0.8

941 112 207
                                    

“Annenin bahsettiği çok güzel arkadaş ortamın bu mu?” Heizou tiksinerek ağzından salyalar akıtarak uyuyan Childe'a bakıyordu.

“Beğenmiyorsan geldiğin yoldan siktir git.”

“Sinirlenme hayatımın anlamı.” dedi Heizou sırıtarak.

Scara derin bir nefes verdi. Childe'ı evine götürmeliydi, annesi onun hakkından gelirdi. “Taksi çağır.” dedi Heizou'ya bakmadan.

“Hai hai~” Heizou dışarıdaki taksi durağına ilerlemeye başladı. Scara ise Childe'ın önüne düşen saçlarından tutup başını kaldırdı. “Uyansana aptal.”

Childe gözlerini açamıyordu. Birkaç mırıltı ardından salya bulaşmış koluna geri düşmüştü kafası. Öfkeyle gülümseyip Childe'ın başını masaya vurdu.

“Agh!” Childe tek gözünü açtı ve alnını tuttu. “Mochii canım acıyoor,” dedi boğuk sesiyle ardından burnunu çekti.

“Ah, iyi misin Tartaglia~?” dedi Scara gencin suratını tutup. “Tabii acır salak! Ben masaya vurdum kafanı uyan diye.”

Childe dudak büzdü. Scaramouche gencin suratını bırakıp tekrar masaya yapışmasını izledi.

“Taksi geldi,” dedi Heizou gülümseyerek yanlarına gelirken.

“Arabaya taşı,” dedi Scara, Childe'ı göstererek.

“Tek başıma mı?” Heizou, Childe'a bakıyordu.

“Tch, güçlü olduğunu düşünmüştüm oysa..” dedi Scara bir elini çenesinin altına koyarken. Heizou'yu oyuna getirmek fazla kolaydı.

Heizou derin bir nefes aldı, “Sen kapıyı aç, getiriyorum hemen!” dedi ve Childe'ın kolunu omzuna attı.

Scaramouche taksinin kapısını açarken, Heizou ise Childe'ı arabanın içine atmıştı. Üstüne kapıyı kapattıktan sonra Scaramouche, şoföre Childe'ın evini tarif etmişti. Childe'ın cüzdanı hala kendisindeydi, cebinden çıkarıp parasını ödedi.

Taksi Childe'ın evine giderken, Heizou ise Scara'ya doğru eğildi hafiften, “Peki nereye götürüyorsun beni?”

“Eve.” dedi Scara arkasını dönüp yürümeye başlarken.

“Evden geldim zaten, gerçi seninle birlikte olacaksam kabul.”

“Salonda yatacaksın.”

“Misafirperverliğin göz yaşartıcı,” dedi Heizou bir eliyle gözünün altını silerken. “Bu arada, annen eve 8'den önce gelmememizi söyledi. Biraz Yae ile yalnız kalmak istiyor olmalı.” dedi Heizou sırıtarak.

“Tch, bir bu eksikti amk,” Scara sinirle nefes verdi. “Peki, bu durumda tekrar sorayım; nereye götürüyorsun beni?” dedi Heizou iki elini arkasında keyifle birleştirirken.

“Kafede oturacağım. Sen başının çaresine bak.”

“Demek kahve içeceğiz birlikte~”

Scara sinirle bir elini saçlarından geçirdi. Heizou çok sinir bozucuydu.

İkili kafeye gidene kadar, Heizou sürekli kendinden bahsetmişti. Neler yaptığından, aile ortamından, okulundan. Scara hiçbirini dinlememişti.

“Basketbol ile ilgileniyorum, bir de seninle.” dedi Heizou sırıtarak.

“Başka hobi bul.” diyip kafeden içeri girdi Scaramouche.

“Sen otur bir yere, ben alıp geliyorum.” diyip tezgaha yöneldi Heizou. Scara ise masalara bakıyordu ki gözüne beyaz saçlı genç takıldı.

