Magnus uyandığı zaman Sadie'ye bakıp derin bir nefes aldı ve onun saçını öptü. "Seni hiçbir zaman bırakmayacağım." diye fısıldadı.
Sadie yavaş yavaş uyandı ve Magnus'a bakıp gülümsedi. Uzanıp Magnus'un yanağını öptü. "Burada beraber yatmak çok güzel ve ben çok alıştım."
"Bunda kötü olan ne var?" diye sordu Magnus meraklı bir şekilde.
"Kendi boyutumuza geri döndüğümüz zaman ne olacak?" diye sordu Sadie üzgün bir şekilde.
"O zaman istersen 18 yaşına girene kadar burada kalalım."
"Ne alaka?"
"Gittiğimiz zaman direkt olarak evleniriz."
"Şu anda ciddi değilsin değil mi?" diye sordu Sadie şaşkın bir şekilde.
"Neden olmasın?"
"Öyle bir şey olmaz."
"Neden?"
"Çünkü daha üniversite var."
"Lütfen bana şu anda şaka yaptığını söyle." dedi Magnus ve o sırada kapı tıklatıldı. "Gir."
İçeri Alexander girdi ve "Kahvaltı hazır." dedi.
"Tamam geliyoruz." dedi Sadie ve yataktan kalktı.
...
"Düğün hazırlıkları nasıl gidiyor?" diye sordu Hunter.
"Hâlâ devam ediyor baba." dedi Alexander.
"Sizin adınıza o kadar çok seviniyorum ki..." dedi Angel.
"Ben de öyle." dedi Violet.
...
"İstersen düğün hazırlıkları konusunda size yardımcı olabilirim." dedi Sadie.
"Gerek yok zaten benim ve senin zevkin aynı." dedi Melody imalı bir şekilde.
"Bak bu konuda çok haklısın."
"Bu arada Magnus ile nasıl gidiyor?"
"Çok iyi gidiyor. Ne de olsa kolay kolay hiç kimse birbirine hayatının yarısı boyunca aşık olup beraber olmuyor."
"İşte sen bu yüzden çok şanslısın. Aslında ikimizde çok şanslıyız."
"Evet kesinlikle."
"Yani ben her ne kadar planlı programlı bir şekilde aşık olsam da..."
"Öyle deme. Ne de olsa sizin hayatınız... Sizin birbirinizi sevmeniz sizin seçiminiz." dedi Sadie ve ona sarıldı.
"Gerçekten öyle mi?"
Sadie geri çekildikten sonra "Tabi ki de öyle. Siz bizden ilham alınarak yapıldınız. O zaman küçük çocuktuk. Gelecekte ne olacağını kim nereden bilecek?"
"Orası doğru..."
"O yüzden kendini boşu boşuna üzmek yok. Anlaştık mı?"
"Anlaştık. Sana söz veriyorum. Bir daha kendimi boşu boşuna üzmek yok."
"Aferin sana."
...
"Hazırlıklar nasıl gidiyor?" diye sordu Magnus.
"Gayet iyi gidiyor." dedi Alexander.
"Heyecanlı mısın?"
"Hem de çok heyecanlıyım. Ne de olsa yıllardır bu anı bekliyorum."
"Sakin ol. O senin yıllardır sevdiğin kız değil mi?"
"Öyle ama onunla her şey ilk günkü gibi oluyor. Kalbim ilk günkü gibi atıyor."
"Evet. Malesef öyle oluyor." dedi Magnus düşünceli bir şekilde.
Alexander parmağını şıklattı. "Konu ben ve Melody, sen ve Sadie değil." dedi.
"Özür dilerim. Birden daldım gittim."
"Onu fark ettim... Sana bir şey söyleyeceğim ama alınmak yok."
"İnsan kendisinden alınır mı?"
"Bak işte ben de tam bu konuda konuşacaktım. Aslında babamla birlikte konuştum."
...
"Yani Mason annemi yaratmasaydı..."
"Bak Mason sadece karakterleri ve hikayeyi ayarlar. Ama kendi maceramızı biz kendimiz yaşardık. Mesela şu anda bu konuşmayı kimse okuyamaz veya izleyemez. Yine de böyle bir konuşma yapıyoruz değil mi?"
...
"Baban çok ama çok doğru bir şey söylemiş." dedi Magnus.
"Öyle mi düşünüyorsun?" diye sordu Alexander.
"Öyle olduğunu biliyorum. Mesela ben şu an buradayım ama serinin içinde değilim. Öyle düşün."
"Bak bu konuda çok haklısın."
"Ben her zaman haklıyım." dedi Magnus ukala bir şekilde.
"Gerçekten senden ilham alınarak mı yapıldım?"
"Ne oldu? Beğenemedin mi?"
"Tabi ki de beğendim. Ben senin gibi kardeşi çok beğendim." dedi Alexander ve ona sarıldı.
"Ben de senin gibi kardeşi çok beğendim."
"Siz bu kadar ağlamaklı olur muydunuz?" diye sordu arkadan bir ses.
"Tabi ki de hayır." dedi Magnus.
"Güzel." dedi Melody.
"Ne konuşuyorsunuz?" diye sordu Sadie.
"Önemli bir şey değil. O yüzden merak etmene gerek yok." dedi Magnus ukala bir şekilde.
"Sen öyle diyorsan." dedi Sadie.
"İsterseniz biz gidelim. Kral ve müstakbel kraliçeyi yalnız bırakalım." dedi Magnus.
"Şuna bak... Ben sevgilim ile yalnız kalmak istiyorum demiyor da..." dedi Alexander.
"Ben öyle bir şey demedim." dedi Magnus.
"Ama çok haklı." dedi Sadie.
"Duydun mu? Sana da dediğim gibi. Ben her zaman haklıyım."
"Tamam o zaman. Daha sonra görüşürüz." dedi Alexander.
"Görüşürüz." dedi Magnus ve Sadie ile gittiler.
...
"Beni çok mu özledin?" diye sordu Sadie utangaç bir şekilde.
"Evet. Hem de çok özledim." dedi Magnus ve Sadie'nin saçlarını öptü. "Yani şöyle düşün... Yıllardır aşık olduğun kişi ile sonunda beraber olursan ondan bir daha ayrı kalmak ister misin?"
"Tabi ki de hayır."
"O zaman..." dedi Magnus ve Sadie'nin elini tuttu. "İyi ki varsın."
"Sen de iyi ki varsın."
...
"Bu arada sana bir şey soracağım." dedi Magnus.
"Galiba ne diyeceğini gayet iyi biliyorum. Melody bana endişesini söyledi." dedi Sadie.
"Ama ikimizde onların haklı olmadığını biliyoruz değil mi?"
"Elbette öyle. Ne de olsa onların kendi hayatı. O yüzden bu konu tartışmaya kapalı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başka Bir Boyutta 4
FantasyLucy ve Marco evlendi ve Magnus adında bir çocukları oldu. Tam adı Magnus Stan Russo. O Stan'in yaptığı her şeyi yapabiliyor. Aynı zamanda Travis ve Brenna da evlendi ve Sadie adında bir çocukları oldu. Tam adı Sadie Edalyn Smith. O da Edalyn'in yap...