13.Bölüm

3.9K 502 664
                                    

Jisung'un üstünü örtmek için oda da pike alıp üstüne örtmüştüm.Gözüm kabuk tutmuş kaşına kaymıştı.Rahatsız etmeden eğilip yarasını öpmüştüm.Benim yüzümden bilmem kaç defa zarar görmüştü.

"Özür dilerim..."

"Sadece beni bırakmandan korkmuştum Jisung"

Jisung'la kucağımda girdiğimiz için eve, kapının hala açık olduğunu fark ettim.Kapatmak için eğildiğim yerden kalkıp kapıyı kapatmak için yönelmiştim.

"Şimdi de sen mi beni bırakıyorsun..?"

Duyduğum sesle kapıya uzatmak üzere olduğum elimi yavaşça aşağıya indirip arkama dönmüştüm.Jisung üstündeki pikeyi kenara itip oturur pozisyona gelmişti.

"Ne?"

"Gitmeden önce konuşabilirmiyiz?."

"Ne?"

Üzgünüm ama Jisung'un dediklerini sindiremiyordum.Bu yüzden heyecan yapıp sadece 'Ne?' diyebiliyordum.

"Biraz konuşmalıyız bence."

"Haa...Haa evet."

Kapıyı kapatıp Jisung'un yanına ilerlemiştim.Tam oturacakken bana baktığı için hareketlerim yavaşlamıştı.

"Otursana."

"Hala alışamadım pardon."

Jisung ayaklarını bağdaş yapmış vücudunu bana doğru çevirmişti.İlk defa gördüğü için beni heyecanla inceliyordu.İlk defa görmek de denmez pek.

"Bana herşeyi anlat"

"Nerden başlamalıyım."

"Mingi denen kişi neden beni kaçırdı ve ne parasından bahsediyor?"

"Sen evden gidince ben normala dönüyordum.Uzun zamandır yemediğim için insan yemeklerini özlemiştim.Biraz yemek sipariş etmiştim-"

"Ne anlatıyorsun."

"Yani kısaca ben senin parayı harcadım o günde kötü olunca sen,para aldım işte."

"Benim paralarımı mı harcadın?"

"Evet ama geri o gün yerine koydum."

"Çaldığın parayı."

"Bak hayır çalmadım.Bizim gibilerin sürekli alabileceği bir para miktarı var ve ben ondan aldım."

"Sizin gibiler?"

"İnsan-kedi."

"Oha senden kaçtane var."

"Bugün gördüklerinin hepsi öyleydi."

Jisung donmuş bir şekilde bana bakıyordu.

"Korkunç."

"Değil."

"Evet korkunç bunca zamandır tanımadığım biri evimde yaşıyordu üstüne paramı harcıyordu."

"Beni tanıyorsun neler yapmaktan hoşlandığımı biliyorsun.Bence gayet yeterli tanıman için."

"Tekrar yapar mısın?"

"Neyi?"

"Lino ol."

Jisung'un sözünü ikiletmeden beyaz kediye bürünmüştüm.Jisung ilki gibi tepki vermese de yinede şaşkınlık vardı yüzünde.Yavaşça elini başıma koymuştu okşadığında mırıldanmıştım.Daha sonra eğilip yaklaşmıştı.Gözlerime dikkatlice bakıyordu Bende ona.

İnsana büründüğümde doğal olarakJisung'la daha da yakınlaşmıştık.

"Gözlerin hiç değişmiyor cidden..."

Cat Person || MİNSUNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin