FREAK -Yoonmin-

19

İyi okumalarrrr

...

                              Jimin x yoongi

Yoongi:
Kuzenim ile ne tür bir ilişkin var??

Jimin:
Arkadaşlık.

Yoongi:
Arkadaşlar ne zaman öpüşme aşamasına geçeceklerini sormaz

Jimin:
Tamam tamam itiraf ediyorum
Ben yoongiyi seviyorum

Yoongi:
Peki yoonie??

Jimin:
Bilmiyorum...

Yoongi:
Çekeceğini çekti zaten çocuk gerek babasından gerek sizden eğer bir bokluk var ise sikerim belanızı

Jimin:
Yalan söylemiyorum

Yoongi:
Her neyse
*Görüldü 12:43*

Yoongi:
Jimin??
*İletildi 19:08*

Jimin:
Yoongi sen misin??

Yoongi:
Evet benim

Jimin:
Kuzenin ile konuştum görmüşsündür

Yoongi:
Evet gördüm
Onun adına kusura bakma çok korumacıdır

Jimin:
Sorun değil haklı sonuçta

Yoongi:
Konuşacak konu kalmadı|

Jimin:
Teklifimi Düşündün mü??

Yoongi:
Konu derken kesinlikle bundan  bahsetmiyorum|

Jimin:
Ne yazıp siliyorsun??

Yoongi:
Hiç

Jimin:
Peki düşündün mü ??

Yoongi:
Ne diyeceğim|

Jimin:
Yoongi?

Yoongi:
Henüz tam anlamıyla düşünmüş değilim
Seviyor gibiyim ama inanmak istemiyorm/

Jimin:
Bak eminim ki bana inanmak ve güvenmek istemiyosun. Seni anlıyorum
Yerinde ben olsam ben de bana güvenmezdim
Çünkü ben aptal ve mal bir insanım
Kesinlikle sadece kendimi düşünüyorum
Seni düşünmedim
Sana aşık olacagimi tahmin etmedim
Güzelliğini fark etmedim
Bunu söyledim diye yanlış anlama
Sırf güzel olduğun için de değil yemin ederim
Her şeyinle harikasın
Muhteşemsin
Sadece ben yeni fark ediyorum
Bunun için öyle kızıyorum ki kendime
Gözüm kör olmuş resmen
Nasıl görmemişim seni
Nasıl anlamamisim
Nasıl diğerleri gibi olmuşum
Nasıl yapmisim bunu
Aklım almiyor

Yoongi:
İnsanlar bazı şeyleri geç anlayabiliyor

Jimin:
Haklısın sanırım
Ama bence bizim için hâlâ geç değil
Dimi
Bir sansimiz olabilir

Yoongi:
Bilmiyorum

Jimin:
Hadi be gülüm
Seviyorum seni
Yemin ederim
Annem üzerine

Yoongi:
Böyle büyük bir yemine gerek yok
Üzgünüm beni anla

Jimin:
Anlıyorum güzelim
Anlıyorum

Yoongi:
Tesekkur wderim

Jimin:
Ne demek
Pekii
Hâlâ düşünme aşamasında misin?

Yoongi:
Bence bu konuyu yüz yüze konuşmalıyız Jimin

Jimin:
Haklısın
Hemen eve geliyorum
Çabucak konusup halledelim

Yoongi:
Bekliyorum

***

Kapının gıcırtı sesi ile kafamı eğdiyim yerden kaldırdım ve hemen karşımda elindeki içki şişeleri ile bana bakan jimine odaklandım. Eve gelirken içki alacağını benim de içip içmeyeceğimi sormuştu arayarak. Ben de içebileceğimi söylemiş ve kabul etmiştim.

Gözleri beni bulurken aniden yüzünde büyük bir gülümseme olmuş ve hızlı adımlarla yanıma gelmişti. İşte şimdi dişlerini göstererek büyük bir şekilde gülüyor ve her bir karışımı izliyordu.

