3

216 19 5
                                    

Komutan Tae bir saat önce evine tahliye olmuştu. Hemşire Jennie ise Komutan Serkan ile çantasını hazırlıyordu. "Bizim Komutan serttir. Evinde rahat davranamazsa çıldırır. Sakın ha ters davranma" dedi sargı bezini koyarken. Jennie gülümseyip "Orasını anladım. Fazlasıyla sinirli bir yapısı var zaten. Belli oluyor Komutan." Serkan çantanın fermuarını kapatıp diğer çantayı eline aldı. "Ben alırdım Komutan hemen şurası zaten." Dedi Serkanı engellemeye çalışarak. Hiç itiraz etmeden çantaları eline tutuşturup "İyi peki" dedi. "Araba da bekliyorum hızlı ol" diyip odadan çıktı.

Çantaların birini sırtına takıp diğerini eline aldı. Odayı son bir kez kontrol edip çıktı. Hava soğuktu arabaya hızlıca binip arka koltuğa yerleşti.

Yol boyunca Komutan konuşmamıştı. Aklına Komutan Tae ile nasıl ilgileneceği geliyordu. Defalarca eve gittiğinde ne konuşacağını, nasıl davranacağını düşünüp durdu. Serkan bunu farkedip stresini yatıştırmak için "Hemşire Jennie?" Dedi bagaja girerken. "Efendim Komutan?" Dedi çekinerek. Arabayı durdurup arkasını döndü. "Stres olmana gerek yok. Biraz rahatla. İnsan yemiyor Tae" dedi. "Yok haşa ben sadece...biraz evet stresliyim." Dedi kapısını açarken. Çantalarını alıp kapıya doğru ilerledi. Komutana yakışacak bir ev. Dedi içinden. Kapıyı tıkladı. Ses yoktu. Bir kere daha tıkladı. "Kim o?" Diye derin bir ses geldi kapının arkasından. "Komutan Tae. Benim hemşire Jennie." Kapıdan birkaç kez inleme sesi geldi. Telaşlandı. "İyi misiniz?" Diyebildi. Kapının kısa bir süre sonra açılması ile içeri doğru baktı. Içeri girmeli miydi? Oldukça sıcaktı içerisi. Kafasını uzatıp içeriye baktı. "Komutan Tae? Orda mısınız?" Dedi sessizce. "Evet" dedi kapının arkasından. Kapıyı tamamen açıp girmesi için bekledi. Hiç beklemeden içeri girip Komutana baktı. "Ayakkabılarını çıkarabilirsin" dedi kapıyı kapatırken. Çantaları yere koyup çizmelerini çıkardı. Çizmelerini çıkarınca Komutanı görmek için kafasını kaldırdı. "Çizmelerin seni bu kadar uzun göstericeğini düşünmezdim" dedi hemşireye bakarken. Jennie buna sinirlenmişti. Belli etmemek için çantları alıp içeri doğru geçti. Komutan arkasından yürüyüp kısık sesle güldü.

İki saat sonra
Komutan'ın pasuman zamanı gelmişti. Hemşire Komutan'ın kolunda ki sargı bezini çıkarttı. Yara apaçık önünde duruyordu. Fazlasıyla derindi. Pamukla kenarlarını temizledi yaranın. İlaç sürüp gazlı bezi sarmaya başladı. Komutan hemşire olmasa evin ortasında bağırıcaktı. Çengelli iğneyi saplayıp Komutana baktı. "Bunu sabah akşam düzenli olarak yapıcam. Dayanabilirsiniz değil mi?" Dedi kolunu tutarken. Bu temas Komutana fazla gelmişti. Kızaran yanaklarına engel olamadı. Kafasını geriye atıp "Sanırım dayanabilirim." Dedi. Hemşire ilaçları çantaya koyup ilk yardım dolabına koydu. "Mutfağınıza girebilir miyim?" Dedi Komutana bakmadan. "Yemek mi yapıcaksın?" Hemşire kafasını salladı. Mutfağa girip tencere bulmaya çalıştı. Nerdeyse bütün dolap kapaklarını açmıştı. Komutan'ın yanına gidip "Komutan. Tencere var mı evinizde?" Dedi. Komutan dan ses çıkmamıştı. Hemşire sesini biraz daha yüksek çıkartıp tekrar sordu. Yine ses çıkmamıştı. Komutan'ın yanına gidip suratına baktı. "Komutan...Tae?" Uyuyordu sanırım. Rahatsız etmemek için gidiyordu ki elini tuttu. "Komutan? Uyanık mısınız?" Dedi elini çekmeye çalışarak. "Çok hastayım. Kolum acıyor." Dedi yarı sersem bir şekilde. "Daha yeni pasuman yaptım. Biraz daha dayanın lütfen. Yarım saate uyuşur acı kalmaz." Dedi elini sıkıca tutarak. Elinde ki sıcaklığı hissetmesiyle elini alnına koydu. "Komutan ateşlenmişsiniz." Dedi ve mutfağa koştu. Bir kaseye soğuk su doldurdu ve salona geçti. "Herhangi bir bez parçası var mı?" Dedi. "Mutfakta küçük çekmeceler var. Onun içinde." Dedi gözlerini kapatarak. Jennie koşarak bez aldı. Geri Komutan'ın yanina gitti. Soğuk suya bandırıp sıktı. Alnına koydu. Tae elini tekra tuttu. "Canım çok yanıyor." Dedi. Kapının çalınması ile koltuktan kalkıp kapıya doğru ilerledi. Kapıyı açtığında mini etekli, büstiyerli bir kadın beklemiyordu. Birbirlerine baktılar birkaç saniye. Kadın içeri girdi. "Hemşire misin?" Dedi yan bir bakış atıp. Kafasını evet anlamında salladı. Içeriden Tae'nin "Canım acıyor." Demesi ile kadın salona koştu. "Geldim bebeğim." Dedi. Jennie kapıyı kapatıp arkasından yürüdü. 'Bebeğim' lafına çok takılmıştı. Kapıdan ikisini izledi. Kadın alnında ki bezi alıp tekrar suya soktu. "Bu su soğumuş hemşiretekrar doldur." Dedi. Jennie kadına uzun süre baktı. Komutan aralarında ki gerginliği farketmisti fakat hasta hali ile hiç uğraşmazdı. "Onu da mı ben yapıcam?" Dedi kadın sert bir sesle. Parmaklarını şıklattı bir kaç kere. "Hadi hemşire işe yara biraz." Demesiyle Jennie suyu alıp mutfağa girdi. Soğuk suyu doldururken resmen sinirden kızarmıştı. Kimdi bu kadın? Hemde bu soğuk hava bu kadar mini giyinmesi. Komutan'ın kız arkadaşı mı acaba diye düşündü. Kız arkadaşı düşüncesi içini acıtmıştı. Komutan dan hoşlanıyor muydu? O da bilmiyordu. Umarım kız arkadaşı yoktur... dedi içinden. Umarım yoktur.

...........

Bölüm sonu 🐢

Umarım beğenmişsinizdir ♡

Vote vermeyi unutmayın ~

Komutanım / TaennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin