27

1.5K 155 292
                                    

Merhaba merhaba evet sonunda yb attım..
Alkış şak şak şak
Sizi çok özledim :(
Sizi tutmuyım başlayın
evet sınırınız 300 yorum. Bölüm kısa diye 300 yaptım.

Güney koreye döneli tamı tamına üç gün olmuştu. Bu üç gün içinde hyunjin ile aramızda iş harici bir konuşma olmamıştı,ne zaman konuyu açmaya çalışsam hep engel olmuştu.

Bir gün hasta olduğum için işe gelmemiştim onun haricinde bu iki gündür şirketteydim. Çok fazla iş birikmişti ve bitmesi zor duruyordu. Üzerine eklenen defile ise ayrı bir durumdu. Pariste biz gidemeyince bizim yerimize Felix gitmişti. Oradaki her mekanın resmini çekiyor ve aldığı notları bana atıyordu. Ben ise kendi araştırdığım bilgilerle birleştirip hyunjine gösteriyordum. Çoğunlukla hüsranla sonuçlansa da içerisinden birkaç tane beğenebiliyordu.

Bunun haricinde şirkette çok fazla hareketlilik vardı. Tasarımcılar modellerin beden ölçülerini almaya başlamışlardı. Boylarına ve kilolarına göre elbiseleri dikmeye başlamışlardı bir yandan da.

"Delireceğim!" Kapımın bir anda çalınmadan açılmasıyla şaşkınlıkla karşımdaki mor saçlı arkadaşıma çevirdim.
"Hey ne oldu da bu kadar sinirlendin?"
"Bu adam delirmiş jeongin! Verdiği erkek bedeni ölçülerine bakar mısın? Onu geçtim elbise bu ya! Hangi erkek elbise giyer!" Kaşlarım hafifçe çatılırken sinirle konuşan arkadaşıma baktım. O da bana bakmış ve aydınlanma gelmiş gibi gözleri irileşmişti.
"SEN!JEONGİN SEN!"
"Hiçbirşey anlamadım şuan jimin. Düzgünce herşeyi anlatır mısın?" Jimin başıyla onaylamış ve yanıma gelip elbisenin çizimini göstermişti. Bu hyunjinin odasında gördüğüm çizimdi.

"Bak şimdi bunu hyunjin çizdi ve bunu bir omega erkeğin giymesini istedi. Hatta beden ölçüsü verdi,o ölçülerin içerisinde elbise göze batmaz aksine zarif dururmuş. Sabahtan beri bunu giyecek omega erkek arıyorum. Fakat şirkette omega erkek model yok. O yüzden yeni modelimiz sensin jeongin hem beden ölçülerin de olur gibi ya." Jimin herşeyi anlattıktan sonra elimden tutup beni kaldırmış ve bedenimi süzmüştü.
"E tamam işte göz kararıyla bile belli oluyor ölçülerin tutacağı. Tamam jeongin defileye çıkıyorsun hayırlı olsun." Dudaklarım aralanırken kendime sonunda cevap hakkı bulmuştum.
"Jimin delirdin mi sen? Hyunjin çok kızar! Ayrıca bu elbisenin nasıl modelliğini yapabilirim? Bir deneyimim bile yok." Jiminse göz devirmiş ve uzun saçlarını geriye atmıştı.
"Jeongin sen hep feminen giyinmiyor musun? Ödül töreninde topuklu ayakkabı da giymişsin. Gayet de güzel yürüyorsun daha ne olacak? Ben kararımı verdim hadi gidiyoruz. " elimi tutup beni çekmesiyle sendelemiştim. Jimin ben işe başladığımdan beri vardı ve çok cana yakın bir kızdı. İşlerden ve katlardan dolayı konuşma fırsatımız olmamıştı fakat şu defile işleri yüzünden bayağı bir içli dışlı olmuştuk. Merakla konuştum.
"Ya nereye götürüyorsun beni tanrı aşkına jimin!"
"Hyunjin'in yanına!" tez gelen cevap ile gözlerim irileşirken jimin beni çoktan hyunjinin yanına götürmüştü.

Elindeki iğne ile hyunjin bize garip bakışlar atarken içten içe hak verdim. Bir anda pat diye karşısında jimin ile el ele duruyordum. Jimin ellerimizi kaldırırken konuştu.
"Yeni modelimiz jeongin,hyunjin. Beden ölçüleri olur gibi hem feminen de giyiniyor bu işe uygun. Hiç başka kişi arayamam bunu da söyleyeyim baştan." Dudaklarım şaşkınlıkla aralanırken resmi konuşmamasına takılmıştım.
"Jimin iş yerindeyiz bilmem farkındaysan." Hyunjinin de aynı resmiyetten uzak cevabıyla iyice şaşırmıştım. Neler dönüyordu şuan burada?
"Hiç kusura bakma hyunjin,kuzenimle resmi konuşamam ayrıca konumuz bu olmamalı,konumuz jeongin ve fiziği olmalı." Dudaklarım kapanmak yerine iyice açılırken neye daha çok şaşıracağımı düşünüyordum. Hyunjin ve jimin kuzendi. Jimin fiziğimin konu olması gerektiğini söylemişti. Cidden neye şaşıracağımı bilmiyordum.
Hyunjin bana bakmış ve elindeki iğneyi karşısındaki mankenin elbisesine batırmıştı. Kız merakla bize bakarken buranın kalabalık olduğunu daha yeni fark etmiştim.

İddia • HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin