Nefes nefese ona bakıyordum resmen dudağımı sömürmüstü alnını alnıma yasladı gülüyordu ellerimi göğsüne indirdim kalp atışlarını duyduktan sonra bende gülümsedim . Benden uzaklaştı ilkte afalansam da hemen kendimi topladım . Arkasını döndü sinirlenmişti .
" Bak kim olduğun umrum da değil anlamıyorsun beni Jungkook seni ne kadar çok sevdiğimi yıllardır bilmene rağmen bunu benden sakladın. Neden bunu bana yaptın seni bu kadar çok sevmeme rağmen neden benden kaçtın . "
Bakışlarımı kaçırdım başka tarafa baktım yapabileceğim bir şey yoktu çok tehlikeli bir adamdı bana olan takıntılı ve sevgisi beni çok korkutuyordu . Kafam çok karışıktı ne yapacağım dair en ufak bir fikrim yoktu . Derin bir nefes aldım .
" Bak geçmişte ne olduğunu artık bir önemi yok geçmişe takılı kalmak istemiyorum . Tae geçmiş geçmişte kaldı artık geleceğe bakmak istiyorum . Kabul senden korkuyordum , senin geçmişinden korkuyordum , senin karanlığından korkuyordum Tae ama artık bunun bir önemi yok . "
Sustum ona baktım ama hâlâ bana dönmemişti başımı indirdim . Cebimdeki kolyeye dokundum ve gülümsedim kim derdi ona aşık olacağımı yanına gittim ve camdan dışarı baktım . Cebimde ki kolyeyi çıkardım ve ona gösterdim.
" Biliyor musun bundan yaklaşık 1 yıl önce falan eğer biri benim yanıma gelip Tae'ye aşık olacağımı söyleseydi kesinlikle ona inanmazdım ve onunla dalga geçerdim . "
Birden bana döndü bense sadece gülümsedim karşıya bakıyordum bu şey bana bir oyun gibi geliyordu sinirle saçlarımı karıştırdım . Ona döndüm .
" Eğer istersen oturup konuşalım baştan sona kadar her şeyi merak ettiğin tüm soruların hepsini tek tek cevaplayacağım . Bundan sonra ise eğer istersen seninle bir geleceğimiz olacak . "
Güldü başını onaylarcasına salladı , sol gözünden bir damla yaş aktı . Benimde gözlerim doldu derin bir nefes aldım ve kendimi yere bıraktım kenarda bulunan içki şişelerinden birini aldım tek kaşını kaldırdı .
" Yerinde olsam onu içmezdim çünkü bünyenin bunu kaldıracağını düşünmüyorum . " Kaşlarımı çattım ve onu açtığım gibi kafamı dikmeye başladım kahkaha sesi duydum içeyim dedikten sonra midem yanmaya başladı .
Ne demek istediğini şimdi anlamıştım midem aşırı kötüydü yerden kalktığım gibi elimi ağzıma götürdüm oysa hâlâ gülüyordu elimi kaldırdım.
" Tae gülmeyi keser misin eğer istiyorsan şu an üstüne kusabilirim? " Yüzünü buruşturdu elimden tuttu lavabonun olduğu yere götürdü hızlıca eğildim ve kusmaya başladım . Tüm her şeyi çıkardıktan sonra ayağa kalktım şifon çektim banyoya baktım bence banyo etsem gayet güzel olur .
Üzerimdeki kazağı çıkardım ve yere attım birden başım döndü tam düşecekken Tae beni tuttu . Teni tenime değince istem dışı titedim o da bunu fark etmiş olmalı ki sırıttı .
" Biraz başım döndü de o yüzden dengemi kaybettim . " Sırıttı ondan uzaklaştım arkamı döndüm yanaklarım kıpkırmızı olmuştu derin bir nefes aldım . Gerçekten bu günün bitmesini istiyorum .
Başım o kadar dönüyor ki ayakta zor duruyorum . Gözlerimi kırpıştırdım birden sırtımda hafif dokunuş hissettim dövmeme dokunuyordu bu hareketi yüzünden sırtım kaskat kesildi .
Dokunuşları aşırı yumuşaktı ensemde sıcaklık hissettim . " Jungkook...Kar Tanem...White Swan..."
Zorla yutkundum her konuştukça nefesiyle boynumu yakıyordu . Titrek bir nefes verdim . Gözlerimi kapattım kendimi ona teslim ettim dudaklarını ensemde hissettim . Öpmüyordu ama bastırıyordu , dudaklarının sıcaklığını hissedebiliyordum .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İCE PRİNCE | TAEKOOK
Fanfiction+18 sahneler vardır lütfen rahatsız olanlar veya olucaklar varsa okumayınız :) Jungkook aşırı tatlı ve sempatik buz patenciydi. Madamın biricik öğrencisi ve tek gözdesi olan bir buz patenci. Diğer yandan ise Taehyung adında bir mafya vardı ona deli...