15

3 3 0
                                    

Efran, Evren ve Evin'in nerede nasıl olduklarından kimsenin hiçbir şekilde haberi olmadığı için kimse bununla ilgili bir şey yapamaz, dolayısıyla da onları kurtaramazlar.

*Ela, Caner, Tuna*

Tuna: Bu ayrılma işi mantıklı olmamaya başladı. Bu ne böyle? Ne yapacağız?

Caner: Bizimle olmaktan mı memnun değilsin, genel olarak eylemden mi memnun değilsin?

Tuna: Tabii ki de eylemden. Sizinle ne ilgisi var? Biraz sinir bozucu olabilirsiniz ama böyle durmak daha sinir bozucu.

Ela: Ne yapabiliriz ki?

Tuna: Buradan çıkalım artık, lütfen.

Caner: Hep söylüyorum, hep de söylemeye devam edeceğim sanırım ama beni dinlemeliydiniz.

Tuna: Tamam evet ama yapmadık...

Ela: Yapmalıydık.

Tuna: Amaa yapmadık. Şimdi çıkmak için bir yol düşünebilir miyiz?

Caner: Tabii ki.

*Gece, Ege, Naz*

Naz: Diğerleriyle tekrar bir araya gelene kadar bir teorimiz, bir fikrimiz olmalı. Herhangi yararlı bir düşünceniz var mı?

Gece: Yani bilmiyorum. Hiçbir şey mantıklı gelmiyor.

Ege: Ama bir şeyler olmak zorunda. Yani buranın bir girişi varsa çıkışı da olmalı.

Naz: Evet ama nerede? Nasıl çıkacağız? Biz bunları bilmediğimiz sürece buraya mahkumuz resmen.

Gece: Olumsuz düşünmeyelim... Biz buraya o kağıt bizi çağırdığı için geldik. Kağıt bizdeyken kullanmalıydık. Neden hiçbir şey yapmadık ki...

Ege: O zaman hiçbir şey bilmiyorduk. Baksana zaten her şey yeni yeni yerine oturuyor. Ama kağıdı geri alabiliriz.

Naz: Hadi ya, gerçekten mi? Nasıl? Yanlarına gitmeyi düşünecek kadar kafayı yemediniz di mi?

Gece: Kağıt onlarda. Eğer kurtulmanın tek yolu o kağıtsa, yanlarına tabii ki gideceğiz.

*Lina, Ekin, Dora*

Dora: Burayı güçlendirmek için bizi mi kullanıyorlar...

Lina: Onun gibi bir şey. Bu yüzden ayrıldık.

Dora: Anladım. Ne yapacağız peki?

Ekin: İşte onunla ilgili hiçbir fikrimiz yok.

Dora: Diğerleri ile ne zaman buluşacağız?

Lina: Sanırım bu sorunun da bir cevabı yok.

Dora: Ne? Nasıl yani? Bir zaman belirlemeden, bir yer belirlemeden ayrıldık mı?

Ekin: Evet, o zaman uyanıktın.

Dora: Ne yaptığımızı anlamamıştım bile.

Lina: Eh yapacak bir şey yok. Birbirimizi burada kaybetmeyiz. Eninde sonunda toplanıyoruz, bizi kendileri bir araya getirmek isteyecekler zaten.

Aradan biraz zaman geçtikten sonra hepsinin olduğu yer birden çok güçlü bir şekilde sallanmaya başladı. Adeta devasa biri bütün evreni çalkalıyordu. Bu inanılmaz karışıklık karşısında hepsi savrulmamak için bir şeylerden destek almaya çalışıyor ama hiçbiri tam anlamıyla tutunamıyordu. Eninde sonunda hepsi oldukları yerden çıkmış ve belli bir yere kadar sürüklenmişti.


Lina: İşte tam olarak bundan bahsediyordum sevgili arkadaşlarım.

Dora: Bunlar bizi öldürmeye mi çalışıyor ya!

Kurgusal GerçeklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin