Strawberry, Yeonbin

2.7(F)

Flashback

Yeonjun ve Soobin, 8 yaşında, Yaşlı çiftin evi;

"Çocuklar koşmayın düşeceksiniz." Yaşlı çiftin kulübesine gelen ikili, Yeonjun'un Soobin'i gıdıklamaya çalışması ve Soobin'in ondan kaçması ile etrafta 10 dakikadır koşturuyorlardı.

"Yeonjun beni kovalamayı bırakırsa duracağım Mija büyükanne. Lütfen durmasını söyleyin."

"Binnie söz gıdıklamayacağım kaçma benden." Soobin hem yorulduğu için hem de birazcık Yeonjun'un tatlılığına kandığı için durmuştu. Bunu fırsat bilen Yeonjun yüzüne bir sırıtma yerleştirip Soobin'in koltuğa düşmesini sağladı.

"Jun, yapma bak hayır." Yeonjun sırıtmış ve Soobin'i gıdıklamaya başlamıştı. "Pastamı yemeyecektin Bin üzgünüm." Soobin gıdıklandığından dolayı gülüyor ve elleri ile Yeonjun'u uzaklaştırmaya çalışıyordu.

Soobin "Özür dilerim Jun. Hadi bırak." kahkahaları arasında söyledi. Yeonjun gıdıklamayı yavaşlattı ve gülmekten dolayı yanakları kızaran Soobin'in yüzünü izlemeye başladı.

Soobin'in güldüğünde yüzünde çıkan gamzesine küçük bir buse kondurup geri çekildi.

"Gamzeni çok seviyorum."

Soobin koltukta sırtını yaslayarak oturdu. Yeonjun da bunu fırsat bilip Soobin'in dizlerinin üzerine yatmıştı.

"Ve beni de çok seviyorsun." Dizinde yatan bedenin saçına elini yerleştirip yavaşça saçlarını okşamaya başladı.

"En çok seni seviyorum Bin." Soobin gülümseyip okşadığı saçlara buse kondurdu. Yeonjun yavaş yavaş mayışmaya başlamıştı.

Kapının açılma sesi ile ikili kafalarını o yöne çevirdi. "Dışarıda iki tatlı çocuk için küçük bir sürpriz varmış diye duydum." Adamın kırışıkları arasındaki gülüşü eşini buldu. O da aynı şekilde ona gülümseyerek karşılık verdi.

"Sürpriz mi?" İki çocukta aynı anda koltuktan fırladı.

"Evet. Gelin bakalım." Kadının sesi ile Yeonjun Soobin'in elinden tuttu. Beraber koşarak bahçeye çıktılar. İkisinin de yüzlerinde kocaman bir gülümseme oluştu.

"Bu çok güzel." Yaşlı çiftin onlar için bu kadar şey yapmasına hayranlardı.

"Çok teşekkür ederiz."

"Evet çok teşekkür ederiz. Sizi çok seviyoruz." Hâlâ Soobin'in elini tutan Yeonjun onlara doğru adım atmalarını sağlamış ve yaşlı çifte ikisi beraber kocaman bir sarılma vermişlerdi.

"Biz de sizi çok seviyoruz. Hadi deneyin bakalım."

"Gel bin. Önce sen otur ben sallarım."  Soobin ağaca bağlanmış olan salıncağa oturmuştu. Yeonjun da dikkatlice Soobin'i sallıyordu.

"Daha hızlı Jun." Yeonjun'un onu daha hızlı sallaması ile daha da mutlu oldu. Yeterince sallandığını hissettiğinde inmek istedi ama dengesini kaybettiği için salıncaktan düşmüştü.

Bedenine yayılan acı ile gözleri doldu. Yeonjun endişeli şekilde Soobin'in yanına gelmişti. "Bin iyi misin? Neresi acıyor?" Soobin dolu gözlerle bacağını gösterdi.

Yaşlı çiftte çocuğun ağlama seslerini duyarak yanlarına gelmişti. Soobin'i kaldırarak bahçedeki sandalyelerden birine oturttular.

"Ben yara bandı getireyim." diyerek içeri girdi kadın. "Ağlama Bin. Bak küçücük bir sıyrık sadece geçecek şimdi." Soobin'in yanaklarına ellerini koydu ve baş parmağı ile düşen göz yaşlarını sildi.