Magnus ve Sadie uyandıklarında konuşmaya başladılar. "Acaba bizim boyutta neler oluyor?" diye sordu Sadie.
"Ben en çok Dawney'yi merak ediyorum. Şu anda kıskançlık krizine girmiştir." dedi Magnus. Bunu söylerken onun yüzünü hayal ettiği çok belliydi.
"Yanlış anlama ama o senin kuzenin değil mi?"
"Evet ama sanki sen de ikisinin yüzünü görmek istemiyorsun."
"Aslında haklı olabilirsin. Daphne de Dewey gibi kıskançlık krizine girmiştir. O halini görmeyi ben de çok isterdim." dedi Sadie. Bunu söylerken onun yüzünü hayal ettiği çok belliydi.
O sırada kapı tıklatıldı. "Gir." dedi Magnus.
İçeri Alexander girdi. "Kahvaltı hazır."
"Harika." dedi Magnus mutlu bir şekilde.
...
Magnus ve Sadie beraber yürüyorlardı. "Bugün seninle şöyle bir anlaşma yapalım mı?" diye sordu Magnus.
"Nasıl bir anlaşma?" diye sordu Sadie.
"Mesela bir anı seçeceğiz ve o gün aslında ne olduğunu söyleyeceğiz. Bir daha da onlarla ilgili konuşmayacağız."
"Tamam anlaştık. Önce sen başla."
"Yedinci sınıfta benden hoşlanan bir kız vardı. Hatırlıyor musun? Ayrıca anlayamadığım bir şekilde benden uzaklaşmıştı." dedi Magnus imalı bir şekilde.
"Ne demek istediğini anlamadım." dedi Sadie tedirgin bir şekilde.
"Bence gayet iyi anladın."
"Tamam kabul ediyorum. Bir şey yaptım ama ne yaptığımı sormak yok."
Magnus Sadie'nin yanağını okşamaya başladı. "Az önce ne anlaşması yaptık. Kıza ne yaptın?"
"Birkaç gün aynı köpek senin yanına geldi. Hatırlıyor musun?" diye sordu Sadie bıkkın bir şekilde. Magnus olumlu anlamda kafasını salladı. "Kızın köpek korkusu vardı ve o köpeği ben kontrol ediyordum. Sonra kız kendi kendine senden uzaklaştı."
"Bu kadar mı?"
"Birkaç kere de üzerine salmış olma ihtimalim var."
"Tam olarak kaç kere?"
"10 kere olmuş olabilir..." dedi Sadie ve Magnus şaşkın bir şekilde bakmaya başladı. "Neyse sıra bende."
"İstediğini sor."
"Geçen sene benim yanımda oturan oğlan..."
"Ben bir şey yapmadım. Al tarafı elektrik çarptı."
"O zaman benim ne diyeceğimi nasıl biliyorsun?"
"Benim gücüm teknoloji ile ilgili olduğu için olabilir mi?" diye sordu Magnus ukala bir şekilde.
"Magnus ben sana doğruyu söyledim."
"İyi tamam... Ben yaptım. Senden hoşlandığını duydum. Ondan sonra bilgisayar ile ilgilendiğini görünce... Ben sadece ufak bir şey yapmak istedim. Bayılacağını tahmin etmedim."
"Ufak bir şey mi?" diye sordu Sadie şaşkın bir şekilde.
"Bence o kadar kötü değildi."
"Hastanelik oldu." dedi Sadie.
"Bak bu konuda çok haklısın ama... Neyse sıra bende."
"Tamam."
"Beraber kafeye gitmiştik ve sen anlamadığım bir şekilde birden bire benim yanıma oturmuştun. Yanlış anlama gerçekten çok mutlu olmuştum ama sanki başka bir şey daha vardı."
"Bazı kızların zihnini okudum diyelim..." dedi Sadie utangaç bir şekilde.
"Ben de diyorum... Bu kıza ne oldu? Demek beni kıskanmıştın." dedi Magnus ukala bir şekilde.
"O zaman sıra bende... Aynı kafede sen bir ara lavaboya gitmiştin ve senden önce çıkan oğlanın suratında küçük bir kızarıklık vardı."
"Bunun benimle ne ilgisi var?" diye sordu Magnus.
"Çünkü sürekli bana bakıyordu."
"Öyle mi? Hiç fark etmedim."
"Ciddi misin?"
"Tamam kabul ediyorum. Ben yaptım. Bir de bana o senin neyin diye sordu. Ben de dayanamadım." dedi Magnus ve Sadie onun yanağını öptü. "Ne oldu?"
"Farkında mısın bilmiyorum ama sen kıskanç olunca ayrı bir yakışıklı oluyorsun." dedi Sadie utangaç bir şekilde.
"Öyle mi?" diye sordu Magnus ukala bir şekilde. Sadie olumlu anlamda kafasını salladı. Magnus bunun üzerine onu öptü ve sarıldı. Sadie'nin saçlarını kokladı. "Seni çok seviyorum."
"Ben de seni çok seviyorum. Beni asla bırakma olur mu?" diye sordu Sadie ve geri çekildi.
"Bu gözlerin senden başka kimseyi görmediğine yemin ederim." dedi Magnus ve Sadie'nin elini öptü.
"Öyle de olsun."
"O zaman seninde gözlerin benden başka kimseyi görmeyecek."
"Yemin ederim sevgilim." dedi Sadie ve Magnus'un omzuna kafasını koydu.
...
Bir süre sonra Alexander ve Melody yanlarına geldiler. "Havada aşk kokusu mu var? Bana mı öyle geliyor?" diye sordu Alexander ukala bir şekilde.
"Bana da öyle geliyor." dedi Magnus ukala bir şekilde.
"Çünkü hepimiz çok aşığız." dedi Sadie.
"Aynı fikirdeyim." dedi Melody.
"Bir de benimkine aşık olmak çok yakışıyor." dedi Sadie.
"Teşekkür ederim sevgilim." dedi Magnus ukala bir şekilde.
"Aşık olmak herkese çok yakışıyor." dedi Melody.
"Bu konuda çok haklısın kraliçem." dedi Alexander.
...
Magnus ve Sadie odalarında oturuyorlardı. "Bugün bir şeyi bir kez daha fark ettim... Biz gerçekten çok geç beraber olduk." dedi Magnus.
"Önemli olan bu değil. Önemli olan şu anda beraber olmamız." dedi Sadie.
"Gerçekten öyle mi düşünüyorsun?"
"Tabi ki de evet. Ben seni sandığından da çok seviyorum... Yani bu aşk dolu konuşmaları rahat bir şekilde yapacağımız günlerin hayalini kuruyordum ve hepsi gerçek oldu."
"Ben de seni sandığından da çok seviyorum... ve çok haklısın... Ayrıca bugün beraber yatalım mı?"
"Tabi ki de."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başka Bir Boyutta 4
FantasyLucy ve Marco evlendi ve Magnus adında bir çocukları oldu. Tam adı Magnus Stan Russo. O Stan'in yaptığı her şeyi yapabiliyor. Aynı zamanda Travis ve Brenna da evlendi ve Sadie adında bir çocukları oldu. Tam adı Sadie Edalyn Smith. O da Edalyn'in yap...