecan yaptım açtım telefonu.
"alo Barut'çum"
"sen ne saçmalıyorsun" dedi
"anlamadım ne demek istiyorsun"
"babanın açtığı yara derken ne demek istedin" diye sordu
"ben"
"sen ne sen ne mavi ne biliyorsun umrumda değil ama bunları bir kişiden duyarsam senin için iyi olmaz kızım ne senin ne ailen için duydun mu" diye bağırdı
"bana bak Barut kılıç birdaha sakın beni ailem le tehtit etmeye kalkma"
"bana bak ufaklık dediğimi unutma eğer bir kişi duyarsa" dedi sözünü kestim
"neyi duyarsa Barut babandan şiddet gördüğünü mü sözünü dinlemediğin dolaba kapatıldığını mı zorla yatılı okula gönderildiğini mi yoksa mafya olduğunu mu neyi duyarsa" dedim
Ses gelmedi bir süre
"sen benim bildiğim her şeyi öğrendin işte Barut kılıç ve bende senin o küçük çocuğu çoktan yok ettiğini öğrendim ve bu oyun burada bitti" dedim kapattım telefonu. Mesaj geldi.
Barut: daha yeni başlıyoruz küçük kız...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
seni İstiyorum +18
RomansaHikayede argo küfür ve cinsel içerik mevcut ... Mavi ve Barut'un hikayesi.... Kaybedincek bişeyi olmayan insanlardan korkun... Önce kardeşim sonra anne ve babamı aldılar benden artık kaybedecek hiçbir şeyim yok. Sıra onlarda Bu hayat bana bir aile...