Süt Anne [BxB]

30

30. Bölüm: İntikam

Bundan sonraki bölümler zaman atlamalı olacak.

1 Ay sonra:

"Aşkım doydum." Berke'nin kucağından kalkmaya çalıştım ancak o beni belimden tutarak kalkmama izin vermedi.
Artık midem bulanmaya başlamıştı.

"Kayra iki küçük ekmekten başka bir şey yemedin. Kendini düşünmüyorsan bebeğimizi düşün hm?" Kollarımı boynuna doladım. Dudaklarımı büzmüştüm.

"İstemiyorum işte. Bunların hepsi midemi bulandırıyor."
O sırada ağzıma getirmeye çalıştığı kaşığı bıraktı ve bana döndü.

"Bunlar sağlıklı şeyler bebeğim inat etmesen?"

"Midem bulanıyor diyorum Berke." Gözlerim hemen yaşarırken sakin bir ifadeyle gözlerimi öptü. Kucağında benimle birlikte masadan kalktı ve salona ilerledi. Ona sıkı sıkı tutunuyordum.

Salona geldiğimizde en yakın koltuğa oturduk. Bacaklarımı yan gelecek şekilde ayarladığında üstünde uzanmamı sağlamıştı. Arada bacaklarımı sallıyordum.
O da saçlarımı okşuyor, bir yandan homurdanıyordu.

"İyi." Dedi derin bir nefes vererek. "Ne istiyorsun?"

Gözlerim parlarken uzandığım yerde doğruldum. "İzin veriyor musun? Gerçekten mi?"
Heyecanla ardı ardına sorduğum sorulara tebessüm etti ve başını salladı.

"Çikolata soslu pankek istiyorum." Dedim ve fikrini değiştirmemesi için dudağının kenarından öptüm.

"Hera!" Hera'ya seslenirken sesi sert ve bir o kadar ifadesizdi.
Sadece bana karşı olan huylarını seviyordum!!

Hera geldiğinde Berke ona istediklerimi söyledi. Pankekin yanında sadece süt içmeme izin vermişti ama olsun. Sabahtan beri bana bir ton sebze cart curtu yedirmeye çalışmıştı. İğrençti.

"Biraz önceki öpücük neydi öyle?" Dedi Hera çıkarken.
Yutkundum ve başımı eğdim ama çenemden tuttu. Siyahları daha bir kararmıştı sanki.

"Bunu telafi edelim hadi." Dudaklarıma bakarak konuştuğu için benim gözlerim de istemsiz onunkileri buluyordu. Baktığımı fark edince dudaklarını yaladı ve vakit kaybetmeden dudaklarımızı birleştirdi.
Dudaklarıma adeta saldırırken bense sadece zayıf hareketlerle karşılık vermeye çalışıyordum.

Alt dudağımı dişleri arasına alıp çekiştirdiğinde canım yandığı için boğuk bir sesle inledim.
Gözü dönmüştü ama hiçbir şey yapmamıştım bile. Beni hiç bu kadar istekli öpmemişti.

Dudağıma eziyet ettiği sürece bende mızlanıyordum. Seslerim onu daha çok delirtiyor adeta kuduruyordu. Sonunda eziyeti bitirdiğinde soluklanmak için dudaklarımı ayırdım. Nefeslerimizi dudaklarımıza veriyorduk.

"Benim güzelim.." beni iyice kendine çekip göğüslerimizi birleştirdi. Elleri belimden yavaşça aşağılara doğru kaymaya başlamıştı. Lanet olsun ki hamile olduğum için daha çok etkileniyordum.

Dudaklarımızı tekrar birleştirdiği gibi kalçama sertçe vurmasıyla irkilerek inledim. Dudaklarım aralanınca, dilini ağzıma itip talan etmeye başladı. Onu hissetmemle daha çok inlerken kalçamı sıkmıştı.

Dilimi emmeye başlarken yavaşça ona sürtündüm.
Beni de yoldan çıkarmıştı gerçekten... Ona karşı koyabilmem çok zordu.

"Ahh.." erkeksi sesini duyduğumda kendimden geçmiştim. Sesi boğuk çıkıyordu, elleri de asla rahat durmuyordu. İz çıkaracaktı. Ben düşünürken Hera'nın geldiğini fark etmemle hemen ayrıldım.