Magnus ve Sadie uyandıklarında birbirlerine baktılar. "Geldik mi?" diye sordu Magnus.
"Evet kesinlikle." dedi Sadie ve kapıya baktı. "Umarım kilitli değildir."
"Kilitli olsa da bir şey olmaz." dedi Magnus ve çantasından bir anahtar çıkardı.
"Nasıl?"
"Asıl sahibinde yedeği vardır diye düşündüm."
"Bunu daha sonra konuşuruz."
"Bence hiç konuşmaya gerek yok. Haklı olduğumu gayet iyi biliyorsun."
"Tamam."
"Bu arada birisi var mı?"
"Hayır şu anda bir şey hissetmiyorum ama kamerayı bozsan iyi olur."
"Sen merak etme." dedi Magnus ve kapıyı açtı.
Odadan çıkınca bir öğrenci grubu gördüler. Oraya karışıp dışarı çıktılar. "Sonunda..." dedi Sadie.
"Bence de sonunda." dedi arkadan bir ses.
Magnus ve Sadie arkalarını döndüler. Anne ve babalarını gördüler. "İnanın bana şu anda toplu bir azar yemeye hazır değilim." dedi Magnus.
"Merak etme oğlum. O evde olacak." dedi Marco sinirli bir şekilde.
"Hadi gidelim." dedi Travis.
...
"Siz yaptığınız şeyin tehlikeli olduğunun farkında değil misiniz?" diye sordu Marco sinirli bir şekilde.
"Ama sizde zamanında aynı boyuta gittiniz." dedi Magnus.
"Oğlum baban onu mu söylüyor?" diye sordu Lucy.
"Edward'ın ne sakladığını anlamaya çalıştığımızın tehlikeli olduğunu söylüyorlar." dedi Sadie.
"Evet. Bak Sadie ne güzel anladı." dedi Travis.
"Hayır baba. İlk defa neden böyle davrandığınızı anlamadım. Çünkü bizim yerimizde olsaydınız siz de aynı şeyi yapardınız." dedi Sadie ve Magnus şaşkın bir şekilde bakmaya başladı. "Bana öyle bakma. Haklı olduğumu gayet iyi biliyorsun."
"Şu anda bana bakmayın. Ben bir şey yapmadım." dedi Magnus şaşkın bir şekilde ve anne ve babasına bakarak.
"Ben yıllardır sahip olmak istemediğim bir güç için ilk defa bir şey yaptım. Bu yüzden kusura bakmayın." dedi Sadie ve odadan çıktı. Magnus'un odasına girdi. Kapıyı kapattı.
"O giden Sadie miydi?" diye sordu Travis şaşkın bir şekilde.
"Evet... Bakın lütfen beni yanlış anlamayın ama eğer biz o adamdan şüphe etmeseydik. Belki bundan daha kötü bir şey ile birlikte öğrenecektik. Edward bir şey planlıyor ise durdurma şansımız var." dedi Magnus ve Sadie'nin yanına gitti.
Magnus kapıyı tıklattı. "Girme." dedi Sadie.
"Ama orası benim odam. Mecburen girmek zorundayım." dedi Magnus ve içeri girdi.
"Kusura bakma. Sadece..."
"Onların zihinlerini okudun ve bir patlama yaşadın. Bu olabilecek bir şey. Ama onları da anlamak lazım çünkü bizim için endişe ettiler."
"Evet ama onların zihinlerini okuduğum zaman ne gördüğümü bilmiyorsun... Eğer biz yerine onlar olsaydı... Aynı şeyi yaparlardı."
"Bunu gayet iyi biliyorum. Çünkü ben Marco ve Lucy Russo'nun oğluyum. Sen de Travis ve Brenna Smith"in kızısın." dedi Magnus ve Sadie'nin elini tuttu. "Ayrıca bence soy adını değiştirmek gerekiyor."
"Magnus!" dedi Sadie.
"Tamam... Bir şey demedim."
...
"Çok özür dilerim baba. Birden patladım." dedi Sadie.
"Önemli değil kızım. Çok haklısın. Bu güçleri sen istemedin ama yapacak bir şey yok." dedi Travis.
"Bu arada bir plan var mı?" diye sordu Magnus.
"Var ama bunu sadece ikiniz yapamazsınız. Bunu biliyorsunuz değil mi?" diye sordu Lucy.
"Ama ikimizden başka kimse yok." dedi Magnus şaşkın bir şekilde.
"Saçmalamayın." dedi Sadie.
"Burada tek anladığım şey Sadie'nin sizin zihnini okuduğu..." dedi Magnus.
"Sizin gibi olan 4 kişi yok mu?" diye sordu Marco.
"Baba saçmalama onların kendi hayatı var." dedi Magnus.
"Evet ama o hayat her an yok olabilir." dedi Travis.
"Tamam kabul ediyorum." dedi Sadie.
...
"Ne diyorsunuz?" diye sordu Magnus.
"Malesef çok haklısınız." dedi Mia.
"Ne yapmayı düşünüyorsunuz?" diye sordu Toprak.
"Onu tam olarak düşünmedik." dedi Sadie.
"Aferin size." dedi Tom.
"Şu anda önemli olan şey bir plan yapmak değil. Onun planını öğrenmek." dedi Flor.
"Flor çok haklı bir konuya değindi." dedi Toprak.
"İki olasılık var... Birincisi adamın hiçbir planı yok. Biz kuruntu yapıyoruz. İkincisi bütün sihirli boyutları yok etmek istiyor." dedi Mia.
"Başka bir olasılık olmadığından emin misin?" diye sordu Tom.
"Evet. Hem de çok eminim. Başka bir olasılık göremiyorum." dedi Mia.
"Bu çok kötü bir şey." dedi Magnus.
"Ben bile bundan daha kötü bir şey duyduğumu hatırlamıyorum." dedi Toprak.
"O zaman ne yapacağız?" diye sordu Tom.
"Endişe etmeyin. Öncelikle Edward ne planlıyor onu öğrenelim. Ona göre bir plan yapar ve durdurup kendi hayatımıza geri döneriz." dedi Magnus.
"İki olasılık var... Ya bu olay büyümeden bitecek. Ya da çok fazla büyüyecek." dedi Mia.
...
"Ama bu bütün sihirli boyutları yok etmek tehlikeli bir şey değil mi?" diye sordu Kevin.
"Merak etme. Bu boyuta hiçbir şey olmayacak. Korkmana gerek yok." dedi Edward sakin bir şekilde.
"Tamam o zaman. Ben sana güveniyorum ve beni hayal kırıklığına uğratmayacağını çok iyi biliyorum."
"Tabi ki de öyle oğlum... Haberin olsun bu aralar Riven benim yanımda olacak. Ona çok ihtiyacım var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başka Bir Boyutta 4
FantasyLucy ve Marco evlendi ve Magnus adında bir çocukları oldu. Tam adı Magnus Stan Russo. O Stan'in yaptığı her şeyi yapabiliyor. Aynı zamanda Travis ve Brenna da evlendi ve Sadie adında bir çocukları oldu. Tam adı Sadie Edalyn Smith. O da Edalyn'in yap...