Error•Taekook•

2

Jeon jungkook

Jimin elindeki bandı kaşımın üzerine yapıştırırken aynı anda konuşmaya başladı. "İki dakka yaa iki dakika ayrıldım yanından" elindeki pamuğu yüzüme bastırırken çığlık atmamak için zor tutuyordum kendimi.

Beni dövüp neredeyse hamur kıvamına getiren adamların öldüğüne hiç üzülmemiştim ama şu an jiminin benim için endişelenmesine gerçekten üzülmüştüm.

Her an yanımda olan bu inatçı çocuk sürekli başımı belaya soktuğum için bana kızar  annem ile babamın yerini alırdı.

"Cidden şu an ne yapacaksın jungkook" doğru söylüyordu şimdi ne yapacaktım.

Taehyung düşünmem için bana 24 saat vermişti, daha doğrusu ölüm ile yasam arasında bir seçim yapmam için 24 saat vermiş olmalıydı.

Seçimim belliydi, tabiki ölmeyi istemezdim hemde işime asla yaramayan babam ve onun borç aldığı 50 milyon won için.

"Jimin-ahh" jimin acil durum çantasını toplarken elindeki işi bıraktı ve bana baktı.

9 yıllık arkadaşlığımız boyunca ona jimin-ahh dedikten sonra pek de iç açıcı şeyler söylemeyeceğimi o da çok iyi biliyordu

"Hayır" vereceği cevaba karşılık çoktan savunmam hazırdı. "Ölmemi mi istiyorsun jimin başka çarem yok"

Haklı olduğumu o da biliyordu ama kendimi para için satmamı o da istemiyordu.

"Seni çok iyi anlıyorum jungkook ama bu çözüm değil ya sana şu anki halinden daha kötü bir hale sokarsa" bana birşeyler sokacağını biliyordum ama iyi mi kötü mü seçemiyordum.

"Jimin şu anki halim sence çok mu iyi" elim ile etrafımı gösterdim. 1+1'lik bir evde hayatım ne kadar iyi olabilirdi ki, belki o 50 milyon won benim olmuş olsaydı en azından hayatımın bir bölümünde iyi bir yaşam sürmüş olurdum.

" Ne yapacaksın peki, gidip o mükemmel dediğin adamın sürtüğü mü olacaksın"

Beni anlamıyordu " ölmekten iyidir sonuç olarak "  Jimin elindeki acil durum çantasını yatağımın yanındaki çekmeceye koydu ve tüm vücudunu bana dönerek konuşmaya başladı.

"Senin kararın ama umarım ki seni ölmekten daha beter bir hale getirmez"  açıkçası gözünü bile kırpmadan 3 tane adamı öldüren bir insan bana yatak da neler neler yapmazdı ki.

Baya da tassaklı birine benziyordu, kim bilir nasıl fantazileri vardır şimdi.

Jimin yatağımın üzerine oturup tam karşıma doğru kaydı. " bir şey merak ediyorum" bende çok şey merak ediyordum. "Neyi"

"Şimdi sen bakiresin, o adam zengin ve birçok kişi ile birlikte olmuştur ama sen tecrübesiz bir insansın
Ya seni beğenmeyip kapı dışarı ederse"

Haklıydı ama benimde aklımda belli bir düşünce  vardı elbet. Dünyadaki milyonlarca kişi içinden beni seçmesinin bir nedeni olmalıydı bu yüzden beni terkedeceğini düşünmüyordum.

Ama önemli olan neden beni seçmişti. Yakışıklıydı, zengindi ve büyük ihtimal ile de mafyaydı peki neden benim gibi sıradan bir insanı seçmişti.  Bunu öğrenmenin tek yolu da ona sormaktı yani sabah kadar beklemek zorundaydım.

"Jimin kafam çok fazla karışık, bildiğim tek şey doğru olanın bu olduğu" her ne kadar doğru ise.

"Sana güveniyorum jungkook. Elimden başka bir şey gelmiyor sana o parayı verecek gücüm yok ama senin destekleyecek gücüm var. Oraya gittiğinde eğer istemediğin her hangi bir şey olursa siktir et her şeyi gel buraya olmadı kaçarız"