Taylor swift- Gorgeous
.
.
.Toprak kokusunun her yeri sarması ve tenime değen soğuk ıslaklık ile ürperip pencereyi kapattım. Oda kapısının tıklanması ile yüzüme takındığım donuk bir ifadeyle kapıya yöneldim. Art arda kapının çalması başımı yerinden sökecekmişçesine ağrıtıyordu.
" Ayris iyi misin, orada mısın?" Diye sordu kapının arkasındaki gür bir erkek sesi. Ses tonunun tanıdıklığı sayesinde aldığım rahatsız nefesi rahatca geri verdim. Kapıya yavaş adımlar ile yanaşıp anahtarı çevirdim. Kaldığım yerdeki lanet 'katı' kurallar yüzünden hızlıca kapıyı açıp telaşla konuşmaya başladım.
"Ne işin var burada? Yakalanmak mı istiyorsun?"
Hızlı bir şekilde koridoru inceleyip kapıyı kapattı. Ben onun hızlı ve ne yapacağını bilmez hareketlerini incelerken telaşlanmamaya özen gösterdim.
"Otur şuraya ve sakince beni dinle" dedi. Burada yasak olmasına rağmen ne zamandır yanında bulundurduğunu bilmediğim telefonunu çıkarttı. Yavaşça yanına oturdum ve onu dinlemeye başladım.
Telaşlı bir şekilde telefonu açmaya başladı, gözlerim hem ona hem de onun telefonunda adeta depar atıyordu. En sonunda açtığı mesaj kutusuna kaydı gözlerim.
Ekranda kocaman "AYRİS ÖZ VE PARS ÇAKIR'A " yazıyordu.
Konum göndermişti numara sahibi. Ne dolaplar dönüyordu en ufak bir fikrim bile yoktu. Kimin gönderdiğine bakmak için gözlerimi yukarı kaldırdığımda ummadığım fakat tahmin edilebilir bir yanıtla karşılaştı gözlerim " gizli numara?" Dedi dudaklarım sadece benim duyabileceğim bir tonda.
Pars'ın meraklı gözlerini üzerimde hissettim ardından kaşlarımı çatarak. "Ne bu? Yine o ucuz şakalarından biri mi?" Diye sordum.
"Sence şaka yapar gibi bir halim mi var Ayris. Konuma tıklamalı mıyım?" dediğinde hayretle ona baktım. Onu bu kadar ciddi gördüğüm nadir anlardan birindeydik.
"Nedenini arayıp sordun mu ki? Nerden biliyorlar ismimizi?" Konuştum safça çünkü kafam karışmıştı ne tepki vereceğimi bilmiyordum. Yavaşça kafama vurdu ardından da konuştu;
"Numara tek kullanımlık çıktı. Sence bunu düşünmez olur muyum? Buraya gelene kadar üç kere numara sahibini aramayı denedim." dedi
"Ne yapıcağız?" Diye sorduğumda yüzüme bakıp 'bilmiyorum' der gibi dudağını büktü.
"Hadi hazırlan gidiyoruz, kimmiş bu öğrenelim" dedim
"Ayris saçmalama istersen gecenin 1'inde bilinmeyen numaradan gelmiş konuma gitmem ben" dedi tane tane konuşurken sesini sonlara doğru kalınlaştırarak.
"Sen bilirsin o zaman ben tek giderim. adımı , adımızı bilen kim öğrenmem lazım" dedim ona oranla sesim daha ince çıkmıştı.
"Bu saatte seni hiç bir yere tek başına göndermem Ayris." Dedi ciddileşerek.
"Harika sende geliyorsun o zaman." Dedim ve elindeki telefonu alıp bir şey demesine fırsat vermeden yurt odasından çıktım.
Yurdun bahçesine indiğimde yüzüme gecenin soğukluğu çarptı. Kapüşonlunun kollarını ellerime doğru çekiştirdim. Birkaç dakika sonrada Pars elinde benim montumla aşağıya indi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEDAS
Teen Fictionİki tür insan vardı; Acıdan korkan, acıdan zevk alan. Ama biz hiç biriydik. Biz var olana benzemiyorduk adeta. Biz acı ile büyüyüp büyütenlerdik. "Neden bunu yapıyorum bilmiyorum ama bana beni hatırlatıyor." Bilmişce çattığı kaşları ile garip bir yü...