3

294 8 1
                                    

ÖYKÜ'NÜN AĞZINDAN~

Bedenim yorganın altında buz keserken, ellerimi bacaklarımın arasına sıkıştırıp üşüyen ellerimi soğuk tenimde ısıtmaya çalışıyordum.

Dişlerim seyirerek birbirine çarpıyordu. Üşüyordum, uyku o kadar bastırmıştıki hemen uyuyup soğukluğu unutmak istiyordum.

Nefesim tenime sıcak değilde soğuk üfürüyordu adeta.

Yağmurdan sonra olmuştu her şey, ne kadar önlem alsamda iki gündür yorganın altındaydım.

Sesim kulağıma ilişemiyordu, boğazımın gıcıklanmasıyla yırtılırca öksürmüştüm.

Gözlerim yuvalarından çıkarcasına acıyordu.

Bu his, bu hastalık, bedenim bir kez daha yaşamıştı bu soğukluğu.
Bu sefer hastaneye götürenim yoktu.

Uyumalıydım, uyumam lazımdı.
Uyumalıydım, üşüyordum, unutmam lazımdı.

Telefon baş ucumdan çalarken bedenim yönelemiyordu sese.

Zihnim kapanıyordu, aptallaşmıştım, sağlıklı düşünemiyordum.

Rüyaya giriş yapmıştım bile...

Bedenim ard arda sıçrayarak gözlerimi açtırıyordu istemsizce, kabustan uyanırcasına.

Elimi soğuk yatantan kaydırarak
Daha fazla dayanamadığım melodiye karşı telefonu açmıştım.

"Alo, öykü bugün okula gelirken notlarıda getirsene"

Erkek sesinin kulağıma dolmasıyla ekrana bakmadan açtığım için kendime kızmıştım.

"Ziya bugün ge- gelmicem."

"Öykü? Sesin sen hasta mısın."

"Ss-sonra a-ara ararım seni"

"Geleyim mi yanına? Neredesin."

"Ss- sonra."

Konuşmak istemiyordun hele ki şimdi...

Telefonu kapatıp 112 yi tuşladım.

"A-alo acil gelin. Tt-titriyorum AA-ateşim var.
Kayra sokak no 6 gimi a-apartman daire 6 a-acil"

Karşıdaki kadının soğuk kanlılığı ve kelimelerini zihnim algılamadan kapatmıştı kendisini.
Üşümem bedenimi sarsılırcasına zarar verirken ölümümün bu şekilde olacağına o kadar emin olmuştum ki
Zihnim her şeyi resetleyip soğuk bir perde indirmişti.

~~~~~~~

Gözlerim ağrıyordu, yavaşça açtığımda evde olmadığımı saniyesinde anlamıştım.
Hastanedeydim, başımdaki serumu değiştiren hemşire uyandığımı görür görmez yüzüne yaydığı en içten gülümsesiyle rüyada olmadığımı tekrar anlamıştım.

"Uyandın uyuyan güzel,"

"Ne zamandan beri uyuyorum?"

"13 saat 45 dakika"

Güldüm.

"Bedenim çok halsiz,"

"Gayet normal, nöbet geçirirken getirdiler seni, ambulansı aramak çok zekice bir hamle."

"Son dakikaya bırakmak ise aptallık."

"iyi tarafından bak bide."

Kafamı kaldırıp farklı desende olan tavanı izliyordum.

"Telefonum acaba yanımda mıdır?"

"Maalesef ama arayacağın birileri varsa odanın telefonunu kullanabilirsin."

PETRİCHOR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin