1.3

927 85 38
                                    


***

"Ran bu çok ağır sen alır mısın?" Almaya çalıştığım çantayı elimden kapıp bana kızgınlıkla baktı. Tatile çıkıyoruz. Sadece o ve ben. Baş başa Karayipler'de bir tatil yapacağız. Yani aslında insanın kocasıyla sokağında sütyensiz kadınların gezdiği bir yere gitmesi ne kadar doğru bilemem ama Karayipler güzeldi!

"Sana oturmanı söylemiştim tatlım. Kendini yorma demedim mi ben sana? Hizmetliler halledebilir bunu." Elini belime yaslayıp koltuğa oturttu beni. Reina maalesef ki bu gezimize gelmiyordu. Uzun yolculuğumuzun onun için tehlikeli olduğunu düşünmüştü Ran.

Yanıma oturup gömleğinin düğmelerini açtı. Nedenini bilmediğim bir şekilde gergindi. "Ran bir sorun mu var? Neden sürekli gerginsin?" Endişeyle sorduğumda saçını düzeltip gülümsedi. Ellerimi tutup üstüne öpücükler kondurdu. "Sorun yok aşkım."

Gülümsemesinin sadece beni rahatlatmak için olduğunu biliyorum fakat cevap veremiyorum. "Sorun ne bilmiyorum fakat iyi ol yeter aşkım. Sen mutluysan bende mutluyum." Ardından dudağının kenarına öpücük kondurup gülümsedim.

Kıkırdadığında elleri belimi buldu. Kucağına çektiğinde kollarımı boynun dolayıp burnumu burnuna sürttüm. "Tatile hazır mısın kocacığım?"

Pis sırıtışıyla dudaklarıma bakıyordu fakat görmemiş gibi yaptım. Elleri yumuşak kalçalarımı avuçladığında doğrulup anlını öptüm. "Hazırım karıcığım. Eve yeni bir ufaklıkla dönmek iyi olacak."

Yanaklarım kızarırken saçlarıyla oynadım. "Victoria Secret iç çamaşırlarımı alacağım." Heyecanla kulağına yaklaşıp nefesimi üfledim. "Hani şu siyah dantelli olan, yanında uzun siyah kurdele ve fiyonklu olan."

Altımda hissettiğim sertlikte gülümsedim. İstediğimi aldığıma göre rahatça gidebilirim. Ran'ın elleri belimi sıktığında kalkıp dudaklarından öptüm. "Kahve ister misin?" Tatlı bir sesle konuşup mutfağa ilerlemek için uzaklaştığımda kendimi tepetaklak buldum.

Kalçama bir şaplak atıldığında çığlık attım. "Ran!" Eteğimin altına elini soktuğunda ürperdim. "Şimdi üstünde görmek istiyorum onu." Kurtulmak için çabalamadım çünkü vajinam kabarmıştı ve bende istiyorum.

Kendimi yatak odasında yatakta bulduğumda Ran hızlıca çekmeceleri karıştırmaya başladığında gülüp ayağa kalktım. Başka bir çekmeceyi açıp hala paket içindeki iç çamaşırını alıp Ran'a nispeten yapar gibi elimi üstünde gezdirdim. Arkamda sıcak bir nefes hissettiğimde yutkunup bakışlarımı aynadaki suratına çevirdim. "Aşkım?"

Dudaklarını yalayıp boynumu öptü. "Giyin ve gel. Yola çıkmadan önce bir saatimiz var." Sesi çok boğuktu, kendine zar zor hakim olduğu belliydi.

Gülümseyip  giyinme odasından çıkışını izledim ardından takımı giyinip odanın kapısını açtım. O yatakta bekliyordu. Gözleri bana değdiğinde gülümseyip kucağına oturdum kumaşı ve kurdaleyi avcuna bırakıp boynuna sarıldım. "Bana ne istersen yapabilirsin aşkım, bu gece sana aitim."

Ran'ın gözleri arzuyla canlanırken kumaşla ellerimi arkamda bağladı önce. Kurdaleyi de boynuma bağlayıp yatağa bıraktı. Ardından ise bana uzun ve zor gelen o bir saat başladı...

***

Karayiplere doğru giden özel uçakta vajinamdaki dolulukla kıpırdandım. Haitani Ran bir bebekte o kadar kararlıydı ki deliğimi üç kere doldurduktan sonra tıkaç takmıştı. Şimdi ise elindeki kırmızı şarabı sürekli kıvranmamı izleyerek içiyor. "Ne oldu karıcığım?"

Yerimden kalkıp kucağına oturdum. Kollarımı boynuna dolayıp saçını parmağıma doladım. "Ran çıkaralım artık şunu."

Ran dudağımı öpüp güldü. "Hayır, henüz değil. İyice yerleştiğinden emin olmalıyız değil mi?" dedi keyifli bir tınıyla.

Göz devirip kendimi sertçe erkekliğine bastırıp sürttüm. "Ama seninki olmadığında deliğim çok rahatsız hissettiriyor." İç çekip başımı yana yatırdım. "Çok yazık oldu. Burda seninle özel dakikalar geçirebilirdik."

Ayağa kalkmaya yeltendiğimde bacağımı sıktı. Altımda kabaran erkekliğiyle belli etmeden gülümsedim. "Siktir, tamam sen nasıl istersen öyle olsun." Gözlerini bana dikip dudaklarıma uzandı.

Gülerek göğsünü okşadım. "Sen en iyisisin aşkım."



𝙻𝚒𝚝𝚝𝚕𝚎 𝙰𝚗𝚐𝚎𝚕|| 𝙷. 𝚁𝚊𝚗Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin