16.Bölüm-Öyle Seviyorum ki!

911 65 11
                                    

Karlos'tan...

Gidiyordum. Ben gittikçe, ben uzaklaştıkça sanki onun aşkı da uzaklaşıyordu benden. Gaza bastıkça ben, kalbimdeki sızılar artıyordu. Artmak ne kelime, nefesimi kesecek hale geliyordu! Saniyeler içinde düşündüm her şeyi. Bundan sonrasını. Uçurumun tam dibini! Uçurumdan düşünce ben, Yaren ne olacaktı? Hıçkırıkları kesilince ne yapacaktı? Gerçekten gözyaşlarına nasıl kıyacaktım? Bu suçlulukla onu nasıl bırakacaktım ardımda...? Oysa benim kalbim, bu sefer gerçekten benim kalbim onun küçük bedeninde atarken...

Korna sesleri duydum. Kulaklarımın uğultusu içinde ısrarla kornaya basıyordu... Yarış yaptığım adamdı. Arkamda kalmıştı, durmuştu hatta... O durduğuna göre uçuruma yaklaşmıştım. Benim de durmam için basıyordu kornaya...

Durmuyordu! Ne içimdeki acı ne de isyanım... Bitmiyordu işte... Uçuruma yaklaştıkça daha da artıyordu acı... Daha da boğuyordu beni...

Ya duracaktım ya ölecektim...

Ya Yaren'in gözleri ya ölümün soğukluğu...

Ölümün korkusundan değil, onun gözlerini bir daha göremem diye durdum... Gazdan çektiğim ayağımı frene bastığımda öyle bir ses çıktı ki... Kulaklarım iyice duymaz oldu... Gözlerimi kapamıştım, açtığımda önümde yol yoktu artık. Uçurumun uçsuz bucaksız karanlığı vardı...

Gözlerimin hizasında onun fotoğrafı vardı. Yine ve yine baktım gözlerine... Durduysam eğer, bu gözler içindi.. Bu gülüş içindi... Değer miydi? Acıdan sürünsem bile, gözlerindeki bir gülüşü görmek için, evet... Değerdi...

O an anladım. Onun gözlerine bakınca, gülüşünü görünce anladım... Hayatımın bundan sonrasının nasıl geçeceğini, bu kadınsız asla olamayacağımı anladım...

"O benim kanayan yaramdı... Kalbimdeki yaraya tuz olsa bile, onun adı aşktı..."

***

Öyle bir gece ki tüm herkes için dönüm noktasına dönüşüyor. Ya tamam ya devam denen, yarışların sonunda ölüm ya da kalımla sonuçlanan bir gece. Aşk için de öyle oluyor... Aşk mı yalan mı... İkisinin yarışı başlayıp, bittiğinde, kazanan yine aşk oluyor... Karlos'un aşkı, Yaren'in yalanına yenilmiyor... Aksine Yaren'in aşkını da içine katıp, daha da devleşiyor...

Yaren ve Ferdi, son sürat Karlos'un yanına gitmeye çalışıyor. Geçen her dakika Yaren'in kalbinde daha da acıya sebep olurken, Ferdi endişe ile sürüyor arabasını. O uçurumun yanına gitmek, olanı biteni görmek isteseler de ikisinin de akılları, kalpleri, tüm bedenleri korkuyla titriyor.

"Daha çabuk git! Hadi!" Hıçkırıkları arasından söylüyor Yaren.

"Daha nasıl gideyim be! "

"Allah'ım nolur ona bir şey olmasın, nolur! Yalvarırım! " dediğinde titreyen eli kalbinin üzerinde oluyor Yaren'in. Öyle korkuyor, öyle acıyor ki...

"Tamam, sakin ol, az kaldı... " dese de Ferdi, aynı duaları içinden kendisi de ediyor. "Ah be Karlos! Nasıl tekrar yarışırsın nasıl!" Geçmişte yaşanılan her şeye isyan ediyor Ferdi. Bilmiyor ki Karlos'un acısını... Bilse anlayacak ama bilmiyor o an... Tek korktuğu geçmişin tekrar yaşanması oluyor...

Tüm yol boyunca geçmişi düşünüyor Ferdi. Dakikalar içinde geçiyor gözlerinin önünden Karlos'un bundan önceki son yarışı... New Jersey'de hayatlarının en karanlık dönemine denk gelen o yarışı... Karlos'un yarış sonunda rakibine çarpması... Bir insanı neredeyse öldürecek olmanın verdiği pişmanlık, suçluluk, üzüntü... O günden sonra nasıl tekrar yarışa döndüğünü anlayamıyor Karlos'un. Ama acısının büyüklüğünü tahmin edebiliyor sadece...

Kanayan Yara (Karlos & Yaren)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin