YARAMAZ.BİR.KIZ.ÇOCUĞU +18

11.4K 105 15
                                    

BİR UÇAK BÖLÜMÜMÜZ VAR.
BU MİNİ BÖLÜMÜ ONUN ÖN
GÖSTERİMİ OLARAK DÜŞÜNEBİLİRSİNİZ...

AYRICA ARKADAŞLAR BÖLÜM VE OKUNMA SAYISI KAÇ OLDU BİZ HAYALET OKUYUCU OLAYINI AŞAMADIK...

BEN BU KİTABI WORD'DEN DE YAZMAYI BİLİYORUM AMA BU PLATFORMUN AMACI ETKİLEŞİM VE KEYİFLİ YAZARLIK.

SİZDEN ETKİLEŞİM VE GERİ DÖNÜŞ ALMAYACAKSAM BU PLATFORMDA BU KİTABIN VARLIĞININ AMACI NE?

EMEK VE EMPATİ MESELESİ.

GERÇEKTEN.



İYİ OKUMALAR!






Bir haftadır inanılmaz bir sükunetin gölgesindeydik. Saman altından su yürütüyor uçan kuştan haber alıyorduk. Bu dönemde hayatlarımız aldığımız haberle biraz olsun rayına girmişti.

Alabileceğimiz bir intikam vardı.

Acısını çıkartabileceğimiz bir sorumlu vardı.

Bade gibi onu yalvartmak için bir şansımız vardı ve bu hepimizin kullanmak isteyeceği bir şanstı. Yavuz bu hikayede tek seferde ölmediğine pişman olacaktı orası kesindi.

"Ne var aklında?"

Belime dolanan kollarla irkilip aynadan eğilerek bana sarılan Karan'a baktım. Bu dönemde çok fazla yanımda olmuştu. Belki olması gerektiğinden çok daha fazla da dolayların içine dahil olmuştu ama ona güvenmek benim için şu an bir meşakat değildi. Aksine güvenmeyip uzak tutmak bir meşakat sayılacaktı çünkü şu an yaslanabileceğim bir Sinan yoktu.

O kendini tamamen Yavuz'u bulmaya focuslamıştı.

Dosyanın her bir sayfası bir insanın kaldırabileceğinden fazla yük yüklüyordu omuzlarına ama onun derdi biliyorum ki çok daha başkaydı.

Onun derdi ölen sevgilisiydi... karnında kızıyla.

Bir kazada ölmüş de olsalar zamanında içinde hissettiği babalık duygusu onu hiçbir zaman terk etmemişti. Aksine içinde bir uktesi kalmış Yaren'den başkasını tekrar sevmeye çalışmamıştı bile. Hala eski yaşadıkları evde yaşıyor olması da bunun en somut kanıtıydı.

"Hey sana diyorum." Derken bedenimi aynadan kendine çevirdi. Yine düşüncelere daldığım için ikinci kez irkilirken bu Karan'ı eğlendirmiş olacak ki gülüp burnuma bir buse kondurdu.

"Dalmışım."

Kollarımı boynuna dolarken kafamı geriye atıp odanın içine baktım. Valizlerimiz hazır kapının kenarında bekliyordu.

"Fark ettim. Ne düşünüyorsun?"

Bugün hayatımda elde ettiğim başarının meyvelerini yiyeceğim çok özel bir gündü ama ben buna bile sevinemiyordum.

"Sence?"

Elleri sırtımdan saçlarıma çıktı ve usul usul oynamaya başladı.

"Bence bugünün ne kadar önemli ve güzel olduğunu düşünüyorsun."

İstemsizce gülümseyip onun oyununa eşlik ettim. Nasıl yapıyordu bilmiyorum ama en boktan durumlarda bile içinden kendine beni gülümsetebilecek bir malzeme çıkartıyordu.

"Aslında senin ne kadar sexy olduğunu düşünüyordum."

Parmaklarımı ensesinde dolaştırıp yüzünde gözlerimi gezdirdiğimde kasten kışkırtmak için yavaşça dudaklarının üzerinde dilini gezdirdi. Hipnoz olmuş gibi dudaklarına bakarken onun beni çekmemesine rağmen ben kendimin bizzat ona itildiğini hissettim. Benim yaklaşmama karşılık vererek o da eğildiğinde direkt öpmeme izin vermedi. Dudaklarını dudaklarıma sürterek sıcaklığını hissetmeme izin verdi sadece. Dilimi çıkartıp dudaklarını hızlıca yaladığımda onun beni çıldırtma oyununu aksi yöne çevirmiş olmanın başarısıyla gülümsedim. Dudaklarındaki kalan neme bakarken belimdeki elleri sıkılaşıp beni arkamdaki duvara itti.

IN LA KESH +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin