shane walsh.

837 23 14
                                    

diziyi izlerken shane için hiç iyi hisler beslememiştim ama şu aralar onun kurgularına bağımlı olmış durumdayım, bu yüzden bir tane de kendim yazmak istedim. iyi okumalar!!

⋆˚₊⋆────ʚ˚ɞ────⋆˚₊⋆

"Hayır, Rick. Hayır! Her şeye sen karar veremezsin! Bu böyle ilerlemez." Shane öfkeyle Rick'e bağırıyordu, sesi tüm alana dağılırken o aynı zamanda bulunduğu yerden hızlıca Rick'e doğru ilerliyordu.

Hem Hershel bahçesinde böyle bir kavganın olmasından rahatsızdı, hem de küçük Carl bu kavgadan etkilenmişti. Bir yanda çok sevdiği babası, bir yanda çok sevdiği babasının çok sevdiği arkadaşı vardı. Ve ikisi kavga ediyordu.

Carl'ın korkmuş küçük bedenini ellerinle sarmalayarak arkana sakladın. Rick ve Shane arasındaki kavga daha çok alevlenmişti. Bir yandan Lori ve Glenn Rick'i, Daryl ve Dale Shane'i birbirlerine saldırmamaları için tutmaya çalışıyorlardı.

Aynı zamanda bu gürültü içerisinde Hershel sesini Shane ve Rick'e duyurmaya çalışıyordu. Bu gürültülü sahneye bir dokunuş yapman gerektiğini hissettin. Olması gereken bu değilse bile en azından hislerin böyle diyordu.

Onları durdurabilecek tek şeyin onlardan daha gürültülü bir şey olduğunu düşündün. Ama bunu Carl'ın yanında yapamazdın. Beth'ten kısık ve kibar bir sesle Carl'ı içeri götürmesini rica ettin.

Her ne kadar senin emirlerine uymaya bayılmasa da küçük Carl'ı bu travmatik andan kurtaracak kadar iyi biriydi. Bu sebeple hızlıca harekete koyuldu.

İkisi eve girdikten sonra elini hızlıca belindeki tabancaya uzattın. Tabancanın kabzasını kavradığın gibi silahı hızlıca havaya doğrultuğ tetiği çektin. Her şeyi gerçekten ışık hızında yapmış gibiydin. Hershel'in sizi çiftlikten göndermesini sağlayacak bir şey olmadan herkesi susturmak için senin bile kendinden beklemediğin bir hızdı bu.

Silahın sesiyle herkes silah sesinin geldiği yöne yani sana doğru yöneldi. Neredeyse öfkeden kulaklarından duman çıkan Shane, bu sefer sana öfkeli bakışlar atıyordu.

Ancak onun ya da başkasının sana öfkeli söylemler söylemesine izin vermeden ilk konuşan sen oldun. "Ne sikim yaptığınızı sanıyorsunuz!" Elindeki silahı onlara doğru sallayarak beden dilinle ve yüz ifadelerinle sinirini onlara gayet iyi yansıtıyordun.

"İkinizde lider değilsiniz ve kimseyi yönetemezsiniz. Buradaki kimse sizin kuklanız değil ve ne Shane'in ne Rick'in emirleri altında yaşamak istemiyor. Siktiğimin polislik unvanlarınız artık geçerli değil. Eğer sikimsonik bir polislik oynamak istiyorsanız, bunu sakın bir daha Carl'ın yanında yapmayın. Aksi halde sikik oyununuzda, iki polisi öldürmekten suçlu hırsız rolünü ben üstleneceğim." İçindeki tüm siniri nefes almadan söylediğin cümlelerle onlara kustun.

Hershel, konuşmandan memnun bir şekilde senden sonra konuşmayı devraldı. "Sonunda aklı başında biri. Eğer bir lider arıyorsanız, bu kadını başınıza geçirin. Aksi hâlde bu liderlik yarışmalarınızı başka bir arazide devam ettirmek zorunda kalacaksınız."

Rick, çiftlikten ayrılma konusunun açılmasından rahatsız oluyordu. Bunu duyduktan sonra ancak kendisine gelmişti. "Hey, bak Hershel, özür dilerim, tamam mı?" Oğlu, eşi ve yeni doğacak çocuğuyla korunmasız sokaklarda kalacak yer arayabilecek durumda değildi.

Onun bu hızlı U dönüşüne içten içe kahkaha attın. Ardından yüzünü kaplayan tiksinmiş ifadeyle arkanı dönerek eve doğru ilerledin. Kimsenin gitmeni umursadığını yahut fark ettiğini düşünmemiştin.

Ancak arkandan gelen tanıdık bir ses seni düşüncelerinde yanıltmıştı. "Hey, hey, böyle yüksekten konuşup kaçamazsın, prenses." Seslenen Shane idi. Sesinde öfkeyle karışık ukala bir ifade vardı.

imagine ☆ multifandomHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin