4

2 2 0
                                    

*mesajlar*

Dora: Bence mesajlaşmamız pek doğru değil. Buluşup bir karar vermeliyiz.

Caner: Benim kararım net ve belli.

Gece: Net olmak doğru değildir ki. Buluşalım işte.

Caner: İyi tamam, nerede?

Ela: İsterseniz benim evime gelebilirsiniz.

Tuna: Oluuur.

Herkes ortalama 1 saat içerisinde Ela'nın evine gitti.

Dora: Çalışıyor muydun?

Ela: Tabii ki. Siz çalışmıyor muydunuz?

Caner: Kesinlikle hayır.

Ela: Nasıl ya?

Tuna: Caner sen ne zaman çalışıyorsun ki?

Caner: Sır..

Ela: Ooo gizli..

Caner: Çok gizli devlet sırrı.

Tuna: Of artık merak ediyorum.

Gece: Vee konuya gelecek olursak. Benim bir fikrim var.

Ege: Seni dinliyoruz.

Gece: Şimdi onlar bizim oradaki şeylere karışmamızı istemiyorlar değil mi?

Dora: Herhalde onun için atıldık.

Gece: Onların bize yakınlaşmasının tek yolu onların istemediği şeyi yapmamız olmaz mı?

Ela: Ya da bizi öldürmelerinin tek yolu.

Tuna: Zaten ölecek gibi duruyoruz.

Gece: Tamam dinleyin. Bence korkaklar burada kapının yanında nöbet tutsun. Cesaretliler oraya gider ve orada elimizden geldiğince kurtarmaya ve onları kendimize çekmeye çalışırız. Sonra artık bizi bulduklarında nasıl geldiysek öyle döneriz ve onlar da bizi izler. Dışarı çıktığımızda ise burada bekleyen korkaklar hazırda olduğu için onları kolayca yakalayabiliriz?

Caner: Mantıklıları tercih ederim.

*Gece gözlerini devirir*

Ege: Bence harika bir fikir. Ben çukurdan geçmek isterim.

Gece: Bende öyle.

Ela: He kabul ettik ve geçecek kişileri konuşuyoruz öyle mi?

Caner: İzin vermem. Kimse oraya gitmiyor.

Tuna: Doğrusu bir şey yapmadan beklemek de saçma geliyor.

Dora: Bir şey yapmak ise onlara farkında olduğumuzu gösterir, bu da tehlikeli.

Gece: Öylece ölmeyi mi bekleyelim? Mantığa sığdıramadığımız garip kapı olayı zaten yaşandı daha ne kadar görmezden gelebiliriz?

Ege: Biz gönüllüyüz işte. İstemezseniz hepiniz burada durabilirsiniz.

Caner: Sizi öylece gönderelim mi?

Ela: Asla olmaz.

Gece: Eninde sonunda kabul edeceksiniz hadi kimler kalıyor onu konuşalım.

Dora: Çok tehlikeli. Olasılıkları düşünsenize.

Ege: Evet burada öylece durmak daha az mı tehlikeli? Bu şey her neyse birilerini öldürdüğünü gördük, artık sıra bizde. Biz onların yerinde olsaydık? Biz yardım isteyen olsaydık -ki yakında bu olacak gibi- biz ne yapılmasını isterdik?

Tuna: Kağıt bana verildi bende sizinle geleyim.

Ela: Bence size ne olduğunu bilmek için kağıdın burada kalması daha doğru olur.

Kurgusal GerçeklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin