ALABORA | Şah & Mat ✔

Giriş

AŞM | Giriş

24 Mayıs 2019

Kıyametin kopmasından önceki son sükuttu dinlenilen sessizlik. Mühürlenmiş diller birazdan çözülecek ve gecenin en karanlık saatinde, gün doğumuna sayılı vakit kaldığı an işlenilmiş tüm günahların cezası kesilecekti.

Gizlenmeyecekti kirli sırlar, daha fazla ayakta durmayacaktı yalana bel bağlamış zavallı güven.
Oturduğu sandalyede kafasını kaldırmadan, bakışlarını zinhar etrafındakilere değdirmeden bekliyordu kadın. Kaldırsa kafasını onu suçlayan bakışları göreceğinden, ondan nefret eden ve kin kusan hakir bakışları göreceğinden korktu.

Korktu ve kaldırmadı ürkek bakışlarını.

Cesaretini tam anlamıyla yitirmişti artık.

Korku dolu bakışları izinsizce önündeki kürsüye ve oradan da yan yana oturmuş savcı ve hakime tırmandı. Kendi aralarında yaptıkları kısa diyaloğu elbette ki duyamıyordu. Lâkin şu anda karşısında oturan genç bir kadın veyahut orta yaştaki bir adam değildi. Bilâkis hayatı hakkında hükümde bulunacak yabancılar vardı.

Verdikleri karar her ne olursa olsun, adalet gerçek anlamda tecelli edecek miydi?
Kulağına dolan ağlama sesiyle kafasını hızlıca kaldırdı ve omzunun üzerinden mahkeme salonunun kapalı kapısına baktı. Kapının ardından yükselen sesin şiddeti arttığında emin olmak adına korkarak ona baktı.

Öylesine, korkuyla atılmış bir bakıştı.

Onaylamasını beklemiyordu.

Nitekim bir anne çocuğunun sesini tanımaz mıydı?

Saatlerdir mümkün mertebe kaçtığı çakır mavisi gözlerin dehlizinde kaybolurken anladı ki kaçtığı kişi o değil, kendisiydi. Gözlerini bir kereliğine mahsus yumup açan adam ona sessizce cevap veriyordu. Her şeye rağmen; kızını, kızımızı sana getirdim, diyordu. Lâkin kızının kokusunu dâhi kendine haram kılmış kadın için yapılmış bu jest bir cezadan öte olmayacaktı, bilmiyordu.
Bebeğinin ağlama sesi kulağına doldukça çaresiz bir ateşe duçar oldu yüreği. Ellerini kulaklarına bastırdı, bu sesi duymamak için elinden geleni yapmak istiyor lâkin yapamıyordu. İçin için ağlarken bakışlarını çekti ve iki eliyle kavradığı kürsüyü sıkabildiği kadar sıktı.

Özür dilerim kızım...

Henüz birkaç günlük olan bebek susmadı, annesinin içeride olduğunu sezmiş gibi acı acı ağlamaya devam etti. Ondan kaçan, onu kabullenemeyen annesine sesini duyurmak istedi, lâkin kadın zinhar sağır olacaktı o sese henüz bunu bilmiyordu.

Saniyeler içinde yüksek kürsüde oturmuş hakim konuşmaya başladığında kâtip söylenilen her kelimeyi dikkatle tutanağa geçirdi:

Gereği düşünüldü: Mahkememizin 2019/115 esas sayılı dosyasında tutuklu sanık olarak yargılanan Anna Meryem Aksel ile ilgili olarak...

***

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum"))

Instagram// nnino.a
Tiktok// -ninoa8