TESELLİ VE TELAFİ

696 54 55
                                    

Pete

Ne zaman daldığımı bilmediğim uykumdan zil sesiyle uyandım. Kanepede iki büklüm bir şekilde, oldukça rahatsız bir pozisyonda, belki uyumama yardım eder ve Vegas'ı düşünmeme engel olur diye açtığım film hala devam ederken..

Günün ilk ışıkları oturma odama vuruyordu. Gözlerimi ovuşturarak doğruldum. Kapı ısrarla çalmaya devam ediyordu.

Normalimden çok uzak bıkkın bir suratla kapıya doğru ilerledim. Açtığımda gördüğüm yüzle suratım daha da asıldı. Vegas karşımdaydı. Dün gece hem aramalarıma hem de mesajlarıma dönmemiş olan Vegas.

Gözleri hiç uyumadığını belli edercesine kırmızıydı. Surat ifadesinden burada olmayı onunda beklemediği belli oluyordu. Onu içeri davet etmedim. Konuşmadan öylece yüzüne bakmaya devam ettim. Endişelenmiştim. İlk tanıştığımızda ortadan kaybolmasının ardından asla ona ulaşamadığım bir an olmamıştı. Onun yüzünden gerilmiştim ve bu konuda sinirimi hak ediyordu.

''Beni içeri almayacak mısın?''

İlk kez kapıma geliyordu. Çıktığımız yemekte adresimi almıştı. Gelmesini umuyor ama gün ağarırken birdenbire bu şekilde kapımda belirmesini beklemiyordum. Bir şey söylememeye devam ederek kapıyı tamamen açıp içeri geçmesini bekledim. Normalinden uzak çekingen adımlar mı atıyordu o? Hayır Pete sadece uykulusun dedim kendime.

Öylece evimin ortasında duruyor etrafını inceliyordu. Bu hali çok sevimli geldi o an gözüme. İstemsizce gülümsedim. Çünkü bakışları hep boştu Vegas'ın. Yakıcı kıvılcımlar taşıyan derin bir boşluk. Ama o orada öylece dikilip az önce uzanıyor olduğum kanepeye ve üstünde serili battaniyeye bakarken gözlerinde boşluktan fazlasını görür gibi oldum.

Kollarımı çıplak göğsümde kavuşturarak yanına doğru yürüdüm.

''Akşam olana kadar orada dikilmeyeceksin umarım.'' dedim uykudan dolayı boğuk çıkan sesimle. Yavaşça omzunun üstünden baktı bana.

''Film mi izliyordun?''

'' Senden haber beklerken oyalanıyordum.''

Cevabımın ardından tekrar televizyona dikti bakışlarını.

''Gelmemeliydim sana.'' diye fısıldadı. Duymamı istedi mi bilmiyorum ama duymuştum bir kere.

Vegas'ın bu hali beni hazırlıksız yakaladı. Gerginlik etrafımı sardı. Daha fazla bu gerginlikle böyle dikilemezdim. Kolundan tutup kanepeye doğru sürükledim. Ben bunu yapmasam akşama kadar öylece dikilecek gibiydi. Kafamı geriye yaslayıp meraklı bakışlarımı diktim yüzüne.

''Neden gelmemeliydin?''

Aynı şekilde o da kafasını geriye yaslayıp yorgun bir şekilde baktı yüzüme. Yorgunluğunu görünce kalbime çöken ağırlığa lanet okudum.

''Merak ettirdiğim için, sinirlendirdiğim için. Beni bekledin değil mi?''

''Merak ettim. Sinirlendim de. Ama beklemedim seni.'' Düpedüz yalan söylüyordum.

''Gözlerin öyle söylemiyor Pete. Beklemişsin.''

''Senin gözlerin bazen bana hiçbir şey söylemiyor.'' dedim fısıltıya benzer sesimle.

''Şimdi ne görüyorsun mesela?''

''Yorgunsun. Bunu görebiliyorum sadece. Vegas bana anlatabilirsin.'' Gözlerini kapattı. Tam o an film bitti ve jenerik akmaya başladı.

''Anlatırsam üzülürsün.''

Kendisiyle savaş verdiğini anlamamak için aptal olmak gerekiyordu. Bu adamda ne vardı da böyle etkilemişti beni?

SAUDADE||VEGASPETEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin