GÜZEL BİR GÜN

27K 271 35
                                    




+18


Karan çalışma odasında gecenin tadını çıkartırken tiz bir ses esti kulaklarının kenarından. Uyarılmışçasına dikleşen kulakları onu kapıya doğru görünmez bir güçle itti. Keskin kulakları duyduğu en güzel sesle olabildiğince dikleşti.

Yine o muazzam anlardan birindeydi. Bunu hemencecik anlamıştı çünkü bu tiz sese sandığından daha aşinaydı. Serinkanlılıkla kapının kulpunu indirdi ve karanlığa çoktan alışmış gözlerini dümdüz önüne dikti.

İşte oradaydı...

Onunla birçok fantezi kurmuştu ve bunlardan biri de şu an olduğu yer yani mutfak tezgahının üzeriydi. Kendini muhteşem bir işve ve cilveyle tatmin eden Efken'in kendinden geçişine müthiş bir istekle seyirci oldu. Efken görülmek ve bilinmek istiyordu uzun süredir. Keşfedilmek ve koparılmak istiyordu ama bunu ağzıyla söylemeyecek kadar da inatçıydı o yüzden karşıdakini zor durumda bırakarak istediğini almayı tercih ediyordu. Uzun bir süredir bunun farkında olmakla beraber ona ayak uyduran bir Karan'dan bir haberdi.

Elleri pantolonunun fermuarına giderken hayalinde canlanan Efken'i şimdi ay ışığının süzmesinden tüm çıplaklığıyla görüyor ve hayal gücüne gerek duymuyordu. Eline aletini alırken bir saniye tereddüt etmedi. O ne kadar kendinden geçmiş bir haldeyse kendi de bir o kadar az sonra kendinden geçecekti. Gözlerini kızdan ayırmadan gel git yapmaya başladı. Kafasında netleşen görüntü artık ellerinin yerini almıştı bile.

Onun zevkten inlerken açılan ağzına vajinasından daha büyük bir istek duyuyordu. Efken'e bakarken onu dizlerinin üstünde, elleri arkadan kalın sayılabilecek halatlarla bağlanmış ve tamamen çırılçıplak hayal etti. Belki gözlerinin kapalı olması ona ayrı bir zevkte verebilirdi. Bu görsel onun elinde seğirmesine sebep oldu. Adeta kalp gibiydi şu an ellerinin arasındaki kabarıklık. Memnuniyetle düşünmeye devam etti.

Terden alnına yapışan saçlarının aynı zamanda parlak omuzlarından ve sırtından aşağı süzülüşünü ve ağzıyla ona git gel yaparken uzun bukleli saçlarının dalgalanarak sırtına vuruşlarını...

İnlememek için kendini zor tuttu. Tam o an küçük boğuk bir kıkırtı ilişti önce kulağına sonra bu sesin bir rüzgar olup tüm bedenini okşadığını hissetti. Alt dudağını diliyle ıslatmayı denedi ama zevkten dili damağı kurumuştu. Dişleriyle alt dudağının kenarını ağzına alırken bir damla daha zevk tanesi damladı parmaklarının arasına.

Nemlenen ucunda kızın nemli dilini düşündü. Yavaşça etrafında döndü, küçük bir buseden sonra diliyle aşağılara süzüldü ve aynı ölümcül yavaşlıkla yukarı çıktı. Ellerini kızın kafasına koyup bütün kontrolü kendi üstlenirken bunun kendisine ne denli zevk verdiğinin farkında olmamak işten bile değildi. Tüm kurnazlığıyla dudaklarının kenarı kıvrılırken kendini sonuna kadar kızın yumuşak dudaklarından içeri ittirdi. Gözyaşları yanaklarından süzülürken zevk iniltileri kesilmiyordu.

Canı yanıyordu ama deli gibi istiyordu.

Nefes almakta zorlanıyordu ama nefes almak ikinci önceliği haline gelmişti.

Hızla kendini ağzının sınırına vurarak getirdiğini düşündü. Gelmeye yakınken Efken'in titreyerek geldiğini ve eliyle kendi özünü toplayıp dudaklarına götürdüğüne şahit oldu. Parlayan sıvının eşsizliğini metrelerce ötesinden almış kokusunu ve tadını kendi diline yaymamak için tüm iradesini zorlamıştı. Ama aynı iradesi onun titreyerek gelmesine engel olamadı. İnlememek için verdiği üstün savaşta galip gelmişti lakin nereye boşaldığını şimdi fark ediyordu. Kızı görür görmez ayaklarının dibine bıraktığı ceketi artık çöpten başka bir şey değildi.

IN LA KESH +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin