Başka Bir Boyutta 4

Düğün

Magnus ve Sadie uyandıklarında konuşmaya başladılar. "Bugün Alexander ve Melody için büyük bir gün." dedi Magnus.

"Evet kesinlikle." dedi Sadie.

"Ayrıca bence bizim için de büyük bir gün."

"Neden?"

"Tam olarak biz evlenmesekte bizden ilham alınarak yapılan birileri evleniyor." dedi Magnus ukala bir şekilde ve Sadie onun kafasına vurdu. "Acıdı."

"Öyle mi? Çok özür dilemem."

"Seni bu yüzden çok seviyorum. Diğer kızlar gibi değilsin ve asla da olmak için çaba göstermedin."

"Bana sevimli gözükmeye mi çalışıyorsun?"

"Çok mu belli oluyor?" diye sordu Magnus ukala bir şekilde. O sırada kapı tıklatıldı. "Tam zamanında Alexander."

"Gir." dedi Sadie

Alexander içeri girdi ve Magnus'un yüzüne baktı. "Bugün bu surat ifadesi benim umrumda bile değil. Hadi gidelim. Kahvaltı hazır. Ama bence çok fazla yemeyin. Ne de olsa düğün pastası var." dedi ve gitti.

"Ben az önce ne yaşadım?" diye sordu Sadie.

"Bu konuda hiçbir fikrim yok. O yüzden beni pas geç."

...

"Alexander biraz sakin ol." dedi Magnus isyankar bir şekilde.

"Sanki ben her gün evleniyorum. Nasıl sakin olabilirim?" diye sordu Alexander sinirli bir şekilde.

"Yanlış anlama ama umarım kendi düğünüm olduğu zaman senin gibi olmam."

"Asıl sen yanlış anlama ama ben senden ilham alınarak yapıldım."

"Malesef..." dedi Magnus üzgün bir şekilde.

"Ne oldu?" diye sordu Sadie şaşkın bir şekilde.

"Eğer zamanı geldiğinde Alexander gibi olursam bana tokat at."

"Tamam ama neden?" diye sordu Sadie şaşkın bir şekilde. Magnus Alexander'ı gösterdi. "Memnuniyetle."

"Teşekkür ederim sevgilim. İyi ki varsın."

"Sen de iyi ki varsın. Melody beni bekliyor. Daha sonra görüşürüz." dedi Sadie ve gitti.

"Alexander seninde hazırlanman gerek." dedi Magnus.

"Malesef çok haklısın." dedi Alexander ve gitti.

...

"Alexander çok heyecanlı." dedi Magnus.

"Melody de çok heyecanlı." dedi Sadie.

"Ama ben ciddiyim. Eğer zamanı geldiğinde Alexander gibi olursam bana tokat at."

"Melody'nin durumu Alexander ile aynı. Hatta daha kötü..."

"İyi tarafından bakacak olursak çocuklarına anlatacakları çok komik bir hikaye var."

"Bak bu konuda çok haklısın."

...

Alexander ve Melody evlenmişti. Melody kraliçe tacı takıyordu. "Sonunda..." dedi Magnus.

"Aynı fikirdeyim." dedi Sadie.

"Umarım bir ömür boyu mutlu olursunuz." dedi Sabrina ve merdivenlerden aşağı indi.

"Evlilikleri acaba neden kraliyet büyücüsü yapıyor?" diye sordu Sadie.

"Onu bana değil Mason'a soracaksın." dedi Magnus.

"Merhaba gençler." dedi arkadan bir ses. Magnus ve Sadie arkasını döndü. "Korkuttuysam çok özür dilerim. Benim adım Sabrina. Hanginiz Lucy ve Marco'nun çocuğusunuz?"

"Bize sormana bile gerek yok. Ne de olsa senin özel hayata saygın olmadığını gayet iyi biliyoruz."dedi Magnus.

"Tamam anladım. O sensin." dedi Sabrina.

"Nasıl anladın?" diye sordu Magnus tedirgin bir şekilde.

"Bana böyle şeyleri sadece annen söylerdi. Tıpkı onun gibisin." dedi Sabrina.

"Teşekkür ederim." dedi Magnus.

"Bizde Tanrı geni olmayınca veya kraliyet ailesinden olmayınca onları göremiyoruz. O yüzden onlara bizim adımıza selam söyle." dedi Sabrina ve etrafını gösterdi. Birçok kişi el sallıyordu.

"Memnuniyetle söylerim. Eminim onlarda çok mutlu olurlar." dedi Magnus ve Sabrina gitti.

"Sanırım anne ve baban çok seviliyor." dedi Sadie.

"Aynı fikirdeyim ve bu aslında çok güzel bir şey. Burada bir parçam var gibi hissettiriyor."

"Eğer buraya gelmeseydik. Yine de o parça bizim ile beraber olurdu."

"Evet çünkü biz bu seri için her şeyi göze aldık. Bir düşünsene 17 yaşında ve hâlâ çizgi film izliyoruz. Bu yüzden de hiç kimse bizimle arkadaş değil. Ama bundan asla pişman olmadım."

"Ben de öyle." dedi Sadie. Alexander ve Melody'ye baktı. "Eğer çizgi film izlemeseydik. Şu anda burada olabilir miydik? En yakın arkadaşlarımızın düğününde..."

"Tabi ki de hayır."

"E o zaman... Bugünü kutluyalım."

"Tamam."

...

Alexander Melody'nin kulağına eğilip "Sen şu anda benim kraliçem misin?" diye sordu mutlu bir şekilde.

"Evet. Yoksa sen benim senin kraliçen olmamı istemiyor muydun?" diye sordu Melody.

"Hem de çok istiyordum. Seni çok seviyorum."

"Ben de seni çok seviyorum ve şu anda kocam olduğuna inanamıyorum."

"Herkes burada olmasa ben seni çok güzel bir şekilde inandırırdım ama yapamıyorum."

"Belki daha sonra..."

"Sen öyle diyorsan."

O sırada Magnus ve Sadie geldi. "Kralım... Kraliçem." dedi Magnus ve Alexander'a baktı. "Bu sabah bana ne dediğini hatırlıyor musun?"

"Yemin ederim ne dediğimi hatırlamıyorum. Kötü bir şey dediysem özür dilerim." dedi Alexander

"Gerçekten hatırlamıyor musun?" diye sordu Magnus şaşkın bir şekilde.

"Evet kesinlikle." dedi Alexander.

"Tamam." dedi Magnus.

"Bu arada kraliçe tacı sana gerçekten de çok yakıştı." dedi Sadie.

"Teşekkür ederim." dedi Melody.

"Biraz bile olsa sakinleştin mi?" diye sordu Sadie.

"Evet." dedi Melody.

...

"Gerçekten çok yoruldum." dedi Sadie.

"Sanırım özellikle de Melody ile hazırlanırken çok yoruldun." dedi Magnus.

"Nereden bildin diye sormayacağım."