AYÇA'DAN:
Gözlerim kapının üstündeki ekrana bakarken sıranın bana gelmesini stres içinde bekliyodum. Garsonluk yaptığım kafede yine midem bulandığı için iş arkadaşım olan gizem alay ederek hamile olup olmadığımı sorup beni küçük düşürmeye çalışdı ama yaptığı içime şüphe tohumları ettiği için kafeden çıkar çıkmaz nöbetçi eczaneden gebelik testi alıp eve gider gitmez testi yaptım sonuçsa beni şoka sokmuş sonucu idrak etmem 2 günümü almışdı, sonuç pozitifti. Şimdiyse kafeden izin alıp kadın doğumdan sıra almış sıranın bana gelmesini bekliyor testin doğruluk payını düşünüyordum. Sıranın bana gelmesiyle içeri girdim sıra aldığım doktor 35-40 yaşlarında kısa bir kadındı. Kadın masanın önündeki koltuğu işaret etti. Ben oturunca hemen konuştu."şikayetin neydi?"
"ben iki gün önce gebelik testi yaptım sonuç pozitif çıktı eczacı hata payı olabileceğini söylemişti" doktor gözlüklerini takıp bana baktı
"en son ne zaman adet olmuştun" en son ne zaman olduğumu düşündüm
"sanırım 3.5-4 ay oluyor. Ben 3 aydır pek kendimde değildim stresli Bi dönemden geçiyorum o yüzden kesildi sanmıştım" doktor düşünceli şekilde konuştu
"Bi ultrasonla bakalım o zaman perdenin arkasına geçip karnını açarmısın?" doktorun dediğini yapıp sedyeye uzanarak tişörtümü yukarı çekip pantolonumu biraz aşağı indirdim. Doktor eline eldiven takıp sedye in yanındaki tabureye oturup jeli karnıma sıktı probla jeli yayıp kasığımın olduğu yerde gezdirdi aynı zamanda ekrana bakıyordu. Stresle beklerken doktor ekrana bakarak konuştu.
"evet test doğru çıkmış bebeğin ölçüsüne bakılırsa 15 haftalık adet döngünlede uyuşuyor. Tebrik ederim anne oluyorsun" şokla doktorun çevirdiği ekrana baktım. Kendimi ne kadar hazırlamaya çalışsamda bu sonuca hazır değildim. Doktor halimi görüp tekrar konuştu
"sanırım beklemiyordun?" doktorun sorusuna hala ekrana bakarak başımı iki yana salladım. Doktor parmağıyla bir yeri işaret etti.
"işte burada buda kalp atışları" odayı saran sese odaklandım şimdi bu ses içimdeki canlının kalp atışımıydı ama çok hızlı atıyordu endişeyle doktora döndüm.
"neden bu kadar hızlı?" doktor sorumla gülümsedi
"hayır gayet normal hazırlan masada hamilelik sürecini konuşalım" doktorun uzattığı peçeteyle karnımı silip üstümü düzeltip doktorun karşısına oturdum. Doktor kağıda bişeyler yazıp bana uzattı.
"bebeğin gayet sağlıklı senin durumunada bir bakalım istediğim testleri yaptır hepsinin sonucu 1 saate çıkar o zaman daha detaylı konuşuruz" doktoru onaylayıp odadan çıktım. Testler için kan verip sonucun çıkmasını dışarıda oturarak bekledim. Saat dolunca doktorun odasına gittim. Şimdiyse koltukta oturmuş doktorun bilgisayardan test sonuçlarına bakmasını beklerken hala stresim geçmemiş beynimde ne yapacağımla ilgili düşünceler dönüyor beni bir girdabın içine çekiyordu. Doktorun boğazını temizlemesiyle ona odaklandım.
" Ayça açık olucam kan değerlerin çok düşük kilonda öyle bu böyle olmaz ilerleyen zamanlarda vücut direncin daha da düşücek ve bu durumda üzgünüm ama senin için kötü sonuçlar doğurarak ölümünle bile sonuçlana bilir. Bu durum bebeğide etkileyebilir düşük yapma oranın şuan azda olsa var. Sen sağlıklı olucaksınki bebeğinde sağlıklı olsun iyi beslenmeli verdiğim demir ilacıyla D vitaminini içmeli diğer vitaminleri yiyeceklerden almalısın. Kiloda alman lazım"
👇👇👇
Hastahaneden çıkıp nereye gittiğimi bilmeden yürümeye başladım. Düşünceler beynimi ele giçirmiş durumdaydı ne yapıcağımı bilmiyordum. Ne kadar zaman geçti bilmem durup önüne geldiğim mezarlığa baktım. Attığım adımlar beni yine ona getirmişti mezarın başına gidip yanına dizlerimin üzerine çöktüm. Gözlerim mezarda gezinirken mezar taşına bakamıyor o yazıyı gördüğüm her an dünya başıma yıkılıyor onun orada olmasını kabullenemiyorum. Zorla başımı kaldırıp meraz taşındaki yazıyı okudum "ŞEHİT ÜSTTEĞMEN KENAN KARA doğduğu tarih 05.06.1995 ölüm tarihi 10.04.2022" göz yaşlarım yanaklarımdan aşağı süzülürken onları silmek için uğraşmadım. Bana evlenme teklifi etmişti ne kadarda mutluyduk ama sadece 1 hafta sürdü bu mutluluk 1 hafta sonra şehit haberi gelmiş dünyam başıma yıkılmıştı. Bizim hayellerimiz vardı evlenicektik bir sürü çocuğumuz olucaktı. Kenanda benim gibi yetimhanede büyümüştü ailesi yoktu her zaman geniş bir ailenin hayalini kurardı. Benim için kaç çocuk doğurduğum önemli değildi Kenan yanımdaydı o yanımdayken herşeyle baş edebilirdim çünkü Kenan bana yardım ederdi düştüğümde kaldırır ağladığımda sıkıca sarılır gülmem için herşeyi yapardı ama en güzeli tatlı tartışmalarımızdı. Ben sadece sevdiğim adamı kaybetmemiş destekçimi ağlarken sığındığım limanı gülme sebebimi kaybetmiştim. Şimdiyse kenanın parçasını içimde taşıyodum. Göz yaşlarım arasında gülmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARIM KALAN HAYAT
ChickLitYetimhanede büyümüş ailesini bilmeyen bir kadın. 18 yaşında tanıştığı hayatının aşkını kaybettiğindeki çöküşü gelin Ayçanın acılarla dolu hayatına bakalım. Yazdıkça bölüm atıcam YORUM YAPIP OY VERİRSENİZ SEVİNİRİM