15.

647 47 67
                                    

-Haitani, bir daha buraya gelmiyorsun. Bu saatten sonea Bonten üyesi değilsin. (Manjirou)

Manjirou ilk defa birini çeteden kovmuştu. Kimse tepki veremedi. Herkes bu sözlere şaşırmıştı.

Olayın şokunu atlattıktan sonra Rindou karnını tutarak doğruldu.

-Pekâlâ, bu hareketin ile karşına Haitani'leri de almış bulundun Manjirou. Etti sana 3'den fazla kayıp. Şu saniyeden sonra yaptıklarım Bonten'i alâkadar etmez. (Rindou)

Daha sonra Nora'ya bakıp derin nefes alıp verdi.

-Nora, her şeyi düzgünce halletmeye var mısın? Yeni bir sayfa ile hayatına sıfırdan başlamana yardım edeceğim, bedeli ne olursa olsun. Sen benim sonsuzluk için sevdiğim kişisin. (Rindou)

Nora'nın gözleri parıldamıştı Rindou'nun kararlı tavrı ile yaptığı konuşma onu etkilemişti ama yine de korkuyordu, tekrardan aynı şeyleri yaşamayı kaldıramayacağını biliyordu.

+Ben... Ben her şeyi halledip yeni bir sayfa ile hayatı baştan yazmak istiyorum. Fakat hislerim hakkında henüz bir şey söylemek istemiyorum.

-Eeh! Yeter lan sizin flört edişinizi mi izleyeceğiz burda? (Haruchiyo)

Bir anlık gardını indirmişken Rindou Haruchiyo'ya yerden aldığı boru ile saldırdı. Kafasına art arda darbeler indirdi. Dostluğumuz buraya kadarmış Haru. Diye düşündü ona vururken.

Manjirou Rindou'nun adını seslendi. Haruchiyo etkisiz hale gelince kafasını sesin geldiği yöne çevirdi. Nora'nın kafasına silah dayamıştı. Tehditkâr gözleri Rindou'nun gözlerinin içine bakıyordu. O an Rindou, Manjirou'nun gerçekten bir insanı öldürmekten çekinmeyeceğini anlamış bulundu. O bakışlar bunu söylüyordu, öldürmekten asla çekinmeyeceğini.

-Manjirou... (Rindou)

Parmağını tetiğe götürdü Manjirou.

Etrafta bulunanlar olaya müdahale etmiyor veya herhangi bir taraf tutmuyorlardı. Yalnızca izlemek için kenarlara çekilmişlerdi.

Bilindik bir ses deponun kapı eşiğinden konuşarak olaya müdahale etti:

-Eğer o tetikten parmağını hemen çekmezsen Bonten için hiç iyi şeyler olmaz, Sano. (Ran)

Manjirou kafasını kaldırıp kimin geldiğine baktı, söylediği şeye rağmen parmağını tetikten çekmiyordu.

-Zavallı cüzdanını kaybedip Bonten'i batırmak istemiyorsan, kızı ve kardeşimi serbest bırakacaksın. (Ran)

Ran bunu söyledikten sonra Kokonoi'nin bileklerini arkadan tutarak, Manjirou'ya doğru yürürken yanında sürükledi.

-Sen.. ne ara? (Manjirou)

-Başka çaren kalmadı. Kimseye zarar gelmeden halledelim şu işi. Sen bana Hyakiwa ve kardeşimi vereceksin bense sana cüzdanını vereceğim. (Ran)

Manjirou duruma bozulmuştu. Kızın bileklerindeki bağları çözdü ve yakasından tutup kaldırdı. Ran'ın önüne itti, Rindou Nora'nın koluna girdi ve yürümesine yardım ederek abisinin arkasına geçti. Ran da anlaşmaya uydu ve Kokonoi'yi teslim etti.

Kimseye daha fazla zarar gelmeden 3'ü de depoyu terk etti. Arabaya bindikleri sırada Nora tereddüt etse de Ran ona kapıyı açtı ve binmesini söyledi.

Arabaya binip yola çıktıklarında Ran konuştu:

-Bir an öleceğinizi düşündüm. (Ran)

-Ben de öyle düşündüm! (Rindou)

-Hyakiwa, olanlar adına özür dilerim ama "Uyanmalısın." . (Ran)

+Ö..önemli değil-

-Aranıza girmemeliydim, benim hatam. Bundan sonra size karışmayacağım. Sakura ile ilgili her şeyi iptal ettim. Kardeşimin mutluluğunun daha önemli olduğunu düşünüyorum artık. Koduğumun parası için geleceğimize zarar vermek doğru değil. Tekrardan özür dilerim. (Ran)

Herkes sessiz kalmıştı. Bir parka vardıklarında Ran bagajdan ilk yardım çantasını alıp bir bankta ikisinin de yaralarına pansuman yapıp sardı.

-Sizi biraz yalnız bırakayım, konuşmak istediğiniz birçok şey vardır eminim. (Ran)

-Olur. (Rindou)

Ran onlardan uzak bir yere gidip gözden kayboldu.

Rindou derin bir nefes alarak lafa girdi:

-Öncelikle- (Rindou)

+Shhh!

Nora işaret parmağını Rindou'nun dudaklarına götürdü.

+Seni affettim. Her şeyi anlıyorum merak etme. Sadece, hadi bunları geçmişte bırakalım. Kendimize yeni bir sayfa açalım!

-Evet, evet yapalım! (Rindou)

Nora ve Rindou'nun yüzleri birbirine yaklaştı. Öylece durdular, birbirinin gözlerine bakıyorlardı.

-Lütfen öp beni. (Rindou)

Nora onun isteğini yerine getirdi, yanaklarını kavradı ve dudağına yapıştı. Tekrardan dudakları birleşmişti, bu hissi seviyordu Nora. Karnında kelebekler uçuşturuyordu bu his.

Uzunca tutkuyla öptüler birbirlerini. Bilinmezden gelen bir silah sesi Nora'nın kalbini tetikleyene kadar.

...

Please Kiss ||Rindou X Reader||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin