Çağrı
Karnımda uçuşan kelebeklerin haddi hesabı yoktu.
Gönülçelenim benim.
Karşılık veriyordu. Bana karşılık vermesini beklemiyordum. İttirmesini, bağırmasını, küfür etmesini, tokat atmasını falan bekliyordum. Bu kız beni şaşırtıyordu. Ellerimi beline koydum. Kendime yaklaştırdım. Onu öpmek için kafamı hafifçe eğmiştim. Teni soğuktu. Elini ilk tuttuğumda hissetmiştim. Hem bu kadar canlı hem bir o kadar da cansızdı. Yaralıydı ve ben o yaraları iyileştirmek istiyordum. Onu gökyüzündeki yıldızların sayısı kadar çok seviyorum. Bir sınırı yok. Sonsuza dek. Benden daha sertti. Dudağımı çekiştirdi sertçe. Anın büyüsüne kendimi kaptırmıştım. Tek düşünebildiğim oydu. Beni öpmesiydi. Bunu tekrar tekrar yapmak istiyordum. Nefes alma ihtiyacı ile birbirimizden ayrıldık.
" Seni seviyorum. " dedim. Rahatlamıştım. İçimde tuta tuta delirmektense söyleyip kurtulmak daha iyiydi. Gözlerime baktı. Hiç bu kadar anlamlı bakmamıştı birisi gözlerime. İsmim bile onu tanımadan önce hiç bu kadar anlamlı gelmemişti. İsmimi her söylediğinde babam ve anneme ismimi Çağrı koydukları için teşekkür ediyordum içimden.
" Yapamam. Üzgünüm. " dedi ve gitti. Şaka mı bu? Benimle oynamış mıydı yani? Beni öptükten sonra kaçıp gitmişti. Ben boşu boşuna gönülçelen dememiştim ona. Kalp hırsızıydı. Kalbimi çalmıştı ve geri vermiyordu. Şimdi de kaçıp gitmişti. Peşinden gitmedim. Beni sevmiyorsa onu zorlayamam değil mi? Biraz bekledim. Sonra çatıdan indim. Sınıfa geçip sırama oturdum.
*
Zeyno
Annem ile bir türlü konuşamıyorduk. Şimdi de kapı çalmıştı. Alacaklı gibi çalıyordu. Kesinlikle Arap'tı. Huyudur illa ayı gibi çalacak o zili.
" Patladın mı be oğlum geldik işte. " dedim ve kapıyı açtım. Hayaller Arap hayatlar Çağrı. Bu çocuk ne arıyor burada? Beni öptüğünden beri neredeyse hiç muhattap olmamıştık. Onunla konuşmak istemiyordum. Konuşursam ona kapılırdım. Bu da bana acı verirdi. Beni bırakırsa toparlanamazdım. Bunun için sadece katil konusunda birkaç defa konuştuk.
" Çağrı? "
" Hadi hazırlan. İtitraz kabul etmiyorum. Seni Ege'nin evine götürüyorum. Mavi için havuz partisi yapıyoruz ve eğer gelmezsen Duru'nun gazabını çok kötü tadarsın. Böyle masum masum oturduğuna bakma tam bir manyak. " dedi arkada boyadığım duvarda oturan Arap ve Duru'ya bakarak. Onlara ilerledim.
" Bu kız neden sürekli dibinde. Okulda, evde, mahalle de... Sebebi ne bunun? "
" Sana ne Zeyno? " dedi Arap sahte bir kızgınlıkla. Sonra beni hafifçe kolumdan çekip duvara götürdü.
" Sen bu bebeden hoşlanıyon mu la? " diye fısıldadı.
" Belki hoşlanıyom. " dedim onun gibi. Çağrı'ya baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heartbreaks And Spaces · ZeyÇağ
Fanfiction" Siz, ikinizde aptalsınız! Birbirinizden hoşlandığınızı anlayamayacak kadar hemde! " Zeyno Sarı x Çağrı Koçak