And do you look into the mirror
to remind yourself you're there?
Or have somebody's goodnight kisses
got that covered?Y/n kapının önünde bir çift erkek ayakkabısı görünce şaşırmıştı. Kim gelmişti ki? Normalde annesi de bu saatte asla evde olmazdı. Bir arkadaşını mı eve getirmişti? Öyle olmasını umdu y/n. Çünkü aklına gelen başka bir olasılık onu fena halde korkutuyordu.
Yavaş adımlarla ilerlemeye başladı. Tek istediği kimseye görünmeden odasına gitmekti. Ama annesinin ona seslenen sesini duyunca durmak zorunda kaldı. Kafasının salonda oturan annesine çevirdiğinde gördüğü diğer kişiyle gözleri kocaman açılmış bir şekilde donakalmıştı. Neden hep istemediği şeyler başına geliyordu ki? Korktuğu olasılık gerçekleşmişti. İçerdeki kişi babasıydı.
Y/n o ikisine de birçok soru sormak istedi. Ama tek yapabildiği her zamanki gibi sessiz kalmaktı. Hiçbir şey demeden yavaş adımlarla onlara doğru ilerledi. Sonra onların oturduğu koltuğun karşısındaki tekli koltuğa oturdu. Onlara bakamıyordu, sürekli gözlerini onlardan kaçırıyordu.
En sonunda annesi konuşmaya başladı "Y/n... biz, yani ben ve baban," yanındaki adama baktı ve devam etti "tekrar birlikte olmaya karar verdik." dedi gülümseyerek. Babası ve annesi birbirlerinin elini tutmuş gülümseyerek birbirlerine bakıyor sonra herhangi bir cevap vermesi için bakışlarını y/n'ye çeviriyorlardı. Ama y/n bundan çok korkuyordu. Ya tekrar aynı şeyler olursa?
Y/n'nin demek istediği çok fazla şey vardı. Ama ağzından çıkan tek kelime "Peki." olmuştu. Bunu çok sessiz bir şekilde söylemişti. Sonrasında hiçbir demeden kalkıp sessiz adımlarla odasına gitti.
Odasına geldiğinde kapısını kapatıp kendini yavaşça yatağına bıraktı. Ağlamamak için zor duruyordu. Ama yaşlar gözünden yanağına doğru sessizce süzülmeye başlamıştı bile. Sessizce ağlamaya başlamıştı. Eski anılarını hatırlamak onu kötü hissettiriyordu. Şimdi her şeyin tekrarlanmasından korkuyordu.
Sakinleştiğinde kalktı, kulaklığını taktı, telefonundan şarkı açtı, bir süre öyle oturdu. Salonda sahte kahkahalar atan aptalların sesini duymak istemiyordu.
Ödevlerini yapmaya karar verdi. Çantasına yönelip ödev kitaplarını çıkardı ve yapmaya başladı. Yaklaşık 1-2 saat sonra bitirdiğinde karnının acıktığını hissetti. Geldiğinden beri hiçbir şey yemememişti.
Sessizce mutfağa yöneldi. Dolaptan yiyebileceği bir şeyler aldı, onları bir tepsiye koydu ve geri odasına döndü.
Yemek yedikten sonra gidip bulaşıklarını yıkadı.
Odasına geri geldiğinde saate baktı ve neredeyse 11'e geliyordu. Aklına sabah Kuroo ile birlikte gidecekleri geldi. Ama saat kaçta çıkması gerekiyordu ki? Yeni geldiği için henüz tam alışamamıştı bu yüzden bir türlü saati tutturamıyordu.
Kuroo'ya mesaj atıp atmamakta kararsız kaldı ama yine de bir eli telefondaydı.
Kuroo-san
y/n: Kuroo-san bu saatte rahatsız ettiğim için kusura bakma.
y/n: Ben sadece yarın sabah saat kaçta çıkmam gerektiğini soracaktım.
Kuroo: istediğin saatte bana mesaj atabilirsin sorun değil
Kuroo: ayrıca soruna gelecek olursak ben ve kenma genelde 8.20 gibi buluşuyoruz
Kuroo: senin için de uygunsa sen de o zaman çıkarsın olur mu
y/n: olur Kuroo-san teşekkür ederim
Kuroo: ne demekk
Kuroo: iyi geceleeerrr
y/n: iyi gecelerr
GörüldüY/n böylesine saçma bir soru sorup onun vaktini çaldığı için kendine sövdü. Sonra gidip biraz kitap okumaya karar verdi.
Uzun bir süre kitap okuduktan sonra saatin neredeyse gece yarısı 1 olduğunu gördü. Ama devamını merak ediyordu bu yüzden 1 bölüm daha okumaya karar verdi. Ve 1 bölüm daha. 1 bölüm daha...
En sonunda gözleri ağırlaşmaya başlayınca son kez saate baktı ve gece yarısı 3'ü biraz geçtiğini gördü. Kitabı masasına bıraktı. Pijamalarını giydi ve yatağa girmeden önce telefondan saat 07.40'a alarm kurdu. Telefonu yanına koyduktan sonra ışığı kapattı ve kendini uykuya bıraktı.
-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.-.
527 kelime
yazar ben olduğum sürece her zaman acıların çocuğu olacağız 💪🏼😔
neredeyse her zaman
yani hep olmak zorunda değil
amaaan neyse
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kuroo Tetsurou x reader (yarı texting)
Fanfiction"Mesajlardaki sen ve buradaki sen 2 farklı kişi gibi" dedi Kuroo dalga geçermişçesine ona bakıp hafifçe sırıtarak. Böylece düşüncelerindeki ciddiliği gizleyip onu germemeye çalışıyordu. Y/n derin bir iç çekti "Açıkçası kim olduğumu ben bile bilmiyo...