"Ben şunları masaya bırakayım"

Hemen yanımızda duran küçük masaya bırakmıştı elindekileri. Ardından da mutfağa girerek iki bardak almış ve yanıma gelmişti.

"Otursana."

Söylediği ile dediğini yaparak oturmuş ve bardaklara içkileri doldurmasını beklemiştim. Bu gece güzel bir konuşma yapmalı ve aramızdaki tüm buzları eritmeliydik. Aslında aradan geçen bu birkaç günde ondan gerçekten de hoslandigimi anlamıştım.

Her ne kadar yaptığı şeyler affedilir gibi olmasa da ondan hoşlanıyordum işte.

Eline aldığı bardaklardan birini bana diğerini ise kendisine almıştı. Elime tutuşturduğu bardağa bir süre takılı kalsam da konuşmaya başlayınca onu pür dikkat dinlemeye başlamıştım.

"Sana söylemek istediğim çok şey var aslında Yoongi. Ancak şu an nasıl başlamam gerektiğini bilmiyorum. Neyse sanırım saçmaladım. Hemen konuya girmek istiyorum."

İzin ister gibi bana bakınca kafamı aşağı yukarı sallayarak onu onaylamis ve konuşmasına izin vermiştim. O da uzun bir aranın ardından derin bir nefes alıp yutkunarak gülümsemiş ve içinden geçen her şeyi bana anlatmaya başlamıştı.

"İlk defa partide sana o gözle bakmaya başladığım doğru evet. Ama yine de yemin ederim ki sırf güzelliğin için değil sana olan duygularım. Dışarıya öyle yansıdığının öyle bir farkındayım ki... her neyse. Aramızda çok şey olmasa da bir şeyler geçti sonuçta. Ve bu arada anlamadığım bir anda sana aşık oldum. Bana inanmak istememeni öyle çok anlıyorum ki..."

Aniden sözünü kesti ve gözümde olan gözlerini ayırdı benden. Elindeki bardaktan bir yudum aldı cesaret istercesine. Ardından gözlerime bakmadan devam etti konuşmasına.

"Beni affetmek istemesen ve bir an önce buradan taşınmak istesen en ufak bir şey bile söyleyemem. Sonuçta önceden sana yapmadığım kalmadı ve şimdi seni seviyorum diyorum. Bana inanmıyorsun. Bunda haklısın. Ben olsam ben de inanmazdım ki zaten... Ama bir denesen... inanmayı denesen cidden asla pişman etmem seni. Öyle sevdim ki seni. Öyle girdin ki gönlüme anlamadım."

Bitirdiği cümlelerin ardından tekrar elindeki bardaktan bir yudum almıştı. Benim de bu şeyler söylememi bekliyor olacaktı ki gözlerini tekrar gözlerime dikti. Ben de elimdeki bardaktan bir yudum aldım ve ardından masaya bıraktım. Kaçamak bir şekilde bana bakan Jimin en sonunda ciddi bir cevap vereceğimi anlamış olacak ki kendini olduğu yerde daha da dikleştirmiş ve o da benim gibi elindekileri bırakmıştı.

"Deneyelim o zaman." Ne dediğimi anlamazca bana bakarken en sonunda göz devirerek ona söylediğim şeyi tam olarak açma gereği duymstum.

"Sevgili olmayı deneyelim diyorum Jimin. Eğer olursa olur. Olmazsa da olmaz. Ayrıca ben de senden hoşlanıyorum."

"Ha?"

Söylediğim şey ile resmen şaşkına dönerken ne yapacağını bilemez bir şekilde ağzı beş karış açık bana bakmaya başlamıştı. Hayatında ilk defa kabul edilen ergenler gibi bana bakmaya devam ederken onun bu görüntüsüne gülmüş ardından da bir şey demeden oturduğum yerden kalkarak kendi odama doğru adımlamıştım.

...

Nabersiniz?