26 *final

742 32 31
                                    

Evet finale geldik.. Uzun zamandır (uzun zaman dediğim de 3-4 gün) bölüm atmıyordum çünkü sürekli bir yerlere gidiyorduk ve ben de zaman bulamıyordum. Bölümü hiç düşünmeden yazıyorum çünkü fikirlerim tükendi. Normalde jilix fici yazacaktım ama onun için açıkcası ilham gelmedi ve vazgeçtim. Shipim olduğu için hyunlix fici yazıcam. Umarım onlar da okunur<3 Neyse yazmaya geçiyorum.

2 yıl sonra

Evet, bugün Han'la tanışmamızın 2. yıl dönümünü kutlayacağız. Sabah kalktım ve kucağımda yatan Han'ı yavaşca yatağa yatırdı. Anlına küçük bir öpücük kondurdum ve yataktan kalkıp banyoya doğru yöneldim. Yüzümü yıkadım ve hızla Felix ve Hyunjin'in odasına girdim. Hızlı bir şekilde Hyunjin'in kafasına yapıştırdım. Yerinden sıçradı ve onun sıçramasıyla Felix de kucağından düştü. "Ya senin ananı sikeyim.." diye mırıldandı ve gözlerini ovuşturdu. Hafifçe gülümsedim ve "Bugün Han'la tanışmamızın 2. yıl dönümü. Hadi hazırlık yapalım." dedim. Felix sıçradı ve "Bugün müydü!" diye bağırdı. Ağzını elimle kapattım ve kısık sesle "Günaydın.." diye mırıldandım. Ondan uzaklaştım ve "Hadi hazırlanın da avm'ye gidip hazırlık için bir şeyler alalım." dedim. İkisi de kafasını salladığında odalarından çıktım ve üstümü giymek için odamıza gittim. Han hala uyuyordu. Sessizce dolaptan bir iki parça üst çıkardım ve yavaşça giyindim. Pijamalarımı katlayıp yerine koydum. Salona gittim ve bizimkileri beklemeye başladım. Hyunjin koşturarak yanıma geldi. Yüzü korkmuş gibiydi. "Ne oldu yine?" diye sordum. "Felix'in omzunu ısırdım, bana öldürecek gibi bakış atıyor." deyince yüzüme yavaşça elimi götürdüm. "Siz beyinsizsiniz, hadi hızlıca çıkalım Han uyanmadan" dedim. Sonra Felix geldi. Ayakkabılarımı giydim ve beraber evden çıktık.