Kazuha, yanındaki gence gülümseyerek bakıyordu. Sarışın genç saçlarını tepeden toplamış, gülerek bir şeyler anlatıyordu. Kazuha bir süre onu dinlemiş ardından kahkaha atmıştı.

Scaramouche bakışlarını onlardan çekti. En yakınındaki masaya oturdu ve elini masaya yaslayıp derin bir nefes aldı. Kazuha onu fark etmemiş miydi? Yanındaki genç kimdi? Daha önce bahsetmemişti.

İçinde bir burukluk vardı mor saçlı gencin. Yutkundu ardından Kazuha'nın sesini duydu, “...Ben de motora atlayıp gittim, onunla mı uğraşacaktım bir de?”

Kazuha'nın yanındaki gencin gülüşü kulaklarını doldurduğunda Scara, ayağa kalkıp yanlarına gitmeyi ve Kazuha'ya en sertinden bir tekme atmayı düşünüyordu. Tam o anda masaya iki bardak bırakan Heizou ile başını kaldırdı.

“Beklettim mi?” dedi Heizou gülümseyerek.

“Hayır,” Scara kararından vazgeçip bardağı eline aldı. Heizou onu izliyordu. Mor saçlı genç bir yudum aldıktan sonra Heizou heyecanla, “Beğendin mi?” diye sordu.

“İdare eder.” dedi Scara boş bakışlarla.

“Fazladan krema ekletmiştim, beğeneceğini düşünerek. Benimki filtre,” Heizou gülümseyerek gence yaklaştı, “Tadına bakabilir miyim?”

“Ecelinin mi?” Scara gülümseyerek Heizou'ya döndü. Kahvesini paylaşmayacaktı.

“Hadi ama, birazcık. Çok merak ettim. Lütfen Scara.”

Scara göz devirdi, “Benden bir daha hiçbir şey istemeyeceğine ruhun üzerine yemin edersen izin veririm.”

“Tamam istemeyeceğim.” dedi Heizou emin bir şekilde.

Scara bardağı masaya bıraktı. Ancak Heizou işaret parmağını gencin dudağının kenarına sürtüp ağzına götürdü. “Beğendim.” dedi Heizou gülümseyerek. Scara ise ona iğrenerek bakıyordu.

“Scara,”

Mor saçlı genç arkasından gelen soğuk sesle başını hafifçe o yöne çevirdi, Kazuha kollarını göğsünde birleştirmiş ona bakıyordu.

“Biraz konuşalım mı?”

Scaramouche ayağa kalktı ve Kazuha'nın karşısında durdu, “Ne hakkında? Masana dönüp espiri yapmaya devam etsene sen.”

“Çok tutmayacağım.” dedi Kazuha. “İyi olur, sohbetimizi bölüyorsun.” dedi Heizou keyifle.

Scaramouche derin bir nefes verdi ve Kazuha ile dışarı çıktı. Kafenin yanındaki ara sokağa girdiklerinde Scara sırtını duvara yasladı. “Seni dinliyorum Kaedehara.”

“Bilerek mi yapıyorsun?”

Kazuha, Scara'nın önünde durmuştu. Bir elini arkasındaki duvara yaslayıp genci duvarla arasına aldı. “Ondan ne kadar nefret ettiğimi bilerek, sırf beni öfkelendirmek için..”

“Kafanda kuruyorsun, aptal.” Scara bakışlarını Kazuha'dan çekmedi. Kazuha Scara'nın yüzüne eğildi, “İyi, kanıtla o halde.” dedi beyaz saçlı genç. Yüzleri arasında santimler vardı, nefesleri birbirine karışıyordu.

“Heizou'yu sevmediğini kanıtla Scara.” diye fısıldadı Kazuha. Bakışlarını hafif kısmış, Scara'dan bir tepki bekliyordu.

Scaramouche bir eliyle gencin yakasını sıkıca tuttu. Ardından derin bir nefes alıp gözlerini kapattı ve dudaklarını Kazuha'nın dudaklarına bastırdı.

Bu yeterli bir kanıttı.

—————

cıglık.

üçüncü, kzscr !!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin