İyi okumalar.
"""""
Kerem'le olan mesajlardan çıktıktan sonra eski hattımı çıkarıp kırdım. Züleyha teyzeler gelecekti. Anneme yardım etmem lazımdı. Üstüme çiçekli bir elbise giyerek başıma da düz siyah bir yazma taktım.
Mutfağa giderek anneme yardım etmeye başladım.
Tabaklara annemin yaptıklarından koydum bol bol. Çayı da demledim. Çatalları yerleştirdim.
Uh! Çok iş yaptım ya(!)
Kapının tıklatılmasıyla hemen koşarak kapıyı açtım.
"Hoş geldiniz."
"Hoş bulduk kızım."
"Hoş bulduk Umay."
Kenara çekilerek geçmelerini bekledim. İkisi de geçince kapıyı kapattım.
Kalbim güm güm atıyordu.
Oturma odasına giderek tekli koltuğa oturdum. Zaten her şeyi içeriye taşımıştık.
"Umay okul nasıl giyor kızım?"
"Güzel Züleyha teyze."
"Bugün biri seni rahatsız etmiş. Kerem öyle söyledi."
Ah Züleyh teyze! Annemin yanında söylenecek şey mi bu?
"Umay doğru mu duyuyorum kızım? Biri seni rahatsız mı etti?"
"Anne ben söyleyecektim ama fırsat olmadı. Zaten bugün yaşandı olay. Sonra konuşsak olur mu?"
"Züleyha teyzenlerden çekinmene gerek yok kızım. Onun elinde büyüdün sayılır. Kerem'den hiç çekinme. O da senin abin sayılır."
Doğru söylüyor annem aslında abim sayılır.
"Kerem abi zaten yanımdaydı. Olayı biliyor. Liseden bir arkadaşım birkaç gün önce mesaj attı. Adı Giray. Buluşalım kahve içelim dedi. Niyetinin ciddi olduğunu anlamıştım.
Ama belki ciddi değildir diye de buluşmak istedim. Lisedeki gibi normal sohbet etmek istediğini zannetmiştim. Ama bir anda sarılmaya kalkınca korktum. Allah'tan Kerem abi yanımdaydı da olaya el attı. Böyle yani abartılacak bir şey yok." Diye açıkladım."Umay ben orada olmasaydım neler olabileceğini tahmin edebilebiliyor muydun?"
"Kerem abi, ben yetişkin bir insanım. Nerede ne yapılması gerektiğini de biliyorum. Artık çocuk muamelesi yapmayın bana."
"Ben sadece seni korumak istemiştim ama yine de sen bilirsin."
Tabii ki de ben bilirim.
Gergin bir konuşmanın ardından sohbet muhabbet derken saat yedi olmuştu.
"E biz kalkalım artık Zerrin. Bir akşam da bize beklerim."
"Geliriz inşallah."
"Umay Leyla'ya mesaj attın mı?"
"Hayır. Bu akşam atarım ,ama ne diyeceğim? Kerem abi artık seni almayacakmış diyemem ben."
"Kerem'in arabası doluymuş de o zaman."
"Tamam."
Ters davranıyordu yine.
Kerem'ler gittikten sonra tam odama gidecektim ki annem çağırdı.
"Kızım ne bu Leyla olayı? Niye almayacaksınız onu?"
Olayı baştan sona anlattığımda annemin ağzı bir karış açık kalmıştı.
"Leyla hiçte öyle biri değildi."
"Kimse dışardan göründüğü gibi değildir Zerrin Sultan."
"Öyle soğuk nevale ,öyle."
Ben ne zaman böyle desem annem de bana soğuk nevale diyordu. Acaba dışardan gerçekten de öyle mi gözüküyorum?
Konuşa konuşa akrebi dokuza getirmiştik.
Her akşam yaptığım gibi bu akşam da kulaklıklarımı alıp balkona çıktım. Salıncağıma oturarak müziği başlattım.
İlk geceden belliydi.
O zaman nerdeydin?Dün daha seni öperken.
Şimdi buna dur diyemezsin.Sözlerin, gözlerin,
Ellerin yalnız benim içinDüşlerim ,gülüşlerim,
Hayallerim yalnız senin içinSeni bulamamışken,
Ben kayboluyorum.
Şimdi gökyüzünde.
Kendimi ellerinle
Dans ederken buluyorumAl beni yanına sevgilim.
Seni bana geri ver sevgilim.N'olur geri dön sevgilim.
Seni bana geri ver sevgilim.Al beni yanına sevgilim.
Seni bana geri ver sevgilim.N'olur geri dön sevgilim
Seni bana geri ver sevgilim.Şarkının bende bıraktığı mayhoşluğu seviyordum. Daha sayamayacağım kadar çok şarkı dinledikten sonra içeri girdim. İçeri girmeden önce dikkatimi çeken tek şey karşı balkondan dikkatle bana bakan masmavi iki hare olmuştu sadece.
Kerem'in masmavi hareleri.
"""""
Taşlar yavaş yavaş yerine oturuyor gibi.
Nasıl?
Çoksel.
Bölümler kısa oluyor biraz sanki.
Çokötü.
I know it's bad, but we could be so good.
Oy vermeyi unutmayalımm ♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Her Anın Aklımda
Teen FictionBilinmeyen:Gözünün önündeyim ama görmüyorsun. Bilinmeyen: Gözün dışarda değil ama sen beni yine de görmüyorsun. Bilinmeyen: Gözlerini aç ve biraz etrafına bak lütfen Kerem. (Görüldü 00.01) Kerem: Kimsin? Bilinmeyen: Söyleyemem. Kerem: İstersem seni...