Avm'ye geldiğimizde yavaşça ortama göz gezdirmeye başladım. Felix sırıtmış bir şekilde kolumu dürttüğünde onun yüzüne baktım. "Git ona yüzük al." dedi. Hyunjin güldü ve Felix'in kolunu patpatladı. "Aslında mantıklı." dediğimde ağzı açık bir şekilde bana baktı. "Lan ben şakasına demiştim, çocuğa evlenme teklifi mi etcen?" dedi. "Evlenme teklifi etmicem ama yüzük alabilirim." dedim. Felix yüzünü buruşturdu ve "Hyunjin 3 yıldır sevgilimsin daha sen bana böyle bir şey yapmadın." dedi. Hyunjin bıkmış bir tipte bakıp "Yine zararlı çıktım.." diye mırıldandı. Sonra derin nefes alıp "Sen nasıl istersen beycim yeter ki iste." dedi sesini inceltip. Güldüm ve "Hadi hadi sonra aşkınızı yaşayın ilk önce Han." dedim. Bir kuyumcuya doğru yöneldiğimde Felix "Lan ciddi ciddi kuyumcudan mı alcan?" dedi. "Nerden almamı bekliyorsun?" deyip kolllarımı birleştirdim. "Ne biliyim.." diye mırıldanıp Hyunjin'e döndü. Kuyumcuya girdiğimde ordaki görevli kadın yanıma gelip "Neye bakmıştınız?" diye sordu. "Erkek yüzüklerine bakacaktım da." dediğimde nazik bir şekilde "Tabiki, beni takip edin." dedi. Yüzüklerin yanına götürdüğünde "Kendiniz için mi bakmıştınız? Yoksa başkası için mi? Ona göre bir yüzük vereyim." dedi. "Erkek arkadaşım için." dediğimde yüzü hala aynı şekildeydi. Belli ki garipsememişti. "Nasıl bir el yapısına sahip?" deyip yüzükleri bana gösterdi. "Benim elimin biraz küçüğü ama daha ince." dediğimde bana bir yüzük gösterdi. Bu Han'a tam uyardı ve gayet de zarifti. "Buna ne dersiniz?" dediğinde gülümsedim ve "Uygundur." dedim. Sonra kasaya gidip ödemeyi yaptım. Felix ve Hyunjin orda takılara bakıyordu. Belli ki Felix kendine bazı şeyler seçmişti çünkü eli doluydu. "Hyunjin sen battın kardeşim." deyip omzunu patpatladım. "Hem de iyi battım.." diye mırıldandı. Felix mutlu bir şekilde "Tamam bu kadar yeter." dedi. Hyunjin "Bence de yeter." dedi ve kasaya yöneldi. Ben de onları dışarda beklemek için mağazadan çıktım. Onlar geldiğinde Hyunjin'in ağzı açık şekildeydi. "Ne kadar tuttu acaba?" diye sorduğumda yutkundu ve "600.000 won...**" diye mırıldandı. Benim de ağzım açıldı ve Felix'e baktım. "Lan çocuğu sömürmüşsün. 600.000 won ne?" dedim. "Yılların intikamı." deyip hihi tarzı bir ses çıkardı. Hyunjin'i teselli etmek için "Sevgilinden önemli değil boşver." dedim. Yutkundu ve avel avel yüzüme bakmaya devam etti. "Hadi eve gidip hazırlık yapalım. Pastaneye uğrayalım ilk önce." dedim. Hyunjin "Valla bende para kalmadı Minho sana kitliyoruz alınacakları." dedi. Gülüp "Tamam tamam ben hallederim onları." dedim.

Eve geldiğimizde gereken her şeyi almıştık. Felix Han'ı oyalamak için dışarı çıkarmıştı biz de Hyunjin ile hazırlık yapıyorduk. Süsleri yerleştirdik, aldıklarımızı da masaya dizdik. Bir tek aldığım yüzüğü cebimde tutuyordum kutusu ile. Her şey tamamlanınca Felix'i arayıp Han'ı eve getirmesini söyledim. Han geldiğinde Hyunjin onu kucağına alıp benim önüme getirecekti. Ben de ona yüzüğü verecektim. Kapı çaldığında herkes iş başına geçti. Hyunjin kapının oraya doğru koşarken ben de diz çöküp Han'ı beklemeye başladım. Hyunjin Han'ı getirdiğinde hiç bir şey demeden öyle duruyordu Han. Hyunjin Han'ı önüme koyup ellerini gözünden çekti. Han beni öyle görünce şoka girmiş gibi yüzüme baktı. Sonra yüzünde büyükçe bir gülme belli oldu ve üstüme atladı. Ona sarılıp "2. tanışma yıl dönümüz kutlu olsun." dedim. "Çok teşekkürler." deyip bana daha sıkı sarıldı. Sonra yüzüme bakıp "Seni seviyorum." dedi. Yüzümdeki gülümseme daha da büyüdü ve "Ben de seni seviyorum." deyip dudaklarımı onun dudaklarına esir aldım. Uzun bir süre birbirimizi sanki ilk defa öpüyormuşuz gibi öptük. Sonra birbirimizden ayrılıp yine birbirimize sarıldık.

EVEEEET BİR FİCİN DAHA SONUU. Mükemmel bir konu buldum ve bu konuyla hyunlix fici yazıcam. Aklımda bir konu daha var onu ne ship yapacağımı bulamadım. ChangIN yazardım ama okunmuyor. Büyük ihtimalle onu da hyunlix yaparım. Neyse diğerki ficte görüşmek üzere<3

**=7.886,45 Türk Lirası

801 kelime ^^

always forever, minsung. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin