12

119 7 0
                                    

FOTO 💜ÖYKÜ💜

Gözlerimin ağrısıyla mutfağa girmiştim...

Gece ağlamaktan ve olayları idrak etmekten uyuyamamıştım.

Saat sabah yedi ve ben aralıksız hıçkırarak odamda ağlamıştım.

Ocağa su koyup çektiğim sandalyeye oturdum.

Ruhum o kadar çok daralmıştı ki Ayaz'ın dedikleri, düşüncelerimden o kadar bağlantısız konular olmasına sebep her şeye ağlamak istiyordum.

'Ustam kalp ameliyatı olacak...'

Kaynayan suyu kupaya döküp kahveyi üstüne boşaltmıştım.

Öz dedem'i açık kalp ameliyatında kaybetmenin acısı aklıma geldikçe ağlıyordum.

Keşke ayaz yanıma gelmeseydi de bunları duymasaydım...

Ilık yaşlar yanaklarımdan akarken tişörtün boğazıyla silip kahveyi yudumlamaya başladım.

Yudumum acıyla düğümleniyordu.

Küçücükken dedemle pek vakit geçiremeden göçmüştü...
Ondan kalan tek hatıralar üflediği nefes egzersiz oyuncakları, bolca yatakta uyuma ve onca verdiği sözler  kalmıştı...

O zamandan kalma korkum şu anda tekrar kendisini tetiklerken, bu sefer bolca vakit geçirdiğim, dede diyerek öz dedemin yerine koyduğum adamın da kalp ameliyati olması canımı derinden acıtıyordu.

Sanki... Sanki tüm sevdiğim insanlar kalp hastası olarak yanımdan göçüçeklermiş gibiydim...

Ellerim şişen gözlerimin üzerinde gezinirken kapı çalmaya başlamıştı.

Açmak istemiyordum.

Zil'in tırmalayıcı sesi kulaklarıma tahammülsüzce gelirken, yüzümü göğsüme yasladığım dizlerime gömdüm.

Canım dün gece fazlasıyla yanmıştı.
Acıyı tadarak, aklımı yerine getirmişti.

Kapının tekmelenmesiyle belirsiz bağırmalar duyuyordum.

Sabahın 7sinde bu kadar önemli ne olabilirdi bu kapıda?.

"ÖYKÜ ÖYYKÜÜÜ!"

Kulaklarım kendime adımı mı tekrarlatıyordu, yoksa kapıdanmı duyuyordum.
Bir olasılık ben kafayı da yemiş olabilirdim.

Göz yaşımın yanık yerime değmesinin acısıyla kafamı kaldırıp derince nefes verdim.

Kalkarak araya doğru yavaş adımlar attım.

Ses yaklaştıkça adım netleşiyordu.

Kapıyı açtığımda tere karışmış bir şekilde karşımda duran Ayaz' ı görmemle cidden çok şaşırmıştım.

"Neden geç açtın?"

Öksürük krizine girmişti.

"Ayaz iyi misin?"

Sesim Kendime bile zor duyulurken içeri girmişti.

"Ben iyiyim de sen çok kötüydün."

Yüzüne bakarken hiçbir duygumun yüzümde yansımadığına emindim.

Sürahideki suyu bardağa doldurup eline uzatmıştım.
Neyden bahsettiğini bilmiyordum.

Sandalyeye oturup öylece masaya bakmaya başlamıştım.

"Özür dilerim."

Gözlerim yüzünde bulurken, mimiklerim oynamadan sadece gözlerimin istemsizce akışıyla hiçbir cevap vermemiştim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 19, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PETRİCHOR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin