2. sezon 6. bölüm

526 85 149
                                    

"Çıkalım mı Felix?"

- ⭐ -

Arkasını döndü ve Hyunjin'in gözlerine baktı Felix. Bir cevap vermemişti. Kafası çok karışıktı ve ne demesi gerektiğini bilmiyordu, hyunjin onun hislerini ifade edemediğini düşünerek belki rahatlar diye dudaklarına eğildi, aynı hissettiklerine emindi çünkü.

Dudakları tam birbirine dokunduğunda Felix Hyunjin'i göğsünden yavaşça ittirdi ve konuştu çekingence. "D-dur, istemiyorum."

"Neden? Sevmiyor musun?"

"Hayır o yüzden değil ama açıklayamayacağım bir sebebi var. Benim zamana ihtiyacım var."

"Ama-"

"İtiraz etme. Eğer düşünmeden kabul edersem, bir şeylerin farkına vardığında bana kızabilirsin. Belki geri çekildim diye de kızarsın ama dediğim gibi, yalnızca biraz düşünmeme müsade et, beni beklemek zorunda değilsin." Dedi Felix. Ardından Hyunjin'in seğiren gözlerine bakıp yanağına ufak bir öpücük kondurdu. "Bu bir red değildi, öyle bakma."

Buna karşılık Hyunjin hayal kırıklığına uğramış ifadesini bozdu ve gülümseyerek gencin saçlarını okşadı. "Sorun değil." Demişti. Kendisini kırmak istemediğini anlıyordu ve bu da onun için değerliydi, sonuçta zorlayamazdı genci.

Bunun ardından aynı şekilde takılmaya devam ettiler ama Felix düşünmeye vakit aradığı için aşırı yakınlıktan kaçındı. Çok fazla buna kafa yoracak vakitleri de yoktu zaten, yeni şarkıları çıkacaktı ve çok fazla işleri vardı. Bugün klip için çekimleri vardı dolayısıyla tüm üyeler kümelerle farklı mekanlardaydı.

Hyunjin ve Felix çevresi küçük resimlerle dolu, küçük ve karanlık bir odada çekim yapacaklardı. Çalışanlar dışarıda ekipmanları kurarken, içeriyi incelemeleri için odanın ışıklarını açtılar.

Birden ikisinin çevresini karanlık, kırmızı bir ışık çevrelemişti. Tanıdık atmosferle hemen başını kaldırdı Felix ve Hyunjin'e baktı. "Sorun ne?" Diye sordu.

"Seninle kırmızı ışığın altında kalmak çok farklı hissettiriyor." Kulaklarında yankılanan sesle gözyaşları yere düşmüştü Hyunjin'in. Felix kolundan tutup ne olduğunu sorduğunda kollarını ona dolayıp sıkıca sarıldı gence. Bir süre öyle kaldıktan sonra çalışanların odaya girmesiyle ayrılmışlardı.

Burada çekim yaptıkları süre boyunca Hyunjin'in aklında belli belirsiz sanrılar belirmeye devam etmişti dolayısıyla oldukça dalgındı. Grup çekimlerinden önce bir de depoda çekim yapacaklardı, toparlanmak için Hyunjin elini yüzünü yıkamaya gittiğinde Felix'te kameralar kurulurken depoya adımlamıştı.

Genel anlamda boş bir depoydu, tavana asılı halatı görene kadar. Halatı gördükten sonra gözlerindeki boş manzara, altın işlemelerle kaplı bir sarayın salonuna ve tavanına bağlı olan halatla kendini asan bir prensin gözlerindeki açıya dönmüştü. Her şeyin karardığı anda "hayır!" Diye bağırdı Felix ve dizlerinin üzerine çöktü.

Kafasında beliren anılar yüzünden gerçekliği ayırt etmekte zorlanıyordu. Nefesini kontrol etmeden ağlamaya başladı ve "hayır!" Diye bağırmaya devam etti. Çalışanlar onu sakinleştirmeye çalışsa da yapamamışlardı.

Depoya sonradan giren Hyunjin çevreye bakındı ve halatı görünce gözlerini kapatıp panikle eğilip sarıldı titreyen gence. "Buradayım Lix. Sakinleş."

HYPNOTHERAPY/ HYUNLIXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin