Bir kız düşünün ansızın ortaya çıkan bir virüs ile dünyanın sonu gelse bu kız en fazla ne kadar yaşaya bilir ?
Ya ailesinden geriye sadece abisi ve sevgilisi kalsa ve onları da elinden alsalar ve bir yere atsalar ?
İsyana inanıp onun peşinden gits...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bana böyle baksa ölürüm herhalde
~~~~~
Kafam çok karıştı , hiç bir şey hatırlamıyordum ismimi , ailemi , arkadaşlarımı kimdim ben neden burdayım ve neden tek kız bendim . Bir şeyler hatırlamam lazımdı kendimi zorladım . Olmadı , yorulmuştum gözlerimi kapattım kafamı topraktan olan duvara yasladım .
" Hey iyimisin " bu o siyahi çocuktu " bir daha kaçmiyacaksın tamam mı " kafamı evet anlamında salladım çünkü başka seçeneğim yoktu .
" İsmim alby senin ismin ne , ismini hatırlıyor musun aklına her ne geliyorsa " kafamı hayır anlamında salladım ayaklarımı kendime çektim " neden hiçbir şey hatırlamıyorum " diye soru sordum alby'e " hey sakin ol bunu hepimiz yaşadık bir iki güne ismini hatırlarsın " nasıl bu kadar sakindi " sahip olduğumuz tek şey bu zaten " elini uzattı " hadi gel çaylak ömrünün sonuna kadar oradamı kalacaksın " bu sefer elini tuttum beni çekip yukarıya çıkardı .
" Neresi burası" dedim tekrar başka bir soru yöneterek " göstereyim " diyip yürümeye başladı peşinden gittim. Neden bana herkez böyle bakıyordu sanki ilk defa kadın görüyorlar . Söyledikleri şeyleri hatırlayınca sinir tüm vücuduma yayılmıştı
Alby bana her şeyi anlatmıştı . Yanımıza sarı saçlı bir çocuk gelmişti " merhaba çaylak nasıl oldun daha iyimisin " dedi sarışın oğlan merakla " iyiyim sadece aklım hala biraz karışık " diye cevap verdim .
" Normaldir bunu hepimiz yaşadık bu arada ben Newt " dedi " memnun oldum ama ben ismimi hatırlamıyorum " ismimi hatırlıyordum ne diyebilirdim ki " önemli değil " dedi. benle Newt iyice muhabbeti kurup konuşurken Alby yanımızdan " beni biraz işlerim var siz konuşun " deyip ayrıldı .
Bir yandan konuşuyor bir yandan yürüyorduk Newt bana etrafı iyice gösterdi ama benim gözüm dev duvarlardaydı . Newt nereye baktığımı anlamış gibi anlatmaya başladı. Bir labirent olduğunu , girmeni yasak olduğunu ve ayrıca çok tehlikeli olduğunu anlattı. Ne labirent mi içerisi gerçekten labirent gibimiydi bunu merak ediyordum.
" Bu arada unutmadan akşam senin için bir şenlik düzenleyecek " dedi bana dönüp " ne şenlik mi ama neden " diye sordum " bunu her çaylak geldiğinde yaparız " demişti merak etmiştim nasıl bir şenlik olacaktı acaba akşam için sabırsızlanıyordum.
" Gel senin kalacağın yeri göstereyim " dedi Newt peşinden gittim. Kulube gibi bir yere gelmiştik " evet benimle kalıcaksın eğer rahatsız olursan- " hemen lafını kesmiştim " yok rahatsız olmam ben " bana bakıp gülümsedi " bir kaç eksik var ben yerde sen yatakta yatarsın " dedi Newt batineyi alıp yere sererken
" hayır asıl ben yerde sen yatakta yatacaksin " dedim serdiği batineye oturarak " ama " tam itiraz edecekken tekrar lafını kestim. " Newt ben yerde yatıyorum " bu halime tekrar gülümsedi " Alby beni öldürecek " dedi sıkıntıyla .
