1.9

842 68 37
                                    


***

Kucağımdaki oğlumun sırtını sızlayıp geğirmesini sağladıktan sonra beşiğine yerleştirip uyuyan tatlı suratına baktım. O öyle güzel bir bebekti ki o zaman gördüğüm rüyadaki gibiydi suratı. Sadece daha küçük ve daha tombiş.

"Anne!" Reina'nın çığlığıyla hızlıca odadan çıkıp kapıyı kapattım. Bebek telsizi her daim yanımdaydı ve asla ayırmazdım. Salonda Ran Reina'yı ters bir şekilde kaldırmış, küçük kızımız babasının kollarına tutunmuş keyifle gülüyordu. "Anne! Baba kötü!"

Bir-iki aydır sürekli oynadıkları polis ve hırsızı oynuyorlardı. Ran her zaman hırsız, Reina polis oluyordu. Küçük prensesimizin polisliğe bir merakı vardı. Koltuktaki nerf'i alıp Ran'a doğrulttum. "Sizi tutukluyoruz beyfendi, hemen komiseri yere indirin! Bunu tekrar etmeyeğim!"

Ran, Reina'yı sallayıp çığlık çığlığa gülmesine sebep oldu. "Komiser elimdeyken beni tehdit edemezsiniz!" Reina ona tombul yanaklarıyla bakınca kızının yanaklarını dayanamayıp öptü.

Elimdeki nerf'i indirip yere koydum. Ran, Reina'yı indirdi aniden ve ben daha nerf'e uzanamadan Reina bana nerf'ini doğrulttu. Hınzır bir bakışla güldü. "Seni kandırdık! Bize istediklerimizi vermezsen eğer seni öldürürüz!"

Ran eğilip kulağına dudaklarını yasladı. "Öldürmeyelim, kaçıralım. Böylece anne bizim olur. Güzel kızları kaçırıyorduk!"

Reina hevesle babasına döndü. "Ve güzel oğlanları!"

Ran kaşlarını çatıp itiraz etmek için ağzını araladığında nerf'i alıp ikisine doğrulttum. "Eller havaya! Sizi kanun namına tutukluyorum!"

Reina panikleyip silahı düşürdüğünde, elimdeki silahın emniyetini açtım. Gözlerimi kısıp ikisine de munzur bir şekilde sırıttım. "Elimde son model bir su silahı var ve kullanmaktan çekinmem."

Reina babasının arkasına geçtiğinde Ran hızla bana su sıktı. Ondan kaçıp duvarın arkasına saklandım. Reina da nerf'ini aldığında bana sıkmaya başladı. Bir süre sonra durdular. Ran nereden olduğunu anlamadığım bir şekilde bağırdı. "Güzel polis hanım, eğer bize istediklerimizi verirseniz iki tarafında eli kirlenmez!"

Reina'nın sesi hemen devam etti. "Evet biz sadece dondurma istiyoruz!" Onun nerde olduğunu anlamıştım, mutfak masasının arkasında. Yandan saldırmazsam onu vurmam pek imkansızdı.

Ran'ın fısıltısını duydum. "Ve güzel polisin akşam bizimle uyumasını istiyoruz."

Reina tekrar bağırdı. "Ve güzel polis hanımı babama, bana da yakışıklı bir polis bey!"

"Polis bey yok!" Ran'ın itiraz sesi geldiğinde kahkaha atmamak için zor durdum. Reina okula başladığından beri sürekli erkeklerden bahsediyordu. Güzel kızımız babasının yolunu takip ediyordu. İki ayda üç çıkma teklifi almıştı, dört tane de kokulu silgi hediye almıştı.

"Asla! Beni canlı ele geçiremezsiniz!" Ayağa kalkıp Ran'ın tam anlından vurdum. Koşarak mutfak masasının yanından geçerken de Reina'yı vurdum. Kocacığım sağolsun, bana silah kullanmayı öğretmişti. "Kaybettiniz!"

Ran acıyla inleyip koltuğa tutunduğunda panik bedenimi ele geçirdi. Koşarak yanına gidip yüzünü avuçladım. "Ran?"

Ran aniden belimden yakalayıp koltuğa attı, kendini de üstüme bıraktığında ellerimi kollarımı da aynı anda tuttu. "Patronum yakaladım komiseri!"

𝙻𝚒𝚝𝚝𝚕𝚎 𝙰𝚗𝚐𝚎𝚕|| 𝙷. 𝚁𝚊𝚗Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin