0.4

643 27 78
                                    

Çağan 'dan

Ne tuaf kızdı. Şaşırmıştım açıkçası az önce benimle normal konuşmuştu. Sankii az önce.. ah hadi ama benimde dengem iyice şaştı. Hızlıca anfiye  girdim.Yorgun ve ürkek yeşillerle  karşılaştım. Kendisi susukun ve kaçmaya çalışıyor gibi.. Korkuyor gibi.. Neyden Korkuyorsun ? Nedir seni bu denli korkutan? Sana ne yaptılar?Gözlerini  hızlıca  kaçırmıştı benden. Yanına gidip  en uzak sırada oturmuştum. Arada bir kaçamak bakış atsada gözlem altında olmak strese sokmuştu onu. Birden elektriğin  gidip gelmesiyle aniden yerinden kalktı derin ve kesik kesik nefesler almaya başladı. İkinci kez aynı şey olunca bu sefer sayıklamaya başladı.

- karanlık, karanlık, karanlık.

Işık düzeldiğinde ise ellerini kulaklarına bastırmıştı.  Vücudunun titremesine engel olamıyordu. Koşarak sınıftan çıktı. Kendime engel olamayıp peşinden çıktım. O kadar hızlı koşuyordu ki acaba nereye gittiğini biliyormuydu.Okuldan çıkınca kısa bir süre daha koştuktan sonra çıkmaz bir sokağa girmişti.Etrafına baktıktan  sonra yere çöküp ağlamaya başladı.Yavaş adımlarla  yanına gittim.İyi bir fikirmiydi bilmiyorum.  Beni görünce ağlaması şiddetlenmişti.
Sesi o kadar cılız çıkıyordu ki.  Önünde diz çöküp  ona baktım. Söylediği şeyle donup kalmıştım.

- Nolur dokunma bana.

Hemen üzerimdeki hırkayı  çıkarıp bileğime bağladım.

-Sana yemin ederim asla sana dokunmayacağım. Bak hırkayı bir bileğime bağladım. Sende diğer ucundan  tut burdan gidelim hem arkadaşların seni okulda göremezse merak eder.

Söylediklerimle az da olsa sakinleşmişti.Yol boyunca hiç konuşmamış hıçkırıklarını dindirmeye çalışıyordu. Sendelediğimde onun durduğunu anlamıştım. Arkamı döndüğümde suç işlemiş küçük bir çocuk  bana bakıyordu.  O kadar masumdu ki.

-Şey bu olanlar ikimizin arasında kalabilir mi ?
- Sen Anlatamadığın  sürece kimseye bir şey söylemem.
-Söz mü ?
-Neye söz mü ?
- A- az önce konuştuğumuz şey?
-Az önce ne konuşmuştuk ki ?

Ne yapmak istediğimi anlamıştı. Yüzünde  belli olmayan bir yarım yamalak ifadeyle tebessüm etmişti.

-Leya(M)

Karşıdan  mete denilen çocuk geliyordu. Burnundan soluduğu belliydi.

-Ne oluyor burda (m)

Elimizde hırkayı bakınca dişlerini sıkmaya başlamıştı. Leyayla kısa bir an göz göze gelmiştik.

- sakin ol birşey olduğu yok  arkadaşının ayağa takılıp yere düştü. En son anladığım kadarıyla temastan kaçınıyor ve sevmiyor bizde böyle bir yöntem bulduk.

Beni es geçip leyaya sarıldı. Ona sarıldı. Bu sefer dişlerini sıkan taraf bendim. O grup haricindeki kimseyle temas etmiyor. Leyayla ilgilenen meteye baktım. Onu gözüm hiç tutmamıştı. Derin bir nefes alıp arabaya binip hızla okuldan uzaklaştım. Arabayı sürerken gözlerimin dolmasına engel olamıyordum. Nasıl dayandın..Telefonu çıkarıp yağıza mesaj attım. Yapmamam gereken bir şey yapıp leyanın geçmişine ortak olmuştum.

KARANLIKTAKİ RUHUM|LÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin