Geri Dönüş

1.2K 13 3
                                    

Sabah dünyaya Lehissa'nın aramasıyla gözlerimi açtım.
"Neeee?!"
"Asya! Acil , acil Amerika'ya gelmen lazım."
"Çok mu özledin beni"
"Ya bırak şimdi dalgayı. Annenin evine girmeye çalışıyorlar. Dün şişko ben Jammy sizde kaldık. "
"Siktir. Geliyorum hemen hem de. Geliyorum. Orospu çocukları." dedim ve hemen elimi yüzümü yıkadıktan sonra saçımı düzelltim. Rahat bir şeyler giydim üstüme ve kocaman bir çanta aldım. Gerekli bütün eşyaları içine doldurdum.

Edu! Hasiktir ! Edu ne olacak. Onu götüremezdim. Zaten benim geri geleceğim de muamma idi.

Kaya'nın bir kaç gün ona bakabileceğini düşündüm. Zaten Edu'yu çok seviyordu. Hemen Edu'nun eşyalarını, mamasını,  tozlarını, ilacını, şampuanını falan filan sepete doldurdum ve ona kocaman sarılıp öptükten sonra Evi kilitlemeye başladım.
"Günaydın Kaya"
"Günaydın kaplumbağa" gülüyor.

"Senden bir şey rica edebilir miyim?"
"Tabi de sen iyi misin?"

"Acil evime dönmem gerekiyor. Edu bir kaç gün misafir olabilir mi?"

Kocaman gülerek. "Duyduğum en iyi teklif." dedi o an hızla sarıldım ona. İstemsiz olmuştu.
"Burda eşyalarını var he bir de numaram da var bir şey lazım olursa ararsın."

"Çocuk emanet etmiyorsun."
Güldük ve ben el sallayarak koşa koşa garaja gittim. Arabaya bindiğim gibi elim ayağıma dolaşmıştı. Tekelerlekler yanıyor derse biri hayatta şaşırmazdım..

Havaalanına geldim ve hemen kalkan uçağın 1 saat sonra olduğunu öğrendiğim gibi kime ne kadar rüşvet verdiğimi hatırlamıyorum.

Şükür ki yetişmiştim. Uçakta yerimde duramıyordum. Neyle karşılaşacağım. Ne olacak hiç bir fikrim yok..

                    ***

Uçak Amerika'ya indi ve oranın vatandaşı olduğum için uzun süre yoklamadılar beni. Bir araba kiraladım ve o an beynime Senin yerin burası , sen buraya aitsin' kelimeleri dolandı.

Aman siktiret.

Akşam olmuştu. Hemen annemle evimize geldim. Bu sefer hıçkıra hıçkıra ağlamıyordum. Daha güçlü ve kin doluydum. 

Eve girdim. Annem sanki bir odadan fırlayacak ve sımsıkı sarılacakmış gibi geldi.

Muşta, F20, çakı, biber gazı, 2 tane daha ince bıçağı üstüme yerleştirdikten sonra sıra annemi rahat uyutmayan piçlere gelmişti.

Lehissa'yı aradım ve onu yoldan aldım. Eskisi gibi birbirimize kocaman sarılıp kahkaha atmamıştık bu sefer.
Mr.Thoe konutlarının önündeydim işte. Tüm kinimle. Bıkmışlığımla. Kapıda bizi gören güvenlikler birbirine baktı ve kulaklıklarla konuşmaya başladılar. Bir sürü adam topluluğu oluşmuştu.
İçeriden bir adam koşarak geldi.
"Hoşgeldiniz Bayan Ardınç. Buyrun" dedi ve yürümem için yolu gösterirken, Lehissa'ya dur işareti yaptı.
"O benimle . " dedim ve Lehissa'nın kolundan tutarak yürümeye başladım.
"Fakat , içeri giremez." dedi
"Kes sesini pislik herif" dedim ve Lehissa'nın işaretiyle koşmaya başladık.

İkimizde uzun ve kaslı bacaklara sahibiz. 2 maratonda birinciliğimiz olduğu için koşmaktan hiç korkmadık. İçeri girmemizle Thoe'nin ayağa kalkması korumalarının silahının suratımızda bulmamız bir oldu.

"Vaaay Maya! Seni gördüğüme çok mutlu oldum." korumalarına çekilin işareti yaparak.

"Çıkar adamlarını yalnız konuşacağız." Önüme gelen bir kanepeye oturdum. Arkamdan Lehissa da oturdu.

Çekilin işareti yaptı ve adamlar 4 kapıdan dışarı çıktılar.

"Biliyor musun Maya annende ilk buraya geldiğinde oraya oturmuştu. Ona çok benziyorsun." dedi anlam veremediğim bir ifadeyle.

Lehissa'nın yeşil gözlerini buldu gözlerim. Bu bir işaretti. Lehissa bu işaretten sonra kalkar odada ki kapıları kilitler. Kameraları iptal eder ve hedefin arkasında dururdu. Kolları daha kuvvetlidir.

"Vay vay vay ! Biliyo musun Maya siz Ardınç kadınlarında ki bu zekayı hiç bir adamıma veremedim tam bir aptallar."

"Her köpeği sahibi eğitir." dedim. Yüzünde ki gülme dondu.

"Ne istiyorsun lan bizden. Yetmedi mi? Allahın belası" derken bir yumruk patlattım sarkmış yanaklarına.

Şok olduğu belliydi. Korumalar kapıyı zorluyordu.
"Bir şey yok çekilin" diye komut verdi. Ve tüm sesler kesildi.

"İyi eğitmissin."
Çenesini okşayarak, "Annen kadar değil ."

"Dinliyorum orospu çocuğu"

Sinirlendi. Ama Lehissa onu tutuyordu. Bir an kolları boşandı ve olmuyor dercesine suratıma baktığında ikimizin silahını da suratında buldu.

"Gerçekten inanılmaz. Sizler.." bir şey demek istiyordu ki elleri havada yerine otururken, "Kelime bulamıyorum."

"Bak hayatıma geri dönüyorum. Rahat bırak."

Gözlerinden öfke fışkırıyordu.
"Senin yüzünden bir bacağım platin ve tam sağ ciğerimde bir mermiyle geziyorum, o anan yüzünden tüm itibarımı kaybettim. Benim hayatım yokken sizinkiler neden var olsun Maya?"

"Kess sesini ! Keeeees! "

"Senden tek istediğim bir Cd "
"Bunu sana vermeyeceğim."
"İnatlaşmayalım istersen " dimdik suratıma bakıyordu.
"Annem ölmeden önce hepsini yakmıştı."
"O iş bilen bir kadındı, yakmaz. Seni ateşe atmayacaktır."

"Göt beyinli"

"Hakareti kes ufaklık." sesi epeyce yüksek çıkmıştı."Onu bana ver Ardınç"

"Vermeyeceğim."
Tek kaşını kaldırdı ve bir ses tüm odayı sardı.

"Asya. Asyaaa. " ANNEMİN SESİ . Lehissa'yla birbirimize baktık ve damlaların gözümden  düşmesi sadece 10 saniye sürdü.  Sonra da ensemde sert bir darbe hissettim.....

YORUMLARI ALAYIM

ŞEHVETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin