sunshine | baekyeol

10

9.bölümü okumayı ve oylamayı unutmayın 💕

________

bir gece iki günlük tatilin sonunda eve geldiğimizde deli gibi utanıyordum hâlâ yaşadıklarımdan.
hatta annemler nasıl geçtiğini sorduğunda utancımdan anlatamamıştım.
ama onlar bu durumu yanlış anlamış, babam odama gelerek bunun normal bir şey olduğunu, eğer hayatımdaki kişiye güveniyorsam yaşadığım birlikteliklerimin utançtan daha çok mutluluk hissettirmesi gerektiğini söyleyince yastığımla yüzümü gizlemiştim.

"öyle değil baba utanma sebebim..."
bir anlık cesaretle baekhyun'un yanında rezil oluşlarımı sırayla anlattığımda babam bir süre yüzüme bakmıştı.
o da tıpkı baekhyun'un gülmek isteyip de gülemediği gibi bakıyordu.

"eğer komik geldiyse gülebilirsin"
dediğim anda ise kahkahayı patlatmıştı.

"chanyeol, senin bu ani davranışların ne olacak oğlum. adamı çıplak bile görmemişsin ve verdiğin tepkiye bak."

hayır azarlamıyor gülerek beni sakinleştirmeye çalışıyordu. ama sakinleşebilir miydim? bundan emin değildim.

okula geri döndüğümüzde de her şey aynıydı, yine uzun süren ders saatleri, yine çok önce işim bitse dahi okulda kalmalarım, dans pratiklerinde canımın çıkması...

bu zaman içinde olan en güzel gelişme ise bu akşam baekhyun'un evine gidecek olmamdı hiç şüphesiz. ve ertesi gün haftasonu olduğu için tüm vaktini bana ayıracaktı.
işin diğer bir güzel yanı ise, bu teklifi ben değil baekhyun yapmıştı.
onda kalmamı istemişti.

sanırım beni artık sevgili olarak kabul ediyordu.

hazırlandığımda evden çıkarak okula gittim, ders saati geldiğinden baekhyun'un odasına uğramadan direkt dersin olduğu enstrümanlarla dolu sınıfa geçtim.

tahmin ettiğim gibi baekhyun çoktan derse girmişti.

beni görünce saatine bakıp parmağı ile saati gösterdi.

dudaklarımı kıpırdatarak "özür dilerim" dediğimde gözlerini bir saniye kadar bir süre kapatıp açtı.
bu sorun olmadığı anlamına geliyordu.

hemen bir yere oturarak sessizce dinlemeye başladım.

"evet, bu ay klasik müziğe giriş yapıyoruz. ayrıca bundan sonra opera, müzikal oyunlar, bale gibi gösterilere hazırlanacaksınız. kim neye yatkınsa ona göre yönlendireceğim.
şimdi hepiniz bildiğiniz bir klasik müzik ezgisini çalacaksınız."

hepimizi yine elindeki listeye göre sırayla dinlemeye başladığında ben de ne çalacağımı düşünüyordum.

sıra bana geldiğinde parmaklarımı piyanonun tuşları üzerine yerleştirdim ve derin bir nefes aldım.

aklıma gelen "tchaikovsky(çaykovski)- swan lake (kuğu gölü) " ile gülümseyerek gözlerimi kapattım.

bu bir aşk ezgisiydi ve bunu baekhyun'a çalmak iyi hisettiriyordu.

parçayı bitirdiğimde baekhyun başını sallayarak benden sonraki kişiyi çağırdığında sessizce yerime oturdum.
kimseye yorum yapmadan sadece dinliyordu.

hepimiz aklımıza gelen eserleri çalmayı bitirdiğimizde baekhyun boğazını temizledi,
"seulgi ve jongin, chanyeol'un çaldığı kuğu gölü'nün bale gösterisinin baş rolleri olacaksınız. chanyeol yalnızca müzikten sorumlu. diğerlerine de dans dersinde karar vereceğim."
dediğinde itiraz etmek istedim.
ben neden sadece müzikten sorumluydum da onlar dans gösterisi yapacaktı?